Oral Çalışlar'ın pes dedirten sol düşmanlığı: 'Eğlenmeye karşıdırlar' dedi, Reina Katliamı'nı örnek verdi
Oral Çalışlar, gericilerin piyango ve yılbaşı kutlamalarına karşı "protesto"larını köşesine taşırken sola sataşmadan edemedi.
2010’daki anayasa değişikliğinde “Yetmez ama evet” diyen liberallerin önde gelen isimlerinden Oral Çalışlar, gericilerin piyango ve yılbaşı kutlamalarına karşı “protesto”larını köşesine taşırken sola sataşmadan edemedi.
Posta‘da kaleme aldığı “‘Sen eğlenemezsin’ deyince” başlıklı yazısında, son zamanlarda yılbaşı kutlamalarını hedef alan çok sayıda haber ve yorumla karşı karşıya kalındığını belirten Çalışlar, konuyu ilgisi olmadığı halde sola getirip akıl ve izan dışı benzetmede bulundu. Sol örgütlerde “nefsi köreltme” ve “kendini feda etme” gibi “felsefe”lerin işlendiğini öne süren yazar, bu iddiasını solu “eğlenmeye karşı olmak”ta gericilik ve faşizmle eşitlemeye kadar götürdü.
Türkiye’yi dünyada cihatçıların cirit attığı merkezlerden biri haline getiren gericiliğin kaynağı AKP’yi yıllarca destekleyen Çalışlar, yazısının devamında da IŞİD’in yaptığı Reina Katliamı’nı örnek verip “2016’yı 2017’ye bağlayan gece, İstanbul’da 39 kişinin ölümüne neden olan DEAŞ saldırısı, bu fanatizmin nerelere kadar gidebileceğini göstermesi bağlamında uyarıcıydı.” dedi.
Çalışlar’ın yazısında o bölüm şöyle:
“Sol örgütlerde, “nefsi köreltme” ve “kendini feda etme”, örgüt merkezlerince işlenen temel felsefelerdendir. İki gün önce, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Öğrenci Derneği üyesi öğrencilerin Milli Piyango bileti satılmasına ve yılbaşı kutlamalarına tepkilerini görünce, sol örgütlerdeki yaklaşımı hatırladım.
Gençler özetle, “Kudüs işgal altındayken, İslam dünyası zulüm görürken sen eğlenemezsin” diyorlardı. “Müslüman, yılbaşını kutlayamaz” çağrısında bulunuyorlardı. Görünürdeki gerekçelerin bahane olduğunu, asıl mesajın “eğlenemezsin” olduğunu düşünüyorum.
“Eğlenmek”, sağ ya da sol, dindar ya da milliyetçi fanatizmin istemediği bir davranış biçimi. Son zamanlarda bu fanatizmin canlanışına tanık oluyoruz. Yılbaşı kutlamalarını hedef alan çok sayıda haber ve yorumla karşı karşıyayız.
2016’yı 2017’ye bağlayan gece, İstanbul’da 39 kişinin ölümüne neden olan DEAŞ saldırısı, bu fanatizmin nerelere kadar gidebileceğini göstermesi bağlamında uyarıcıydı.
Bu tepkiyi, eğlenmeyi, içki içmekle özdeşleştiren yaklaşımın körüklediğini söylemek yanlış olmaz.”