Kindar ve dindar nesil için Maarif Vakfı kuruldu
Türkiye Maarif Vakfı kurulmasına dair kanun tasarısı, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı.
Türkiye Maarif Vakfı kurulmasına dair kanun tasarısı, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaştı.
fBu kanunla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı yeniden sembolik bir makama dönüştü. İktidar, cemaati terör örgütü olarak tanımladıktan sonra onu eğitim alanında saf dışı bırakma operasyonlarına dershaneleri kapatarak ve cemaatin okullarına bakanlığın maddi desteğini keserek devam etti. Ancak cemaat yerine bu alanda ikame edebileceği yapıyı henüz kuramamıştı. Bu kanunla bu somut adım da atılmış oldu. İktidara yakın ve iktidarı destekleyen dinci dernek ve oluşumların eğitim alanında daha rahat faaliyet yürütebilmesi ve eğitimin tamamen gericileştirilmesi için önlerindeki tüm engeller kalmış olacak.
Köprüden önce son çıkış mı?
Kanun, eğitimin tamamen gericilerin eline teslim edilmesinin ilanı niteliğinde. AKP’nin eğitim alanındaki karşı devrimi bu son adımla gerçekleşmiş oluyor. Vakıf ile birlikte “kindar ve dindar nesiller” yetiştirme projesinde, çağdaş ve aydınlık eğitimcilerin neden olduğu boşlukların da doldurulması hedefleniyor.
Yeni dönemde okullardaki baskının artacağı, çağdaş, bilimsel ve laik eğitimin iyice daralacağı öngörülüyor. Özellikle liselerden AKP’ye karşı yükselen son protesto dalgasının üzerine gelen ve adeta “köprüden önce son çıkış” niteliğinde olan yasal düzenleme ve vakıf kuruluşuna karşı öğrenciler, öğretmenler ve velilerin sesini yükseltmesi bekleniyor.
Eğitim vakfa devrediliyor
Kanuna göre, vakıf; yurt dışında insanlığın ortak birikim ve değerlerini esas alarak, örgün, yaygın eğitim hizmetleri vermek ve geliştirmek amacıyla okul öncesi eğitimden, üniversite eğitimine kadar tüm eğitim süreçlerinde burs verecek, okul, eğitim kurumu ve yurt gibi tesisler açacak.
Yurt içi de dahil olmak üzere bu kurumlarda görev alabilecek eğitmenleri yetiştirecek olan vakıf, bilimsel araştırmalar ve araştırma, geliştirme çalışmaları yapacak, yayınlar, metotlar geliştirecek, faaliyet gösterdiği ülkenin mevzuatına uygun diğer eğitim faaliyetlerini yürütecek.
Vakıf; okul öncesi eğitim, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumları açacak, yaygın eğitim amaçlı kurslar, etüt merkezleri ve kültür merkezleri gibi tesisler ile bunların devamı sayılacak kütüphaneler, laboratuvarlar, sanat ve spor tesisleri, bakanlıkça uygun görülen eğitim amaçlı internet sitesi gibi yayın organları, yurt, pansiyon ve lojman gibi tesisler kuracak.
Vakfın amacı Türk Milli Eğitimi Temel Kanunu’na aykırı
Türkiye’de eğitim kurumları Türk Milli Eğitimi Temel Kanunu’nda yer alan Temel Amaçlar esas alınarak açılıyordu, Vakfın faaliyete başlamasıyla insanlığın ortak birikim ve değerleri gibi soyut ve denetlenmesi ilkesel olarak mümkün olmayan bir tanım getirilmiş oldu.
Eğitim kurumlarında eğitimci olabilmek için ders verilecek alanda YÖK’e bağlı ya da denkliği YÖK tarafından kabul edilmiş kurumlardan mezun olmak ve formasyon eğitimi almış olmak gerekiyordu ancak kanunla vakıf eğitmenleri yetiştirecek. Aslında geçtiğimiz günlerde Erdoğan Marmara Üniversitesi mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada “kaldırın şu formasyon belasını” diyerek bunun sinyalini vermişti. Bu durumda, zaten atanamadığı için farklı işlerde çalışmak durumunda kalan, maddi-manevi sorunlar yaşayan öğretmenlerin önü tamamen kapatılmış olacak.
Öğrencilere destek için fişleme ve takip
Benzer faaliyetlerde bulunan kurum ve kuruluşlarla yasal sınırlar içerisinde ortaklık dahil her türlü işbirliği yapacak olan vakıf, öğrencilere, eğitim amaçlı burs, nakdi destek, defter, kitap, kıyafet, bilgisayar ve yazılım gibi eğitim materyalleri ile ayni destek sağlayacak.
Türkiye Maarif Vakfı; bilimsel araştırmalar, araştırma-geliştirme çalışmaları gerçekleştirecek, çalışmalara destek olacak, bu çerçevede süreli, süresiz yayınlar yapacak, sempozyum, konferans ve çalıştaylar düzenleyecek, bu alanda faaliyet gösteren kurum ve kuruluşlarla işbirliğinde bulunacak.
Vakıf; eğitim kurumlarında eğitmenlik, okutmanlık, danışmanlık ve akademisyenlik gibi görevleri üstlenecek kadroları yetiştirmek amacıyla eğitim tesisleri kuracak, eğitim programları düzenleyecek, dünyanın farklı yerlerinde bu eğitim programlarına katılımı teşvik edecek, bu alanda faaliyet gösteren kurum ve kuruluşları maddi olarak destekleyecek.
Öğrencilere destek maskesi altında öğrencilerin okul dışındaki yaşamları da kontrol altına alınacak, hatta öğrenciler, aileleriyle bağları koparılarak vakfın ev ya da yurtlarına alınacak. Eğitim materyallerinin vakıf tarafından sağlanması ise tamamen iktidarın ideolojisi doğrultusunda çağdaşlıktan ve bilimsellikten uzak kaynaklarla eğitim yapılmasına olanak verecek.
Eğitmen, okutman, danışman ve akademisyen kadrolarını da yetiştirme hakkını elinde tutan vakıf, kendi yetiştirdiği eğitmenleri sayesinde tek tip, sorgulamayan, bilimden uzak “dindar ve kindar” nesiller yetiştirmeyi garanti altına alacak
Yurtdışında okul açma tekeli
Bütün bu faaliyetleri yürütebilmek, faaliyetleri organize edebilmek için yurt içi ve yurt dışından nakdi, ayni yardım kabul edebilecek olan vakıf, yurt içi ve yurt dışında gelir sağlayıcı işletmeler kurabilecek, ortak olabilecek.
Faaliyetleri tek başına, tüzel veya gerçek kişilerle ortaklıkla yapabilecek olan vakıf, gerektiğinde sadece tanıtım amaçlı faaliyetlerde de bulunabilecek.
Türkiye Maarif Vakfı, ihtiyaç halinde faaliyetlerini, özel hukuk tüzel kişiliğine haiz şirketler kurarak veya devralarak gerçekleştirebilecek.
Türkiye Maarif Vakfı tarafından yurt dışında örgün ve yaygın eğitim kurumları açılan şehirlerde, diğer kamu kurum ve kuruluşları aynı amaçla başka birimler oluşturamayacak.
Maarif Vakfı’na 1 milyon TL aktarılacağı söyleniyor, ancak bu paranın ve diğer ayni ve nakdi bağışların nasıl harcanacağı ya da nasıl denetleneceği belirsizliğini koruyor.
Yurt dışında eğitim kurumu açma konusunda da tek yetki sahibi vakıf. MEB yurt dışındaki vatandaşların eğitiminde de özgülenmiş oluyor.
Erdoğan’a bağlı vakıf
Mütevelli heyeti, yönetim kurulu ve denetim kurulundan oluşacak vakıfta, 12 üyeli mütevelli heyeti karar organı olacak.
Mütevelli heyeti üyelerinin 4’ü Cumhurbaşkanı ve 3’ü Bakanlar Kurulu tarafından atanan 7 daimi üye ile 2’si Milli Eğitim Bakanlığı temsilcisi olmak üzere, Dışişleri ve Maliye bakanlıkları ile YÖK temsilcilerinden oluşacak.
Mütevelli heyeti, gerektiğinde Türkiye Maarif Vakfı resmi senedinde değişiklik yapabilecek.
Mütevelli heyeti daimi üyeleri, kendi aralarından 5 yıllığına başkan seçecek.
Vakıf mütevelli heyeti üyeleri, en az 4 yıllık fakülte mezunlarından seçilecek, 72 yaşın bitimine kadar görev alabilecek.
Türkiye Maarif Vakfı, yıl içinde elde ettiği brüt gelirin en fazla üçte birini mali, idari, hukuki ve bunlara yardımcı işlerde çalışan personel, yönetim ve idame masrafları ile ihtiyatlara, kalan üçte ikisini ise vakfın amaçlarını gerçekleştirmek için çalışan personele ve mal varlığını artıracak yatırımlara ayıracak.
Türkiye Maarif Vakfı’nın organlarında görev alanlar, Pasaport Kanunu’nun ilgili madde kapsamındaki Türkiye Cumhuriyeti dış temsilcilikler nezdindeki müşavirlere tanınan haklardan yararlanacak.
Vakıf, yurt içi ve yurt dışında iktisadi işletme veya sermaye şirketi kurabilecek, devralabilecek ve ortak olabilecek.
Bundan sonra bağışlar vakfa
Vakfın gelirleri, ulusal ve uluslararası fonlardan aktarılan hibeler de dahil olmak üzere her türlü şartlı, şartsız bağışlar, yardımlar, yurt içi ve yurt dışı her türlü ürün, hizmet, menkul, gayrimenkul, irat ve vasiyet bağışları, ayni ve nakdi yardımlar, vakıf faaliyetlerinden elde edilen muhtelif gelirler, iktisadi işletmeler, iştirakler ve ortaklıklardan sağlanan gelirler, vakıf taşınır ve taşınmaz varlıkları ile diğer haklarının değerlendirilmesiyle sağlanan gelirler, Bakanlar Kurulu kararıyla genel bütçeden ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından aktarılacak tutarlardan oluşacak.
Türkiye Maarif Vakfı, kurumlar, veraset ve intikal, damga ve emlak vergileri ile harçlardan muaf olacak.
Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara diğer kanunlarla tanınan vergi, resim ve harç istisnalarından yararlanacak olan Türkiye Maarif Vakfı’na yapılacak bağış ve yardımlar gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirilecek.
Denetlenemeyecek
Vakıf devletin denetlemesinden tamamen bağımsız bir şekilde hareket edebilecek haklara sahip olacak gibi görünüyor. Hem devletin bütün olanaklarından yararlanacak, hem de devlete karşı hiçbir sorumluluğa sahip olmayacak. İstediği gibi hepimizce malum amaçları doğrultusunda faaliyetlerini yürütebilecek.