Avukatlar Sendikası’nın yeni Adli Yıl açılışı kapsamında düzenlediği tanışma etkinliği “Emeğini savun, sendikalı ol” çağrısıyla gerçekleştirildi.
İstanbul Barosu Teras Kat’ta gerçekleştirilen etkinlikte ilk olarak Türkiye’de hukukun dönüşümü, yargı reformu, sendikalı olmanın önemi ve Avukatlar Sendikası’nın kuruluşu ve amaçlarına ilişkin sinevizyon gösterimi yapıldı.
Sinevizyon gösteriminin ardından bir konuşma gerçekleştiren Avukatlar Sendikası Başkanı Selin Aksoy, “Bugün burada bizi eskiden beri tanıyanlar, daha ilk kez Sendika’nın adını duyanlar, merak edip gelenler, dayanışma için aramızda bulunanlar, stajyer avukatlar ve hukuk fakültesi öğrencileri var. Sendikamızın yönetim – disiplin ve denetleme kurulu üyeleri de burada. Hepiniz kokteylimize hoş geldiniz.” ifadeleriyle sözlerine başladı.
2014 yılında kurulan sendikanın bu senenin mayıs ayında yaptığı genel kurul ile yeni yönetim- disiplin ve denetleme kurullarını seçtiğini belirten Aksoy, ”Sendikamız yürürlükteki mevzuatın meslek sendikası kurulmasını yasaklaması nedeniyle Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na göre “ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar” iş kolunda kurulmuş olmakla beraber hem sigortalı çalışan (işçi) hem de serbest çalışan avukatları kapsamaktadır.” açıklamasında bulundu.
Aksoy, sendikaya neden ihtiyaç duyulduğunu “Çok uzak değil, 2013 Haziran’ında Gezi Direnişi ile örgütlü mücadelenin önemini hepimiz gördük. Hukukun ve daha özelinde yargının bugün geldiği yer, mesleğimizin içinde bulunduğu hem nitelik sorunları hem de çalışma koşullarımızda günden güne yaşanan kötüleşme düşünüldüğünde de avukatların sendikal mücadele vermesinin önemli daha da anlaşılmaktadır.” sözleriyle açıkladı.
Sendikaların barolardan tamamen farklı yetkileri olduğunu belirten Aksoy, “Avukatlar Sendikası, baroların alternatifi olmayıp, zorunlu üyelik sistemi bulunan baroların işlevlerini yerine getirirken aksayan yanları, eksiklikleri tespit ederek barolara bu konularda uyarılarda ve tavsiyelerde bulunan, meslektaşların haklarının korunması konusunda barolara yardımcı ve gereğinde baskı gücü olan, kamuoyu oluşturma işlevi üstlenen (umudumuz odur ki Türkiye çapında) örgütlenmiş bir güç olarak çalışmalarını sürdürmeyi hedeflemektedir. Bununla birlikte ve daha da önemlisi, avukatların ücret ve çalışma koşullarına ilişkin problemleri çözmek için işverenlere karşı mücadele yürütmek de sendikamızın asli görevleri ve hedefleri arasındadır. Sendikamız bunun için işyeri temsilciliği açabileceği gibi, gerekli sayıyı sağladığında toplu iş sözleşmesi yapacak ve avukatların ekonomik haklarının iyileştirilmesi yönünde çalışacaktır. ” sözleriyle sendikal mücadele ile neyi amaçladıklarını ifade etti.
Avukatlık mesleğinde yaşanan dönüşümü ”Bugün hukuk, iktidarın rejimi değiştirmek için kullandığı en etkili aracı haline gelmişken, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik kriz, yasaların halk aleyhine dönüşümünü beraberinde getirmiş, bu konjonktürde avukatlık mesleğinde de temelden bir dönüşüm gerçekleşmiştir.” ifadeleriyle dile getiren Aksoy, avukat sayısının son 10 yılda ikiye katlandığını ve avukatların üçte birinden fazlasının ise başka bir avukatın yanında sigortalı olarak çalışan/ işçi avukat olduğunu belirtti.
”Bizler mesleğe başladığımız anda, adeta problemler ağının içine düşmüş oluyoruz.” diyen Aksoy, ”Böyle bir tabloda, bize örgütlü mücadele etmekten başka bir yol görünmüyor. Halkın ne adalete ne de avukatlara olan güveni kalmamışken, bizler her geçen gün mesleğin dönüşümünden yakınırken, hukuk ancak iktidarın elinde bir enstrüman olarak karşılık bulurken bizler meslek sorunlarımızı çözmek için mücadele ederken, aynı zamanda emek merkezli, daha eşit ve özgür bir hukuk düzeninin kurulabilmesi için de mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Avukatlar bu problemlerini ancak gönüllü olarak üye oldukları, hak mücadelesi vermek için kurulmuş Sendikaları ile çözebilir. Burada mücadele verebilir.” ifadeleriyle konuşmasını sonlandırdı.
Avukatlar Sendikası Başkanı Selin Aksoy’un konuşmasının ardından etkinlik kokteyl ile sona erdi.
Hamas yöneticilerinden Sami Ebu Zuhri yaptığı açıklamada en önemli önceliklerinin İsral saldırılarının durdurulması olduğunu ifade…
Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat'ta meydana gelen heyelanda 9 işçinin hayatını kaybettiği…
İçişleri Bakanlığı’nca kayyum atanan Tunceli Belediyesi Eş Başkanı Birsen Orhan, savcılık sorgusunun ardından tutuklama talebiyle…
Narin Güran cinayetinde amca Salim Güran ve baba Arif Güran'ın araçlarının içinde bulunduğu 5 araç…
Şahin, " Bilinmelidir ki RTÜK sansür kurumu değildir. Anayasamız net bir hükümle sansürü yasaklar" ifadelerini…
Dokuzuncu olağan kongresini gerçekleştiren Saadet Partisi'nde genel başkanlık için Kayseri milletvekili Mahmut Arıkan ile İstanbul…