Reklam
Kategoriler: İç Açı

‘Ciddi bir tehdit var, açıklayamam’, ‘İstanbul, Ankara, her taraf…’

Reklam

YSK’nın iptal kararıyla birlikte 23 Haziran’da yeniden yapılacak İstanbul seçimlerine doğru AKP’den Süleyman Soylu aracılığıyla halkı korku ve paniğe sevkedecek açıklamalar gelmeye başladı.

31 Mart yerel seçimleri öncesi hemen her konuşmasında “6 yaşındaki çocuklar valilikleri basacak”, “sokağa çıkarmayacaklar”, “anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirecekler” gibi sözlerle oy avcılığına soyunan Soylu, kameralar karşısına çıktığı son iki gündür de ne olduğunu açıklamadığı bir “tehdit”ten söz eder oldu.

Dün Işıkçılar tarikatına ait TGRT’de konuk olduğu canlı yayın programında Fuat Uğur ve Cem Küçük isimli iki tetikçi yazarın sorularını yanıtlayan Soylu, ortaya attığı “tehdit”ten de ilk olarak burada bahsetti. TBMM’de yaşanan “rehine” olayını anlatan Soylu “Arbede kopuyor ve bomba süsü verilmiş düzenek görünüyor. Muhtemel ki bir eylem planlayabilirler ve bu eylemi planladıkları zaman da bu düzeneği bomba diye sunabilirler. Bu tür terör örgütleri, bu tür eylemlerle zaman kazanmaya çalışıyor.” dedikten sonra şu ifadeleri kullandı:

“Biz özellikle bir hafta, 10 gündür başka bir tehditle uğraşıyoruz. Burada söyleyemem. Türkiye ile ilgili ciddi bir tehditle uğraşıyoruz. Epey bir mesafe de aldık. Ciddi bir tehdit. Son dönemlerde, etrafımızdaki coğrafya ile ilgili bir tehdit. Onun için herkes alarm vaziyetinde. İstanbul, Ankara, her taraf. Tüm Türkiye’deki arkadaşlarım ciddi bir alarm vaziyetinde.” ifadesini kullandı.

BUGÜN: ‘HAREKETLENME’ VAR DEDİ, SÜREYİ 1.5 AYA ÇIKARDI…

“Tehdit”in ne olduğunu açıklamayan Bakan Soylu, bugün de Haliç Kongre Merkezi’nde Avrupa İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi heyetiyle yaptığı görüşmenin ardından bir gazetecinin “tehdit” konusuyla ilgili sorduğu “Bu konuyla ilgili bir bilgi aktarımı olacak mı?” sorusuna yanıt verirken yine birçok şey söyleyip net birşey söylemedi. Ancak bir istisnayı saymazsak… Soylu açıklamasında dün “bir hafta, 10 gündür” uğraştıklarını söylediği “tehdit”i bugün 1-1.5 aya çıkardı:

“Bir taraftan PKK ile mücadele ediyoruz, ama şunu söylemek gerekir DEAŞ, Türkiye içerisinde son 2.5-3 yılda hiç olmadığı kadar hareketli. Bu konuda da bütün güvenlik birimlerimiz son derece üst düzey alarmda. Vatandaşımız bunu hissediyor hissetmiyor… Ama anlaşılıyor ki hem etraf coğrafyamızda hem de Türkiye’de DEAŞ bir hareketlilik içerisinde. Bütün istihbarat birimlerimiz ciddi bir şekilde çalışıyor. Bunu bizim özellikle şunu söylemek gerekir, güvenlik istikrarını zedeleyebilecek bir açık vermemeliyiz. Güvenlik istikrarını zedeleyebilecek bir açık verdiğimiz andan itibaren etraf coğrafyamızdaki terör örgütlerinin en iştahla gelebileceği ülkelerden bir tanesi Türkiye’dir. Açıkladıklarımız var, açıklayamadıklarımız var. Gerek istihbarat birimlerimiz gerekse güvenlik kuvvetlerimiz hakikaten çok ciddi operasyonlar gerçekleştiriyor. Hem terörle mücadelede ciddi operasyonlar gerçekleştiriyor hem de Türkiye’ye yönelebilecek bu tip tehditleri engellemede. Bir hareketlenmenin olduğunu, yaklaşık 1-1.5 aydır çok net bir şekilde, özellikle son dönemlerde görüyoruz.”

O SÖZLER UNUTULMUYOR

YSK’nın İstanbul’daki hukuksuz seçim iptali büyük tepkiyle karşılanırken, iptal kararıyla birlikte akıllara gelenlerden biri de 2015 yılındaki 7 Haziran-1 Kasım arası kanlı dönem olmuştu. AKP’yi 1 Kasım 2015 seçimlerinde yüzde 49 oyla tek başına iktidara taşıyan döneme gidilirken dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun sarfettiği skandal sözler hafızalara kazınmıştı. Davutoğlu, o dönem katıldığı bir TV programında “Ankara’daki terör saldırısı (10 Ekim Gar Katliamı’nı kastediyor) sonrasında anket yaptık ve kamuoyunun nabzını tutuyoruz oylarımızda bir yükseliş trendi var. 43-44 bandına doğru bir yükselme trendi var. Önemli olan AK Parti’ye tek başına iktidarı getirecek bir sonuca ulaşılması.” ifadelerini kullanmıştı. AKP’nin saldırılar ile oy hesabı yaptığını göstermekte beis görmediğini gösteren bu sözler büyük tepki çekmişti.

Şimdi AKP için kritik önem taşıyan 23 Haziran seçimlerine 1 ay kala Soylu’nun ortaya attığı sözkonusu “tehdit” iddiasının tam olarak ne olduğu sorusu, halkın doğal olarak endişe ile yanıtını beklediği bir boyut kazandı. AKP döneminde Cumhuriyet tarihinin en büyük saldırılarını ve katliamlarını yaşayan Türkiye’de, kamu güvenliğini tesis etmek ve sağlamakla yükümlü kurumların başındaki isim olan Soylu’nun “görev”ini yapmak yerine korku ve panik yaratacak açıklamalarda bulunmasının seçime giderken neye hizmet ettiğini de Manifesto okurlarının takdirine bırakıyoruz…

Bu haber en son değiştirildi 17 Mayıs 2019 23:29 23:29

Reklam

Önceki Haberler

Kıbrıs’ın “KKTC”si neyi seçecek?

Elbette bu sadece hukuksal bir mesele olarak ele alınamayacak kadar karmaşık ve esas olarak siyasi…

18 Ekim 2025 14:28

“Yasa dışı bahis devam ediyor” iddiası: Papara’dan açıklama

Elektronik para kuruluşu Papara, TMSF'nin şirkete kayyım olarak atanmasına rağmen yasa dışı bahis sitelerine para…

17 Ekim 2025 17:58

Erdoğan’dan CHP’li Belediye Başkanları’na Saray’da çay partisi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, yerel yönetimler konusunda dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Zeybek, çok…

17 Ekim 2025 17:40

PTT’nin en kıymetli 50 arazisi yağmalanıyor

CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, PTT'ye ait toplam 326 bin metrekarelik 50 arsanın satışa çıkarılmasıyla…

17 Ekim 2025 16:54

Avukat Rezan Epözdemir’in ilk duruşma tarihi belli oldu

Avukat Rezan Epözdemir hakkındaki iddianame kabul edildi. Böylece Epözdemir, 19 Aralık'ta hakim karşısına çıkacak. İddianamede…

17 Ekim 2025 16:41

Erdoğan’a sunuldu: Lise eğitiminde süre değişiyor

Zorunlu eğitim sisteminde lise eğitiminin yeniden yapılandırılmasına ilişkin rapor AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan' sunuldu. Kulislere yansıyan…

17 Ekim 2025 16:39
Reklam