TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek: Bu halk sesini kesmeyecek, bu halk susmayacak
TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek, Vatan Emniyet'in önünde yaptığı açıklamda "Yenilmeyeceğiz, susmayacağız, korkmayacağız ve AKP'nin bütün planlarını yan yana durarak, örgütlü bir şekilde durarak bu baskı politikalarına karşı durarak yeneceğiz" dedi.
Türkiye Komünist Hareketi (TKH) Genel Başkanı Aysel Tekerek, Barış Pehlivan, Seda Selek ve Serhat Asker’in gözaltına alınması sonrasında Vatan Emniyet’in önünde yaptığı açıklamada “Biz onurlu gazetecilerimizi halkın kalkınına, halkın kuruma kalkınına alacağız. O parmaklara, o hakaretlere, o tehditlere pabuç bırakmayacağız. Biliyoruz ki susmadığımızda sıra bize değil onlara gelecek” ifadeleri kullanıldı.
Bu toplumun susmayacağını vurgulayan Tekerek, “AKP’nin bu korkusunun ecele faydası olmadığını söylemek zorundayız. İkincisi de, birlikten kuvvet var. Bugün AKP’nin bu istibdat rejimine, AKP’nin bu diktatörlüğüne boyun eğmeyeceğimizi bir kez daha göstermek durumundayız” dedi.
Tekerek’in açıklamasının tamamı şu şekilde:
Türkiye Komünist Hareketi heyeti olarak Vatan Emniyeti’nin önündeyiz. Gözaltına alınan Seda Selek ve Barış Pehlivan’nın hem gazeteci meslektaşlarıyla hem de aileleriyle dayanışma duygularımızı iletmek için Vatan Emniyeti’nin önüne geldik. AKP’nin 23 yılının yolsuzluklarını, yandaş kayırmasını, kamudaki yağmalama politikalarını bütün yalanlarını bugüne kadar deşifre eden iki mekanizma oldu. Birincisi halkın kendisi, ikincisi de onurlu gazeteciler. Bugün AKP özellikle bu iki kesime dönüş yargı sopasını çok şiddetli bir şekilde kullanmaya devam ediyor.
Hiçbir zaman bunu bir kenara bırakmamıştı dönem dönem çok yoğunlaştırmıştı, yine böyle bir dönemin içerisindeyiz. Bir korku imparatorluğu yaratılıyor ama bunun aslında altında yatan şey AKP’nin kendi korkuları. Bugün tekrar soru soran bir gazeteciyi gözaltına almaları, sokak röportajında düşüncesini ifade eden, duygularını ifade eden bir yurttaşımızı tutuklamaları aslında bunun göstergesi. Bize meclis kürsülerinden, kendi kongrelerinden parmak sallayıp sesinizi keseceksiniz diyorlar, bununla mücadele eden mekanizmalara da bir savaş açmış durumdalar.
Barolara soruşturma yürütüyorlar. Onun dışında kurallara, kişilere yargı sopasını sallıyorlar.
Çünkü AKP’nin bu korkusunun altında yatan şey bu. 23 yıllık yağma düzeninin, çete düzeninin, soygun düzeninin bütün sonuçlarını çok ağır bir şekilde görüyoruz. Bolu’daki otel yangını bunun göstergesidir, insanların açlığı, yoksulluğu, sefaleti bunun göstergesidir, tabur tabur işçilerin ölmesi, iş cinayetlerine kurban gitmesi bunun göstergesidir.
“BU HALK SUSMAYACAK”
Biz de burada şunu söylüyoruz, bu halk sesini kesmeyecek. Bu halk susmayacak.
Biz onurlu gazetecilerimizi halkın kalkınına, halkın kuruma kalkınına alacağız. O parmaklara, o hakaretlere, o tehditlere pabuç bırakmayacağız. Biliyoruz ki susmadığımızda sıra bize değil onlara gelecek.
İlki, örgütlü bir halkı hiçbir kuvvetin yenemeyeceğini biliyoruz. Bu halkın örgütlü gücü AKP’yi çok sıkıştırmıştır. Bundan sonra da sıkıştıracaktır.
AKP’nin bu korkusunun ecele faydası olmadığını söylemek zorundayız. İkincisi de, birlikten kuvvet var. Bugün AKP’nin bu istibdat rejimine, AKP’nin bu diktatörlüğüne boyun eğmeyeceğimizi bir kez daha göstermek durumundayız.
Buradan bizim çağrımız budur. Yenilmeyeceğiz, susmayacağız, korkmayacağız ve AKP’nin bütün planlarını yan yana durarak, örgütlü bir şekilde durarak bu baskı politikalarına karşı durarak yeneceğiz.
AKP istediğini alamayacak.