'Ne Yapmalı' toplantılarının ilki Maltepe'de gerçekleşti
Prof. Dr. İzzettin Önder ve TKH MK üyesi Kurtuluş Kılıçer’in konuşmacı olarak yer aldığı Türkiye Komünist Hareketi (TKH) tarafından düzenlenen 'Ne Yapmalı' toplantılarının ilki Maltepe Nazım Kültür Evi’nde gerçekleşti.

Türkiye Komünist Hareketi (TKH) tarafından düzenlenen Ne Yapmalı toplantılarının ilki Maltepe Nazım Kültür Evi’nde Prof. Dr. İzzettin Önder ve TKH MK üyesi Kurtuluş Kılıçer’in katılımıyla gerçekleşti. Toplantıya çok sayıda emekçi katılırken, toplantıların sonrasında da devam edeceği duyuruldu.
Panelde ilk olarak Prof. Dr. İzzettin Önder söz aldı.
“AKP BU HAMLESİYLE ULUSLARARASI SERMAYEYE MESAJ VERİYOR OLABİLİR”
Önder konuşmasına Türkiye’nin bir kırılma yaşadığını belirtti, bu düzenin iki temsilcisi AKP ve TÜSİAD’ın birbirine girdiğini ve AKP’nin TÜSİAD’a yönelik hamlesinin uluslararası sermayeye yönelik de bir mesaj olabileceğini vurguladı.
TÜSİAD’a bağlı olan şirketlerin ödediği vergilerin emekçilerin ödedikleriyle kıyaslanamayacak düzeyde düşük olduğunu, büyük bir soygun düzeni kurulduğunu açıkladı. Bu kurulan düzenin AKP tarafından dinselleşmeyle devam ettirildiğini de ekledi.
İzzettin Önder, mücadelenin sadece sermaye ile mücadeleyle sınırlı kalmayıp, bu düzenin kendisiyle de mücadele edilmesi gerektiğini belirterek sözlerini tamamladı.
Önder’in konuşmasından sonra TKH MK üyesi Kurtuluş Kılçer konuşmasına yaşanan son tutuklamalara vurgu yaparak başladı. Bunların yanında TÜSİAD’a da yapılan operasyonun her şeyi baş aşağıya çevirdiğini belirtti. Devrimcilerin bu yaşananların emekçi sınıflardaki yansımasını düzeltmek zorunda olduğunu vurguladı.
Erdoğan’ın en çok kullandığı kelime olan Milli İrade kavramının açıklanması gerektiğini, kullanılan kavramların Fransız Devrimi ile ortaya çıktığını ve sağcıların ellerinden oyuncak olamayacağını söyledi.
Bugün AKP ve Erdoğan’ın erkleri birleştirdiğini vurgulayan Kılçer, bu uygulamanın Fransız, Bolşevik ve Türk devrimlerinden farkının diğer devrimlerde erklerin birliğinin yürütmede değil, Mecliste yani yasamada olduğunu belirtti.
SAĞCILAR PARADAN BAŞKA BİR ŞEY BİLMİYOR”
Sağcıların paradan başka bir şey bilmediğini, bu para hırsının uyuşturucu ticaretini ve mafyaları semirttiğini vurgulayan Kurtuluş Kılçer, solun ise vicdan demek olduğunu, özgürlük demek olduğunu söyledi.
Kılçer,Sağın Türkiye’de Abdülhamid, Menderes, Kenan Evren ve Erdoğan çizgisinde ilerleyen bir istibdat rejimi silsilesi olduğunu ve bu rejimlerin er ya da geç yıkıldığını belirtti.
Konuşmasının ikinci bölümünde Türkiye’deki gelişmelere değinen Kurtuluş Kılçer, Erdoğan’ın yeniden Cumhurbaşkanı adayı olmasının turpun büyüğü olduğunu bunların henüz tartışılmadığını söyledi. Bunların yanında Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’ten TÜSİAD ve uluslararası sermayenin memnun olduğunu bundan dolayı bu sürecin iyice analiz edilmesinin gerektiğini belirtti.
Kılçer konuşmasını “eskinin öldüğü ama yenisinin doğamadığı bir dönemden geçiyoruz” diyerek tamamladı.