Demirtaş: Sorun Kürtlerden değil, batıdan kaynaklı

Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı adaylığının yarattığı tepkileri de ilk kez açıkladı.

Demirtaş: Sorun Kürtlerden değil, batıdan kaynaklı

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) olağanüstü genel kurulundan çıkan ‘özyönetim’ talebi sonrasında HDP’ye yönelik artan baskıların yeni olmadığını belirten Demirtaş, “Mesela benim Cumhurbaşkanı adayı olmamam için çok uğraştılar. Kulis yaptılar, engelleme çıkarmaya çalıştılar, adam gönderdiler, girmemem için. Öcalan üzerinden bir engelleme yaratmaya çalıştılar.” dedi.

Özgür Gündem’den Sedat Yılmaz’a konuşan Selahattin Demirtaş, özyönetim talebi için, “Kürtler bir yandan diyalog ve müzakereyi seçenek olarak masada tutarken, diğer yandan demokrasiyi yerelde geliştirecek inşa çalışmaları yapmalıdır” dedi.

Cumhurbaşkanlığı adaylığının yarattığı tepkileri ilk kez açıkladı

Demirtaş, müzakerelerin yeniden başlamasına açık kapı bırakarak, “Diyalog ve müzakereyi bitiren Kürtler değil, AKP’dir. Sizinle diyalog kurmak istemeyen, üstüne hakaret eden, yetmezmiş gibi tankla, topla ev ev temizleyeceğim diyen bir anlayışa ısrarla “hayır gel biz görüşeceğiz” demenin anlamı yok. Müzakere kapısı her zaman açık kalsın. Fakat karşımızdakilerin vicdanına güvenmek Kürtler açısından tam bir saflık, tehlike ve tuzak olur.” diyerek mevcut durumdan çıkış için AKP ve Devlet’ten adım beklediklerini de bir kez daha ifade etmiş oldu.

“Yoksa tarihsel fırsatlar kaçıyor, kaçacak. AKP ve devlet ‘evet, gelin bu çerçevede, yeniden bir müzakere yapalım’ derse Kürtler buna kapalı olmayacaktır. Ama eskisi gibi değil, ciddi bir müzakere…” diyen Demirtaş, AKP’nin sürekli olarak Kürt hareketi içerisinde bir tartışma ve bölünme yaratma çabalarından şikayet etti. Demirtaş, “Benim Cumhurbaşkanı adayı olmamam için çok uğraştılar. Kulis yaptılar, engelleme çıkarmaya çalıştılar, adam gönderdiler, girmemem için. Hatta Sayın Öcalan üzerinden bir engelleme yaratmaya çalıştılar. Mesela birini bana gönderdiler ve ‘Kampanyaya neden bu kadar yükleniyorsun, Erdoğan’ın ikinci tura kalması iyi mi olur, bu işten zararlı çıkarsınız’ dediler.” diyerek bir dönemin tartışmalarını da ilk defa dile getirmiş oldu.

“Batının hatalı devlet politikaları ile yanlışlar üzerine oturtulmuş algısının düzeltilmesi gerekiyor”

Demirtaş, yine ‘Batının tavrı’nı eleştirirken “Türkiyelileşmek Türkleşmek değil, Türkiyelileşmek diğer partilere benzemek de değil. Türkiye çok renkli, çok kimlikli, çok dilli ve çok kültürlü bir ülkedir. Türkiyelileşmek de partiyi buna uygun hale getirmektir. AKP, MHP ve bir kısım pişman aydın HDP’den beklediği şey Kürtleri Ankara’daki Türkleştirme politikasına teslim etmemizdi herhalde. Burada sorun Kürtlerden kaynaklı değil, sorun Türkiye’nin batısından kaynaklı. Türkiye’nin batısı Kürtleri, haklarını olduğu gibi ve mevcut durumuyla kabul ederse HDP o zaman kolayca Türkiyelileşmiş olur. Kürtler Türkiye’ye veya Türklere ait olan hiçbir şeyi inkâr etmiyor, itiraz etmiyorlar; asıl Türkiye’nin batısı Kürtlere ait ne varsa hepsini inkâr ediyor veya itiraz ediyor. Düzeltilmesi gereken şey, Kürtler değildir; hatalı devlet politikaları ile yanlışlar üzerine oturtulmuş Batının algısıdır.” dedi.

Demirtaş, sadece HDP’nin değil, Kürt hareketinin bütün bileşenlerinin ‘eksiklikleri’ olduğunu ifade ederken “Ortadoğu’da, dünyada bütün siyasi dengeleri etkileyip, belirleyebilecek bir güce sahip olmuş bir hareketin siyasi hamlelerini daha sağlıklı, öngörülebilir ve detaylarıyla planlaması gerekiyor. Bu konuda eksiklikler olmuştur ama giderek bir toparlama ve eksikliklerini kendi içinde tamamlayan bir süreçte yaşıyoruz.” dedi.