Patronlar doymuyor

Asgari ücret, asgari geçim indirimi dahil edilerek bin 300 lira olurken patronlar daha fazla destek istiyor.

Patronlar doymuyor

Yeni yıla girerken yapılan zam sonrası brüt asgari ücret bin 496 liradan bin 825 liraya yükseldi. AKP, bu artışa karşılık patronlara 110 liralık bir destek de sağladı. Buna karşın patronlar devlet desteğinin 110 lira ile sınırlı kalmasına tepkililer.

Asgari ücret, asgari geçim indirimi dahil edilerek bin 300 lira oldu

Asgari ücret zammında, AKP bir göz boyama da yaptı. Asgari ücretin 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren bin 300 liraya çıkarıldığı söylense de bu tutara asgari geçim indiriminin de dahil olduğu ortaya çıktı. Böylece net asgari ücret bin 300 lira değil ancak bin 177 lira oldu. Bu tutarın 123 liralık asgari geçim indirimi ile birlikte bin 300 liraya ulaştığı görülüyor.

Patronlar daha çok destek istiyor

Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Ankara Şubesi Başkanı Türker Naslı, hükümetin net asgari ücreti 1 Ocak’tan itibaren bin 300 liraya çıkarmasıyla işveren maliyetinin aşırı büyüdüğünü, buna karşılık verilen devlet katkısının yeterli olmadığını açıkladı. İşverenin üzerinden alınan bölümün yükü hafifletecek çapta olmadığını dile getiren Naslı, ücret artışlarının işverene maliyetinin katlanarak büyüdüğünü belirtti.

Naslı, “Maalesef asgari ücret artışı ile işverene getirilen ek yük, taşınabilir ölçülerde değil. İşverenin yükünde meydana gelen aşırı artışa devlet tarafından verilen destek yetersiz. Başta emek yoğun sektörler ve KOBİ’ler olmak üzere küçük, büyük bütün işletmeleri ciddi maliyet artışları ve güçlükler bekliyor.” dedi.

Türker Naslı, özellikle inşaat, tekstil ve hazır giyim, turizm, perakende gibi işçilik giderlerinin üretim maliyetleri içindeki payının çok yüksek olduğu sektörlerin, işgücü maliyetlerindeki bu artıştan olumsuz etkileneceğini belirtti. İşgücü maliyetlerindeki artışın, istihdamı olumsuz etkileyen bir faktör olduğunu dile getiren Naslı, “Maliyetlerdeki artışlar, firmalarımızın dış pazarlarda rekabet gücünü kırma, ürün fiyatlarında yükselişe yol açma riski taşıyor. Ayrıca asgari ücretteki yüksek oranlı artış, paralelinde kıdem tazminatı yükümlülüklerinde de ciddi bir artışa yol açıyor. Bu asgari ücret düzenlemesi ile işverenlerin kıdem tazminatı yükü yüzde 30 artmış bulunuyor. İşverenin aşırı artan yükü prim ve vergi indirimleriyle hafifletilmemesi halinde bu olumsuzlukların yaşanması kaçınılmaz olur, asgari ücret artışının ekonomiye olumsuz etkilerini yaşayabiliriz. Türkiye’de öncelikli bir reform olarak istihdam üzerindeki yüklerin azaltılması hayatî önem taşıyor. Yapılacak kalıcı düzenlemelerle istihdam üzerindeki yükler hafifletilmelidir.” diye konuştu.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, “Sakın ha sakın bunda ‘işçimiz daha fazla kazanmasın’ anlamı çıkmasın. Asgari ücrette biz artışa karşıyız gibi bir algı çıkmasın. Sıkıntımız şu, açık söyleyeyim. Şu an itibarı ile ben işçime 1.500 lira ödüyorum. Ama işçimin eline 1.000 lira geçiyor. Ben diyorum ki bu aradaki 500 lirayı kim alıyorsa şunu ver işçime diyorum.” ifadelerini kullanmıştı.

Maden patronları işçi çıkarıyor

Öte yandan, maden patronları asgari ücret zammını bahane ederek işçi çıkarmaya başladı. Madenlerde çalışanlara asgari ücretin iki katının ödenmesine dair kanuni zorunluluk. Madencilik sektöründe faaliyet gösterdikleri için asgari ücretin iki katını vermek durumunda oldukları söyleyen Zonguldak İşadamları Derneği (ZONİAD) Başkanı Halit Demir, “Biz dün, bugün işçileri ocağa sokmadık. Eğer bizim ikinci asgari ücretten gelen maliyetleri karşılamazlarsa artık da sokmayacağız. Çünkü bizim bu maliyeti kaldırabilme gibi bir şansımız yok.” dedi.