Odatv Davası'nda karar ertelendi

Gazeteci Ahmet Şık'ın da aralarında bulunduğu 13 sanıklı Oda TV Davası'nın karar duruşması başladı.

Odatv Davası'nda karar ertelendi

Gazeteci Ahmet Şık, Nedim Şener, Soner Yalçın ile Yalçın Küçük ve eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın aralarında bulunduğu 13 sanıklı Oda TV Davası’nın bugünkü duruşmasında da karar çıkmadı. Dava 12 Nisan’a ertelendi.

Davanın tutuksuz sanıklarından olan ancak sosyal paylaşımları nedeniyle “PKK ve FETÖ/ PDY Silahlı Terör Örgütü propagandası yapmak” suçlarından 30 Aralık’ta tutuklanan gazeteci Ahmet Şık da duruşmaya getirildi. İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 9.celsesi görülen duruşmada, tutuksuz sanıklar Hanefi Avcı, Soner Yalçın, Küçük, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Nedim Şener, Muhammet Sait Çakır, Şükrü Doğan Yurdakul, iklim Kaleli ve Coşkun Musluk da hazır bulundu. Diğer sanıklar Mümtaz İdil ve Müesser Yıldız Uğur ise duruşmaya katılmadı. 14 sanıkla başlayan davada, Kaşif Kozinoğlu cezaevinde hayatını kaybetmişti.

Ahmet Şık: Mütalaa Erdoğan ve Gülen’in rolünü gizliyor

18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında savunma yapan Ahmet Şık şunları söyledi:

Mütalaa beraat istese de siyasal olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Bu mütalaa Recep Tayyip Erdoğan ve Fethullah Gülen’in rolünü gizliyor. Bu mütalaa gerçeğe karşı işlenmiş bir suçtur. Hadi unutalım diyen bu mütalaaya karşı hadi hatırlayalım diyorum. Zekeriya Öz, Türk yargısının adaletten dağıtmaktan uzak halinin özetidir

Dönemin başbakanı kumpas davalarının savcısı olduğunu söyledi. İki ortak birbirine düşünce kandırıldık dediler. Her kim olursanız olun gücü gerçeklerden alanlarla savaşamazsınız

Yalçın Küçük’ten türbanlı hakim çıkışı

Odatv‘de yer alan habere göre, Davanın görüldüğü mahkeme heyetinde türbanlı hakim yer alırken, dava kapsamında yargılanan Yalçın Küçük, “Görüyorum ki türbana izin veriliyor, kalpak cumhuriyetin simgelerinden biridir, izin verirseniz takmak istiyorum” dedi ve kalpağını taktı.

Küçük savunmasında “Bu iddianameyi polis çırakları yazdı. Bizim aklımızla alay etmeyin. Savcı iddianameyi yazıyorum dedi aksama iddianame açıklandı. ‘Fetö’ kelimesi hukuka uygun değildir. Fethullah Gülen’i 1961′ den beri tanırız. Bize karşıdır. Ama ‘Fetö’ demek hukuka uygun değildir. Başbakan der ama hakim diyemez.” ifaderini kullandı

Barış Terkoğlu: Bülent Arınç kadar ‘ahmak’ olmadığım için mi cezalandıracaksınız?

Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu ise, Odatv davasında savcının mütalaasına karşı son sözlerini söyledi.

Odatv iddianamesine karşı savunma yapmanın artık gereksiz hale geldiğini belirten Terkoğlu, AKP’li eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın 15 temmuz darbe girişimi sonrasında “Silahlı terör örgütünün Fethullahçı olduğunu o gece öğrendim, bana ahmak diyebilirsiniz” şeklinde açıklamasını ve AKP’lilerin “kandırıldık” açıklamalarını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:

“Size ne anlatayım? Çok afedersiniz, kendisi için kullandığı ifadeyi tekrar ettiğim için özür diliyorum, beni Bülent Arınç kadar ‘ahmak’ olmadığım için mi cezalandıracaksınız? Ya da devletin tepesinde ‘kandırılmaya bıkmamış’lardan olmadığım için mi suçlayacaksınız?”

“Kararınız ne olur bilmiyorum. Dürüst olmalıyım, merak da etmiyorum. Hatta beni bağışlayın, ilgilenmiyorum. Zira bu dava çoktan bitti. Bu defter çoktan kapandı” sözleriyle mahkeme heyetine seslenen Terkoğlu, “bu baş aşağı duran tabloda savcılara şu soru sorulur: içinizde bir tane daha İlhan Cihaner yok muydu? Bu tabloda hakimlere sorulur: İçinizde bir tane daha Şeref Akçay, bir tane daha Köksal Şengün, Oktay Kuban, Yılmaz Alp yok muydu?” dedi.

“Keşke olsaydı! Olsaydı da Türkiye bu noktaya gelmeseydi! Hukuk; cemaatlerin fahişesi, iktidarların fedaisi olmasaydı!” ifadelerini kullanan Terkoğlu, savcının mütalasının da mahkemenin vereceği kararın da bir hükmü olmadığını söyledi.

Dava bugün sonuçlansa dahi Ahmet Şık’ın da aralarında bulunduğu Cumhuriyet yazarlarının hapis olmasından dolayı içinin yandığını söyleyen Terkoğlu, “onlar da bizim gibi çıkacaklar” dedi.

Dava ertelendi

Duruşmada tüm sanıklar ve avukatlar, savcının beraat talep ettiği mütalaasına ilişkin son sözlerini söyledi. Son sözler sonrasında mahkeme, heyetin değişmesi ve dosyanın kapsamlı olması nedeniyle duruşmayı 12 Nisan’a erteledi.