İstanbul’da devam üçüncü havalimanı inşaatında insanlık dışı çalışma koşullarına karşı binlerce işçinin eylem başlatmasına ilişkin DİSK Yönetim Kurulu’ndan açıklama geldi.
Açıklamada, iktidarın “prestij” projesi olarak gördüğü havalimanı inşaatında, işçilerin insanca çalışma talebinin muhatabının, Çalışma Bakanlığı değil jandarma olması kabul edilemez olduğu belirtilirken “Bu şantiyede güvenlik sorunu varsa, bu sorunun kaynağı işçiler değil işçi sağlığı ve iş güvenliğini yok sayan işverenlerdir. Bu nedenle konu jandarmanın değil Çalışma Bakanlığı’nın konusu olmalıdır.” denildi.
“Bakanlığı hızla çözüm için görev almaya davet ediyoruz” denilen DİSK açıklamasında “Sendikalardan, meslek odalarından, üniversitelerin ilgili bölümlerinden ve Bakanlığın ilgili birimlerinden oluşan bir denetim komisyonu oluşturulmasını talep ediyoruz.” denildi.
Açıklama şöyle:
3. HAVALİMANI ŞANTİYESİ İŞÇİLERİNİN MÜCADELESİ MÜCADELEMİZDİR!
İstanbul’da inşaatı süren “3.Havalimanı” şantiyesi işçileri, bugün sabah yaşanan bir servis kazasının ardından direnişe başladılar. Bitmek bilmeyen iş cinayetlerine, işçi sağlığı ve iş güvenliğini yok sayan, giderek ağırlaşan insanlık dışı çalışma koşullarına karşı iş bırakan binlerce işçinin talepleri talebimiz, mücadeleleri mücadelemizdir.
2018 yılının ilk sekiz ayında en az 1290 işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği ülkemizde, üretim zorlaması, örgütsüzlük, taşeron düzeni ve piyasalaşan işçi sağlığı ve iş güvenliği alanı işçilerin yaşamını tehdit etmeye devam etmektedir. Kriz ortamında işverenlerin maliyetleri düşürmek adına ilk olarak işçi sağlığı ve iş güvenliğinden tasarruf yaptıkları gözlenmektedir. Sermayenin yaşamı tehdit eden bu tasarrufları, yılın ilk 8 ayındaki insani felaket tablosunun daha da ağırlaşmasına neden olacaktır.
İnsanı herhangi bir üretim aracından farksız gören bir yaklaşım ile işçilerin güvenli/insanca bir çalışma yaşamı taleplerinin karşılanması mümkün değildir. 2017 yılı Mayıs ayında, 3. Havalimanı şantiyesindeki ‘İş Sağlığı ve Güvenliği Hedef Sıfır Deklarasyon’ imza töreniyle başlayan bir sürecin geldiği nokta budur: Sermayenin kar mantığını sınırlamadan, “halkla ilişkiler” faaliyetiyle işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanabileceğine dair propagandanın kofluğu bir kere daha açığa çıkmıştır. ‘İş Sağlığı ve Güvenliği Hedef Sıfır Deklarasyon’unun imzalarının atıldığı yerde, bugün işçi sağlığı ve güvenliği talep eden işçilere gaz bombaları atılması manidardır.
Ülkeyi yönetenlerin bir “prestij” projesi olarak sunduğu havalimanı inşaatında, işçilerin insanca çalışma talebinin muhatabının, Çalışma Bakanlığı değil jandarma olması kabul edilemez. Bu şantiyede güvenlik sorunu varsa, bu sorunun kaynağı işçiler değil işçi sağlığı ve iş güvenliğini yok sayan işverenlerdir. Bu nedenle konu jandarmanın değil Çalışma Bakanlığı’nın konusu olmalıdır.
DİSK olarak, Uluslararası Çalışma Örgütünü (ILO), Çalışma Bakanlığını ve Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyini hızla sorunların çözümüne dönük etkin görev almaya davet ediyoruz. Sendikalardan, meslek odalarından, üniversitelerin ilgili bölümlerinden ve Bakanlığın ilgili birimlerinden oluşan bir denetim komisyonu oluşturulmasını talep ediyoruz.
#Direnİşçi 3. Havalimanı işçilerinin talepleri talebimiz, mücadelesi mücadelemizdir!
Narin Güran cinayeti davasında ‘suçluyu kayırma’ suçundan tutuklu yargılanan Birsen, Fuat ve Maşallah Güran’ın tahliyelerine…
İsrail Dışişleri Bakanlığı, Sumud Filosu'yla ilgili "Tüm yolcular güvende ve sağlıkları iyi. Güvenli bir şekilde…
TKH, İsrail’in Küresel Sumud Filosuna yönelik saldırısını kınayarak, Gazze’ye uygulanan ablukanın kırılması için uluslararası yaptırımlar…
İsrail'in uluslararası sularda Küresel Sumud Filosu'na müdahalesi sonucu Türk vatandaşları gözaltına alındı. Dışişleri Bakanlığı, İsrail…
6 Şubat depreminde Nurdağı'nda yaptığı binaların yıkılması ve yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesi nedeniyle hakkında yakalama…
Halk TV’de dört kameraman, düşük ücret dayatmasını kabul etmeyerek işten ayrıldı. Basın emekçileri güvencesizlik ve…