CHP'den hükümete ekonomi için çağrı
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, "Merkez Bankası’nın elindeki araçları kullanmakta bağımsız olacağı topluma yazılı olarak taahhüt edilmelidir” dedi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, “Merkez Bankası’nın elindeki araçları kullanmakta bağımsız olacağı topluma yazılı olarak taahhüt edilmelidir” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, ekonomide acil önlem çağrısı yaparak, “Öncelikle TBMM, seçimlerden önce OHAL’in kaldırılması için acilen toplantıya çağrılmalıdır. İkinci adım olarak, ekonomi yönetiminin üzerindeki saray vesayeti kaldırılmalı, Merkez Bankası’nın elindeki araçları kullanmakta bağımsız olacağı topluma yazılı olarak taahhüt edilmelidir” dedi.
Öztrak yaptığı açıklamada, Türk Lirası’nın değerinin serbest düşüşe geçtiğini, bir gecede dolar kurunun 10 kuruş yükselerek, 4,75 TL’nin üzerini gördüğünü belirtti. Dolar kurunda gelinen bu noktanın, hükümetin medyaya servis ettiği gibi ne yüksek borç geri ödemeleri nedeniyle yaşanan geçici bir durum, ne de “dış düşmanların” ekonomiye saldırısı olduğunu ifade eden Öztrak, “Bu, ülkeyi borca batıran aldığı parayı da betona yatıran AKP iktidarının izlediği yanlış politikaların sonucudur. Türkiye’nin brüt dış borcunun 450 milyar doların, şirketlerin net döviz borcunun 222 milyar doların üzerine çıktığı bir ortamda, bugüne kadar önlem almak yerine ‘Türkiye’ye tuzak kuranlar, dış mihraklar’ sözleriyle durumu idare etmeye çalışan iktidar sahipleri, artık denizin bittiğini görmelidir. İktidar koltuğu bahane bulunacak yer değil, çözüm bulunacak yerdir” dedi.
“TL EN ÇOK DEĞER KAYBEDEN İKİ BİRİMDEN BİRİ”
Yılbaşından bu yana ekonomileri Türkiye’ye benzeyen ülkelerin para birimleri arasında Türk Lirası’nın, yüzde 26’yı aşan değer kaybıyla, Arjantin’le parası en çok değer kaybeden iki ülkeden biri olduğunu kaydeden Öztrak, şöyle devam etti:
“İktidar partisinin ortağının TBMM’deki grup toplantısında erken seçim çağrısı yaptığı günden bu yana bakıldığında ise TL’deki değer kaybı yüzde 18’i aşmaktadır. Ekonomimizdeki kırılganlıklar her gün başkan bir kredi derecelendirme kuruluşunun raporunda anlatılmakta, Türkiye ekonomisi IMF kapısını çalan Arjantin ekonomisiyle terazinin aynı kefesinde değerlendirilmektedir.
Bugün itibariyle Türk Lirası’nın değeri serbest düşüştedir, ülkemizin borcunu çevirmekte zorlanmaktadır. İki yıllık tahvile yüzde 17’lik tefeci faizi vermemize rağmen sermaye Türkiye’den kaçmaktadır. Ekonomide ani duruş riski giderek artmaktadır. Görünüm böyleyken bunun üzerinden siyaset üretmenin zamanı değildir. Ekonomimizin içinde bulunduğu durum ‘ah’ ederek ya da toplantı üstüne toplantı yaparak üstesinden gelinebilecek noktayı aşmıştır. Zamanında alınması gerektiği halde siyasi saiklerle alınmayan önlemlerin bugün çok daha ağırının alınmak zorunda kalınacağı anlaşılmaktadır. Türkiye’de borç yükü altında ezilen şirketlerin bilançoları ve vatandaşların mutfakları yanıp kül olmadan acilen tedbir alınması gerekmektedir.”
“SARAY DANIŞMANLARIYLA YOLLAR DERHAL AYRILMALI”
Öztrak, bu çerçevede öncelikle TBMM’nin seçimlerden önce OHAL’in kaldırılması için acilen toplantıya çağrılması gerektiğini belirterek, “İkinci adım olarak, ekonomi yönetiminin üzerindeki saray vesayeti kaldırılmalı, Merkez Bankası’nın elindeki araçları kullanmakta bağımsız olacağı topluma yazılı olarak taahhüt edilmelidir. Yine kendinden menkul teorileriyle ekonomide risk unsuru haline gelen saray danışmanlarıyla yollar derhal ayrılmalıdır. Bu tedbirlerin vakit kaybetmeden alınması gerekmektedir. Aksi halde vatandaşın borçla aldığı evinin tapusunu, arabasının ruhsatını bankalara kaptırma riski vardır” dedi.
“İKTİDAR ENKAZ DEVRETME PEŞİNDE OLABİLİR”
İktidarın bu belirsizliği “bilerek yaratmak isteyebileceği” iddiasını da gündeme getiren Öztrak, “İktidar bir seçim stratejisi olarak, 2015 Kasım seçimlerinde kullandığı asayiş ve güvenlik gerekçesi yerine, bu seçimlerde ekonomik istikrarı kullanmak istiyor olabilir. Ekonomide dalgalanmayı artırarak ‘istikrar için bildiğinize oy verin’ deyip istikrarı vatandaşın demokrasi talebinin önüne geçirmek isteyebilir. Ya da artık gideceğini anladığından kendisinden sonra geleceklerin kucağına tam bir enkaz devretme peşinde olabilir. Ancak milletin cebinde yangın çıkaran bu stratejiler çok tehlikelidir ve vatandaşa faturası da uygulayanlara da vebali çok ağır olacağı unutulmamalıdır” dedi.