Mehmet Şimşek görevi bırakacak iddiası

Nefes Gazetesi yazarı Nuray Babacan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in hem sosyal hem psikolojik açıdan acı çektiğini belirterek görevinin başka bir isme verileceğini yazdı.

Mehmet Şimşek görevi bırakacak iddiası

Nuray Babacan’ın bugün yayınlanan “Ekonomi direksiyonu zorda” başlıklı yazısında, Şimşek’in yerine getirilecek isim hakkında da kulis bilgisine yer veriyor.

Babacan’ın yazısı şöyle:

Art arda yapılan zamlar, vergilerdeki artışlar ekonominin direksiyonundaki yöneticilerinin devletin iki yakasını bir araya getirmek için ne kadar zorlandıklarının işareti. Siyasi operasyonların güven ortamı ve istikrara verdiği zarar da ekonomi yönetimini göstergeler kadar zorluyor gibi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek her açıklamasında umutları yeşertmeye çalışsa da zor tablonun içinden çıkabilmek için hem sosyal hem psikolojik açıdan acı çekiyor sanki. Şimşek’in zaman zaman parti içerisinde kendisine karşı oluşturulmaya çalışılan havadan rahatsız olduğunu da bilmeyen yok.

***

Bir süre önce iktidar medyasının kendisiyle uğraşmasından rahatsız olup Cumhurbaşkanına ilettiğini biliyoruz. “Muhalefetin eleştirmesini anlıyorum da ama bizim arkadaşlarımızın böylesine zor bir dönemde aldıkları tavır anlaşılmaz…” dediği anlatılıyor.

İktidar yanlısı şirketlerin ayrıcalıklı kredi talepleri, bakanlıklarda ayrıcalıklı muamele görme isteklerinin asıl neden olduğu iddia ediliyor.

Şimşek’in hem yurtdışı yatırımcılarına hem de yurt içinde sektör temsilcilerine yıl sonunda enflasyonun yüzde 29 seviyesinde olacağını, faizlerinde yüzde 30 civarına ineceğini tekrarladığı biliniyor. Merkez Bankası’nın aşamalı olarak faizleri ikişer puan indireceği, kur korumalı mevduatların ise tamamen gündemden çıktığı anlatılıyor.

Şimşek, moral bozukluğu konusunda zaman zaman yapılan yorumlara rağmen kendisinin seçime kadar görevinin başında olduğunu her fırsatta tekrarlıyor. Ancak AKP kulislerinde, sonbaharda görevine veda edeceğine ve yerine Cevdet Yılmaz’ın getirileceğine ilişkin iddialar da dolaşıyor.

AKP’de gelenektir. Gruplar ve klikler kendi tercihlerini ve önceliklerini kulis olarak servis ederler. Her bilginin altındaki amacı iyi analiz etmek gerekir!

***

Bu arada ekonomi sayfalarında sıkça görülen konkordato ve iflas haberleri, siyaset kulislerinde de gündem oluşturmaya başladı. NEFES’in yakından takip ettiği gibi konkordato ve iflas kararları, yılın ilk 6 ayında ikiye katlandı.

İlk 6 ayda geçici mühlet kararı verilen firma sayısı, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 108 artışla 1.259’a çıktı. Geçen yıl bu sayı 605’ti. Konkordato talebi reddedilen şirket sayısı yüzde 95 artarak 333 oldu.

İflas kararlarında da dikkat çeken artış yaşandı. Bu dönemde iflasına karar verilen şirket sayısı yüzde 101 yükselişle 553’e çıktı. Mahkemelerdeki icra iflas dosyası sayısı da 1 Temmuz 2025 itibarıyla 23 milyon 854 bine ulaştı. Finansman sıkıntısı, nakit akışındaki dengesizlikler, iç talepteki daralma gibi nedenlerle mali darboğaza giren şirketler can çekişiyor.

***

Ankara’da siyasiler ve iş insanları, kendi yakın çevrelerinden örnekler aktararak, özellikle orta ölçekli işletmelerin iflasın eşiğine geldiğini anlatıyorlar. Son olarak Ankara Sanayi Odası üyesi bir işletmenin 25 işçisini çıkartarak, elindeki sermayeyi faize yatırdığı konuşuluyor.

İktidar kulislerinde, “Hiçbir işletme yüzde 50 kârla çalışamaz. Faizler böyle devam ederse yatırım yapacak tek bir Allah’ın kulu kalmaz. İşyerleri çok zor durumda…” yorumları yapılıyor.

Özellikle yılın son çeyreğinden korkulduğu, konkordatoların ardından özellikle küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin art arda iflas açıklaması yapmasından endişe edildiği anlatılıyor.