Komünistlerden ABD Konsolosluğu önünde eylem: Katil ABD Ortadoğu'dan defol!
Türkiye Komünist Hareketi emperyalist saldırganlığa karşı ABD Konsolosluğu önünde eylem yaptı.
Geçtiğimiz gece ABD tarafından Suriye’nin Humus kentindeki Şayrat Askeri Hava Üssü’ne dönük yapılan füze saldırısı Türkiye Komünist Hareketi (TKH) tarafından protesto edildi.
İstanbul’daki ABD Konsolosluğu önünde toplanan TKH üye ve dostları, “Katil ABD Ortadoğu’dan defol”, “Kahrolsun ABD, işbirlikçi AKP”, “Yanki go home” sloganları atılırken, “Suçluları biliyoruz… Kahrolsun Emperyalizm Kahrolsun Gericilik” pankartı taşındı.
Konsolosluk önünde TKH adına Merkez Komite üyesi Irmak Ildır bir açıklamada bulundu. “Haydut devlet ABD’nin savaşına geçit vermeyeceğiz” denilen açıklamada, “Unutulmamalıdır ki, dünya ve emekçi halklar, bu bir avuç emperyalist kapitalistin karlarından çok daha büyüktür” vurgusu yapıldı.
Irmak Ildır tarafından yapılan açıklama şu şekilde:
ABD’nin Ortadoğu’daki kanlı tarihinin son sayfası olan “Arap Baharı”nın yenilgiye uğratıldığı Suriye toprakları, bugün sabaha karşı emperyalist haydut devlet ABD’nin saldırısına uğradı.
Yıllardır bölgedeki müttefikleri İsrail, Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan ile birlikte Suriye’yi parçalamak için cihatçı çetelere her türlü desteği veren ABD, İdlib’e bağlı bir kasabada yaşananları “yavuz hırsız ev sahibini bastırır” misali bahane ederek Suriye’ye ve başta IŞİD ve El Kaide olmak üzere cihatçı çetelere karşı savaşan Suriye ordusuna bombalar yağdırdı.
İdlib’e bağlı Han Şeyhun kasabasında onlarca çocuk ve insanın öldüğü korkunç olayla ilgili Suriye aleyhinde hiçbir delil bulunmuyor. Suriye ilk andan itibaren kimyasal silah kullanmadığını ancak vurdukları yerde kimyasal silahlar çıktığını söylüyor ve Birleşmiş Milletler yetkilileri dahi Suriye uçaklarının bölgedeki saldırılarında kullandığı silahların türünün kesin olarak belirlenemediği itiraf ediyorken, haydut devlet ABD’nin fırsattan istifade ederek gerçekleştirdiği kural tanımaz saldırıya karşı ülkemizde ve tüm dünyada barışın sesinin yükseltilmesi gerektiği açıktır.
Komünistler açısından, emperyalizmin, kendi çıkarları için dilediği gibi eğip büktüğü ulusal ve uluslararası hukuk kurallarını çiğneyerek bölgede ve dünyada çok ciddi sonuçlar doğurabilecek böyle bir saldırıyı gerçekleştirmesinde şaşılacak hiçbir yan bulunmamaktadır. Yıllardır onurlu direnişleriyle emperyalizmin Ortadoğu’da kanlı cihatçı çetelerle yürütmeye çalıştıkları planlarına en büyük engeli oluşturan muzaffer Suriye halkının, bu haksız ve hukuksuz saldırıyı da bertaraf edeceğinden hiçbir kuşkumuz yoktur.
Mesele, haydut devlet ABD’nin başında oturan kişiyle de sınırlı değildir. Yakın zamanda yaşanan tartışmalar düşünüldüğünde Demokrat Parti’nin seçilemeyen başkan adayı Hillary Clinton’ın “Suriye’deki tüm hava kuvvetleri imha edilmelidir” yollu açıklaması, söz konusu olan emperyalizm olduğunda kötünün iyisinin olamayacağını da bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Öte yandan, ABD’nin bu iğrenç saldırısının Rusya’nın St. Petersburg kentinde metroya düzenlenen terör saldırısının hemen ardından ve Suriye ordusunun İdlib’teki cihatçı terör çetelerine karşı başlatacağı büyük harekâttan hemen önce gelmesi de özellikle dikkat çekicidir. Nitekim, bölgeden gelen haberlerde IŞİD’e karşı savaşta stratejik bir rolü olan askeri üsse yapılan bu alçakça saldırının ardından IŞİD’li teröristlerin de karşı saldırıya geçtiği bildirilmektedir. ABD bölgedeki ortakları İsrail, Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan bugüne kadar kullandıkları cihatçı teröristleri korumak için her türlü provokasyona başvurabileceklerini bir kez daha göstermişlerdir.
Düne kadar “üst akıl, kuşatma” diye bağırırken bugün ABD bombalarına alkış tutan ve ABD’nin arkasında sıraya giren aklı evvellerin derdi asla insanlık, ölen çocuklar ve kimyasal silahlar değil, emperyalist-kapitalist sistem ve onun içerisindeki çıkarları, iktidarları ve rolleridir. Bölgede emperyalist planlar doğrultusunda ülkemizi mezhep savaşlarının tarafı haline getiren AKP iktidarının timsah gözyaşları bugüne kadar yedirdikleri, içirdikleri, tedavi ettikleri, silahlandırdıkları cihatçı teröristlerin neden olduğu acılar ve döktükleri kanlardaki sorumluluklarını ortadan kaldırmaya yetmeyecektir.
Unutulmamalıdır ki, dünya ve emekçi halklar, bu bir avuç emperyalist kapitalistin karlarından çok daha büyüktür! İnsanlık, bu kanlı günleri ibretle ve dehşetle anacaktır. İşçi sınıfımızın ve emekçi halkımızın emperyalist merkezlerden yönetilen bu provokasyonların arkasındaki çıplak gerçeği görmesi ve kendi kanına da kasteden bu mezhep savaşlarına ülkemizi sürükleyenlere sırtını dönmesi için komünistlerin ödevleri artmıştır. Haydut devlet ABD’nin bu saldırıları ve bölgeye dönük planları boşa çıkarılacaktır. Bunun için işçi sınıfımızı ve emekçi halkımızı tek gerçek dostları olan komünistlerle birlikte mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.