Lahey’deki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi’ndeki (ICTY) temyiz duruşmasında 20 yıl hapis cezası onanınca zehir içerek hayatına son veren Bosnalı Hırvat general Slobodan Praljak’ın avukatlarından biri, Sputnik’in sorularını yanıtladı. Praljak’ın avukatı Natasa Favo Ivanoviç, duruşma salonuna birilerinin zehir sokmasının nasıl mümkün olduğu konusunda en ufak bir fikri dahi olmadığını söyledi.
‘Olup bitenlerden Lahey’deki BM’ye bağlı mahkemeden birileri sorumlu tutulabilir mi’ sorusuna yanıt arayan Ivanoviç, şöyle konuştu: “Şu anda bu konuda bir şey söyleyemem, çünkü yeni meydana gelen bir durum, tüm hukuki imkânları araştırmak gerekiyor. Elbette ki birileri hesap vermeli. Şu anda bu konuda somut bir şeyler söyleyemem, fakat bence kim(ler)in sorumlulu olduğu konusu da, mahkeme salonuna birilerinin zehir sokmasının dışında genel olarak mahkemenin çalışma yöntemleri de gündeme getirilmeli.” Ivanoviç, olay sırasında duruşma salonunda bulunduğunu, fakat arka tarafta olduğu için herhangi bir şey görmediğini aktardı. Avukat, Praljak’ın psikolojik durumuyla ilgili soruyu “Kendisiyle şahsi temaslarımız çok azdı. Çok minnettar bir müvekkilimdi. Belli bir hukuki yardıma ihtiyaç duymadıkça bizleri hiç rahatsız etmiyordu. Sabahleyin duruşma salonunda ancak selamlaştığımız zaman kendisini görmüş oldum” diye yanıtladı.
Duruşma salonunda eski general ağzına küçük bir şişeyi dikince birilerinin ”Zehir içti” diye bağırdığının hatırlatılması üzerine Ivanoviç, “Ben bağırdım, çünkü kendisinin böyle bir şey dediğini duyar gibi oldum. Onun söylediklerini hâkimlere hemen tepki vermeleri için ilettim. Fakat şu anda gerçekten de kendisi mi bunu söyledi, yoksa ben mi öyle zannettim, doğrulayamayacağım” ifadelerini kullandı.
Sputnik’in ”Bugün ICTY’nin tarihindeki son kararların açıklandığını dikkate alarak mahkemenin çalışmalarının sonucunu nasıl değerlendirirsiniz” sorusu üzerine avukat şunları söyledi: “Bugün olup bitenler, aynı 7 gün önce Bosnalı Sırp komutan Ratko Mladiç’le ilgili karar açıklanırken olduğu gibi, eski Sırbistan lideri Slobodan Miloşeviç’le ilgili dava sırasında sözünün kesilerek mikrofonların kapatılması gibi şeylerin bir uluslararası suç mahkemesinde olmaması gerektiği kanısındayım. Bu olayların söz konusu mahkemenin nasıl çalıştığını yeterince iyi gösterdiğini düşünüyorum, benim fikrim bu.”
Türkiye Komünist Hareketi Antalya İl Örgütü, Antalya Arkeoloji Müzesi'nin yıkılmasına karşı yapılan açıklamada "Antalya Arkeoloji…
Schengen vize başvurularında Türk şirketlerinin tamamen devre dışı bırakılabileceği öne sürülüyor. Sürecin büyük ölçüde yabancı…
Yandaş gazeteci Cem Küçük, Türkiye’de 5,5 milyon memurun fazla olduğunu belirterek, devletin daha az memurla…
İçişleri Bakanlığı, Suriye'ye pasaportla geçiş işlemlerinin başladığını duyurdu.
Laiklik Meclisi tarafından hazırlanan üç aylık Laiklik İhlalleri Raporu, 381 başlık altında Nisan, Mayıs, Haziran…
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefonda görüştü.