Federal Almanya Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel, Türkiye’nin önümüzdeki 20 yıl içerisinde AB’ye üyeliğinin söz konusu olmadığını iddia etti.
Alman kamu kanalı ARD’de yayınlanan geleneksel yaz röportajında konuşan Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel, son günlerde dillendirilen Türkiye ile üyelik görüşmelerinin durdurulması fikrine karşı çıktı.
“Türkiye ile her türlü diyalog kanalını açık tutmalıyız” diyen Gabriel, Türkiye’nin AB’ye üyeliği için, “Ben bu konuda inanıyorum ki, Türkiye’nin yakın bir gelecekte (10-20 yıldan bahsediyorum) AB’ye üye olma şansı bulunmuyor” diye konuştu.
‘AB küçük bir ülkeyi alacak durumda bile değil’
Türkiye’nin tüm koşulları yerine getirse de şu anda üye olamayacağını kaydeden Gabriel, bunun nedenini “AB’nin şu anda küçük bir ülkeyi dahi üyeliğe kabul edebilecek durumda olmaması” olarak gösterdi.
Gabriel, “Birisinin AB’ye hemen üye olabileceği hayali tamamen safsata, böyle bir şey olmayacaktır” diye konuştu.
‘İdam gelirse müzakerelerin anlamı kalmaz’
Türkiye’de idamın gerçekten yeniden gelmesi durumunda, AB’ye üyelik müzakerelerinin ayrı bir durum alacağını belirten Sigmar Gabriel, idamın kabulünün Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesi’nin ana unsuruna aykırı olacağını söyledi.
Gabriel, “O zaman üyelik müzakerelerinin anlamı kalmaz” dedi.
Bu haber en son değiştirildi 9 Ağustos 2016 09:45 09:45
19 Mart tarihinde başlayan protestolara katılan toplam 189 kişi, İstanbul Adliyesi'ndeki iki ayrı davada hakim…
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “24 bin konutun inşaatını başlattılar” dediği Sazlıdere Barajı’nın etrafında onlarca iş…
Yaklaşık 3 yıldır AYM kararlarına rağmen cezaevinde tutulan Can Atalay, CHP'li milletvekili Servet Mullaoğlu aracılığıyla…
Kronik kalp ve böbrek hastası tutuklu öğrenci Esila Ayık'ın kalp hastalığı cezaevinde ilerlerken tutukluluğuna itiraz…
Gazeteci Furkan Karabay, Erdoğan ve ailesinin şikayetiyle hakkında açılan "Cumhurbaşkanına hakaret", "hakaret" ve "iftira" iddialarıyla…
Ebubekir Şahin, RTÜK tarafından yayıncı kuruluşlara kesilen cezaları "Yayıncılarımız hatalarıyla bizleri 'cezacı başkan' konumuna düşürüyorlar"…