Rusya geriliminde yeni safha: Türkiye, Dünya Ticaret Örgütü'ne başvuracak
Türkiye, Rusya'nın uyguladığı yaptırımlara karşı Dünya Ticaret Örgütü'ne başvurmaya hazırlanıyor.
Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Rusya’daki küçük şehirlerde yer alan Türk şirketlerinin hisselerini Rus ortaklarına bırakmaları için ‘tehdit’ edildiğini iddia ederek, “Ticaretin ahlakı vardır. Bu insanlar Rus devletine güvenip yatırım yapmışlar. Sabırla izliyoruz, Türkiye de karşı ambargo koyabilir” dedi.
Elitaş, Rusya masasına gelen şikâyetlerin Dünya Ticaret Örgütü nezdinde değerlendirildiğini belirterek, “Gelen şikâyetlere ilişkin delilleri topluyoruz. Uluslararası mahkemelere gitmek söz konusu olacak. Hak zayiine uğrayan kim varsa hakkı aranacak” dedi.
Yarovaya: Türkiye’nin açıklaması trajikomik
Öte yandan Rusya Devlet Duması Güvenlik ve Yolsuzlukla Mücadele Komitesi Başkanı İrina Yarovaya, Elitaş’ın açıklamasını trajikomik bulduğunu söyledi.
RİA Novosti haber ajansına konuşan Yarovaya, “Türk yönetiminden yapılan ‘ahlak’ ile ilgili açıklama, trajikomik. Aynı zamanda üzücü ve gülünç. Halkın çıkarlarını IŞİD ile yasadışı ticarete değişen ve Suriye halkını yıkıma uğratan Türk yönetiminin faaliyetlerinden zarar gören Türk halkı için üzücü bir durum. Öte yandan da gülünç çünkü açıklamanın saçmalığı ortada. Ayrıca BM Tüzüğü’ndeki uluslararası barış ve güvenliğin korunmasıyla ilgili taleplerin yerine getirilmesi için DTÖ sözleşmesinde önemli bir madde bulunduğu da ortada” ifadelerini kullandı.
“Türkiye istediği yere şikayet edebilir”
Rusya Federasyon Konseyi Savunma Komitesi Başkan Yardımcısı Frants Klintseviç Türkiye’nin girişimini ‘umutsuz’ diye niteleyip, “Ankara istediği kadar ve istediği yere şikayette bulunabilir. Rusya’nın Türkiye’ye uyguladığı yaptırımlar sırtımızdan aldığımız darbeye verdiğimiz en hafif karşılık” diye konuştu.
Rus haber ajansı Ria Novosti’de yer alan habere göre Klintseviç şunları kaydetti: “Türk hükümeti uçağı vurma talimatını verirken ne olacağını düşünüyordu ki? Bu trajik olaydan sonra iki ülke arasındaki ilişkilerin değişmeyeceğini, Rus turistlerin önceden olduğu gibi Alanya, Belek ve Kemer’deki otelleri dolduracağını ve Türk iş sektörünün hala kendini evinde gibi hissedeceğini mi düşünüyorlardı? Tamamen saçmalık. Bunların önceden düşünülmesi gerekirdi.”