Nagehan Alçı işini yapıyor
Habertürk'ün AKP'li yazarı Nagehan Alçı, şeker fabrikalarının zarar ettiği yalanına başvururken, özelleştirmelerin "demokrasi ve özgürlük" için gerekli olduğunu öne sürdü.
AKP’li yazar Nagehan Alçı, bugünkü köşesini şeker fabrikalarının özelleştirilmesini savunmaya ayırırken, muhalefete de ‘demokrasi ve özgürlük için piyasa ekonomisini savunması’nı önerisinde bulundu.
Türkiye tarihinin en büyük özelleştirmeleriyle kamu kuruluşlarını yerli-yabancı sermayeye peşkeş çeken AKP’nin ‘performans’ını yeterli bulmayarak “Son dönemde AK Parti hükümetine yönelik yapılması gereken en ciddi eleştirilerden biri, devleti küçülteceğine büyütüyor olması.” diyen Alçı, “Ama memlekette her şeyi devletten bekleme anlayışı çok yaygın olduğu için tam tersine, hükümet devleti küçültme adımları attığında muhalefet ayağa kalkıyor! Şimdi son derece mantıklı bir gerekçeyle 14 şeker fabrikasının özelleştirilecek olmasına karşı çıkıyorlar.” ifadelerini kullandı.
Özelleştirme kararı ile ilgili tüm AKP’lilerin sarıldığı yalanlardan birine başvurarak “Bu fabrikalar zarar ettiği için satılacak.” diyen Alçı, sermaye düzeninin hakimiyetinin alanının daha da genişlemesi için yapılan hamlelerle devletin daha “özgürlükçü ve demokratik” olacağını öne sürdü.
Alçı, “Türkiye’de eğer muhalefet, gerçek anlamda özgürlükçü, demokratik bir hukuk devleti istiyorsa serbest piyasa ekonomisini savunmak zorunda. Çünkü devlet ekonomik alanın büyük kısmını kaplarsa o ülkede hiçbir şekilde ne özgürlük ne de hukuk olur, devlet kendinde her konuda ceberut davranma gücü görür.” diye yazdı.
Patronların bir dediğinin iki edilmediği, devletin tüm güç ve olanaklarının doğrudan sermayenin hizmetine sunulduğu, “Türkiye adeta anonim şirket gibi yönetilmeli” diyen Tayyip Erdoğan’ın liderliğindeki 16 yıllık AKP iktidarı döneminde Alçı’nın sözleri, ‘özgürlük’ ve ‘demokrasi’ kavramlarından anladığı şeyin patronların kamu kaynaklarına çöküp servetlerini ve sermaye güçlerini arttırma özgürlüğü olduğunu ortaya koyuyor.
‘ZARAR’ YALANI BÖYLE ÇÜRÜMÜŞTÜ
Alçı’nın misyonu gereği savurduğu yalanlardan biri olan, Hükümet’in de sıkça başvurduğu “şeker fabrikalarının zarar ettiği” iddiasını Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, yaptığı yazılı açıklamada rakamlarla çürütmüştü.
Atalık, şeker fabrikalarının zarar değil kâr ettiğini belirtirken, Türkşeker’in kamuoyuna açıkladığı 2016 faaliyet raporunda 25 şeker fabrikasının 28,2 milyon TL, şeker enstitüsünün de 2,7 milyon TL olmak üzere toplam 31,9 milyon TL zarar edildiğinin açıklandığını hatırlatmış ve şunları kaydetmişti:
“Bu zararda çalıştırılmayan Ağrı, Alpullu (Kırklareli), Çarşamba (Samsun) ve Susurluk (Balıkesir) fabrikalarının payı çok büyük ve toplam 90,5 milyon TL’dir. Çarşamba ve Susurluk Şeker Fabrikaları 2011/2012, Alpullu Şeker Fabrikası 2013/2014 ve Ağrı Şeker Fabrikası 2014/2015 üretim yılından itibaren çalıştırılmamıştır. Çalıştırılmayan bu dört fabrika hesabın dışında tutulduğunda şeker enstitüsü dahil 21 fabrikanın kârı 103,3 milyon TL, zararı ise 44,7 milyon TL’dir. Sonuçta, sadece çalışan fabrikalar ve şeker enstitüsü üzerinden yapılan hesapta Türkşeker’e ait şeker fabrikaları 2016 yılında 58,6 milyon TL kâr etmiştir, zarar değil!”
http://gazetemanifesto.com/2018/02/22/yerlilik-buraya-kadarmis-akpden-patronlara-seker-gibi-ozellestirme/
http://gazetemanifesto.com/2018/02/27/basbakanin-sermaye-sevgisi-devletin-mutlaka-ekonomiden-cekilmesi-lazim/