Şişli Kayyumu işçilerin cumartesi iznini gasbetti

Kayyum yönetimi, Şişli Belediyesi işçilerinin cumartesi iznini de gasbetti. İşçiler, "Bu sadece bir izin değil, yaşam hakkımız!" dedi.

Şişli Kayyumu işçilerin cumartesi iznini gasbetti

Şişli Belediyesine atanan kayyum yönetimi, işçilerin maaşlarını ve sosyal haklarını eksik ve geç ödediği gibi bu kez de maliyetleri gerekçe göstererek cumartesi iznini kaldırdı. Şişli Belediyesi işçileri, belediye binası önünde bir araya gelerek, “Toplum sözleşmemize sahip çıkıyoruz” dedi.

Evrensel’de yer alan habere göre 19 Mart’ta “kent uzlaşısı” operasyonuyla tutuklanan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ın yerine Kaymakam Cevdet Ertürkmen’in kayyum olarak atanmasının ardından Şişli Belediyesi işçileri, hak gasplarıyla karşı karşıya kaldı. Aylardır maaşlarını eksik ödenen ve toplu sözleşmeden doğan haklarını alamayan işçiler, bu kez de kayyum başkanın cumartesi iznini fiilen kaldırmasına tepki gösterdi.

Genel-İş Sendikası 3 No’lu Şube üyesi işçiler, öğle arasında iş kıyafetleriyle belediye binası önünde toplandı. “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları eşliğinde yapılan basın açıklamasında, uygulamanın yalnızca bir iş düzenlemesi değil, doğrudan yaşam hakkına, aileye ve emeğe yönelik bir saldırı olduğu vurgulandı.

“BU YALNIZCA BİR İZİN DEĞİL, YAŞAM HAKKIDIR”

İşçiler, hafta tatili hakkının sadece bir gün dinlenmekten ibaret olmadığını, aile birliğinin korunması, sosyal yaşamın sürdürülebilirliği ve insanca bir yaşam için vazgeçilmez olduğunu belirtti. Toplu sözleşmeyle güvence altına alınan bu hakkın, kayyum yönetimi tarafından yok sayıldığına dikkat çekti.

Açıklamada, “Bugün yaşadığımız şey bir hak gasbıdır. Bu uygulama yalnızca bir iş düzenlemesi değil, aile birliğimize, ebeveynliğimize, özel hayatımıza yapılmış doğrudan bir saldırıdır” denildi.

“TASARRUF ADI ALTINDA HAK GASBI” 

Kayyum Başkanın toplu sözleşme hükümlerini fiilen askıya aldığına işaret eden işçiler, sadece izin değil, maaş, ikramiye, temizlik yardımı, enflasyon farkı ve vergi dilimi gibi hakların da gasbedilmek istendiğini ifade etti. Emekçilerin kazanımlarının birer “tasarruf kalemi” gibi görülmesini reddettiklerini söyleyen işçiler, “Bizler köle değiliz. Sessiz kalmayacağız” sözleriyle tepkilerini dile getirdi.

Basın açıklamasında, 2025’in “aile yılı” ilan edilmesine de göndermede bulunularak, “Aileyi güçlendirmesi gereken kamu yönetimi, tam tersine biz işçilerin çocuklarıyla geçirdiği zamanı yok saymakta, aile bütünlüğünü zedelemektedir” denildi.

“BU BUTÜN TOPLUMUN MESELESİ”

Açıklamanın sonunda “Toplu sözleşmemize, emeğimize, çocuklarımızın geleceğine ve aile birliğimize sahip çıkıyoruz. Bu sadece işçinin değil, tüm toplumun meselesidir” denilerek, kamuoyuna destek çağrısı yapıldı.