TKH MK Üyesi Kurtuluş Kılçer’den, NATO’ya çağrı yapan CHP’li Utku Çakırözer’e tepki

Türkiye Komünist Hareketi (TKH) MK üyesi Kurtuluş Kılçer, NATO’ya çağrı yapan CHP’li Utku Çakırözer’e yönelik "Bir yandan bağımsızlık deyip emperyalizme karşı olduklarını söyleyen CHP’nin emperyalizm deyince ne anladığını kamuoyu ile paylaşması gerekir" dedi.

TKH MK Üyesi Kurtuluş Kılçer’den, NATO’ya çağrı yapan CHP’li Utku Çakırözer’e tepki

CHP’li Utku Çakırözer’in NATO Parlamenter Asamblesi’nin bir alt komisyonu olan Mediterranean and Middle East Special Group (GSM)’ için ‘İran raporu’ hazırladığı ortaya çıktı.

Çakırözer, raporda İran’ın Ortadoğu’da kalıcı bir istikrarsızlık kaynağı olduğunu iddia ederken, NATO’yu göreve çağırdı.

Çakırözer’in hazırladığı rapora ilişkin Türkiye Komünist Hareketi (TKH) Merkez Komite Üyesi Kurtuluş Kılçer’in görüşlerine başvurduk.

Kılçer, bir CHP milletvekilinin NATO’yu göreve çağıran bir rapor yazmasının sıradan bir durum olmadığına işaret ederek şunları söyledi:

“Bir CHP milletvekilinin NATO Parlamenter Asamblesi üyesi olması alışık olduğumuz bir durum ama doğrudan NATO’yu Ortadoğu’da göreve çağıran bir rapor yazması-sunması sıradan bir olay değildir. Bir yandan bağımsızlık deyip emperyalizme karşı olduklarını söyleyen CHP’nin emperyalizm deyince ne anladığını kamuoyu ile paylaşması gerekir.

Benzer şekilde bugün hukuksuz bir şekilde hapiste tutulan CHP’nin cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu da “emperyalist ABD’yi Venezuela’ya müdahaleye çağıran” kadını, Nobel ödülü verilmesi dolayısıyla tebrik etmişti. Bu tutum İmamoğlu’nun temsil ettiği siyasal çizgiyi göstermesi bakımından hem “öğretici” hem de skandaldır.

Şimdi de CHP Milletvekili Utku Çakırözer, NATO Parlamenter Asamblesi’nin bir alt komisyonuna yazdığı raporda şunları dile getirebiliyor: “İran’ın Çin ve Kuzey Kore ile bağları, kurallara dayalı uluslararası düzeni yıkmayı amaçlayan daha geniş bir ‘Yıkım Ekseni’nin parçasıdır.” Sözleri emperyalist gözlüklerle dünyayı okumak anlamına geliyor. Uluslararası düzeni kimin yıktığı ortada değil mi? Yugoslavya’yı, Libya’yı, Afganistan’ı, Irak’ı kim vurdu, işgal etti? Uluslararası düzenin aslında emperyalist-kapitalist sömürü sistemi olduğunu, yoksul ülkelerin canını okuyan IMF-Dünya Bankası düzeni olduğunu CHP milletvekili demek ki bilmiyor. CHP milletvekili, Türkiye’nin bağımsız dış siyasetinin ilişki kurabileceği unsurlara karşı tam bir Amerikancı çizgiyi temsil ediyor. Bahçeli’nin yalandan dile getirdiği Türkiye-Rusya-Çin ittifakı önerisini ciddiye almamıştık. Ama CHP milletvekilinin bu raporunu hem önümüzdeki dönem uluslararası alandaki gelişmeler açısından hem de CHP’nin politik kimliği açısından ciddiye almak durumundayız.”

“SIRADAN SÖZLER DEĞİL İŞBİRLİKÇİ KİMLİĞİN İFRATA KAÇMASIDIR”

Kılçer değerlendirmesinin devamında, Çakırözer’in NATO’yu Ortadoğu’da göreve çağırmasının görmezden gelinemeyeceğini ifade ederek şunları kaydetti:
“Yine kaleme aldığı raporda yaptığı şu saptama ise ibretliktir: ‘İran rejiminin istikrarsızlaştırıcı hedeflerini sürdürme kararlılığı göz önüne alındığında, NATO müttefiklerinin Orta Doğu’daki sürekli angajmanı her zamankinden daha kritik hale gelmiştir.’

ABD’nin başını çektiği emperyalizmin Ortadoğu’ya ve özelde İran’a dönük müdahale çağrısı yapması tam bir skandaldır. ABD emperyalizminin koçbaşı ülkesi Siyonist İsrail’in yaptığı katliamlar ortadayken ABD’nin Irak ve Suriye’den sonra İran’ı hedef tahtasına oturtması gerektiğini söylemek sıradan sözler değil işbirlikçi kimliğin ifrata kaçması, Amerikancılığın dile gelmesidir.

Hatırlayın daha önce de eski CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu “NATO demokrasinin güvencesidir” diyerek siyaseten NATO’cu olduğunu gizlememişti. Toplumdaki AKP karşıtlığı CHP’nin gerçek kimliğini tartışmayı engellemişti.

Bugün de yine benzer bir durum karşımızda. CHP’ye yönelik AKP’nin hukuksuz ve adaletsiz saldırısı, birçok belediye başkanının hapiste tutulması ve aynı zamanda AKP’nin iktidardan düşmesi için muhalefet cephesinin CHP etrafında buluşmasına yönelik görüşün genel ortalamada makbul bulunması, bugün CHP’nin temsil ettiği Amerikancı kimliği tartışmayı engelleyen bir işlev görüyor. Ancak İmamoğlu’nun Nobel ödülü alan Amerikancı şahsiyeti kutlaması ve CHP Milletvekili Utku Çakırözer’in NATO’yu Ortadoğu’da göreve çağırması görmezden gelinecek, yok sayılacak, önemsiz bulunacak bir konu kesinlikle değildir.

Şaşırdık mı, üzüldük mü? Hayır!”

“EMPERYALİZMLE ARASINDA MESAFE OLMAYANLARLA BİZİM ARAMIZDA ÇİN SEDDİ VAR”

Değerlendirmesinde geçtiğimiz genel seçimlerde TKH’nin tutumunu hatırlatan Kılçer, “CHP’ye ve adaylarına kefil olunamayacağı biz komünistler için bir kez daha doğrulanmış oldu.” diyerek şunları söyledi.

“Tam da bu yüzden ‘bir oy Kılıçdaroğlu’na’ ya da ‘CHP mitinglerinde bayrak sallayarak İmamoğlu’ diyerek CHP’ye ve adaylarına kefil olunamayacağı biz komünistler için bir kez daha doğrulanmış oldu. Türkiye sosyalist hareketinin tam da bu noktada bir özeleştiriyi ya da hesaplaşmayı yapması gerekiyor. Türkiye solu, Amerikancı CHP ile arasındaki mesafeyi net olarak ayarlamalıdır. Ancak her seçim döneminde CHP’nin kapısını çalıp, CHP genel merkezinde görüşmeler yapıp, sonra hiçbir şey olmamış gibi davranmak siyaseten bizim ‘anlayabildiğimiz’ bir davranış biçimi değildir.

Temmuz ayında NATO toplantısı Ankara’da olacak. Bu ülkenin komünistleri ve solcuları da sokaklar da olacak. Büyük Ortadoğu Projesi ile on binlerce Filistinlinin, Suriyelinin ve Iraklının ölümüne neden olan emperyalizmin yeni hedefi İran olacak.

CHP’nin Amerikancı bir politik çizgiyi temsil ettiğini yine söylersek CHP’li milyonlarca emekçinin ve yurtseverin tepkisini alır mıyız? Tepkilerden kaçınmak adına gerçekleri söylemekten kaçınmayacağız. Dün “bir oy Kılıçdaroğlu” çağrısı yapmadığımızda ya da CHP’nin İmamoğlu mitinglerine katılmadığımızda bizi “siyaset yapmamakla” eleştirenlere söyleyecek sözümüz çok. Ancak solu sol yapan en önemli ilkelerden birisinin emperyalizme karşı mücadele olduğunu biliyoruz. Bir kez daha emperyalizmle arasında mesafe olmayanlarla bizim aramızda Çin Seddi vardır! Sosyalizmin bağımsız hattını örgütlemekte ısrar eden çizgimizi bu açıdan ısrarla koruyacağız.”