Reklam
Kategoriler: İç Açı

Gezi Parkı davasında ikinci gün: İlk ara karar açıklandı

Reklam

Türkiye tarihinin en büyük halk hareketi olan Haziran Direnişi’ne karşı açılan “Gezi Davası”nda ikinci duruşma bugün görüldü.

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada yapılan duruşmada dün yapılan savunmaların ardından davada tutuksuz yargılanan isimlerden Avukat Can Atalay konuştu.

CAN ATALAY: AKP İLE FETHULLAHÇI ÇETENİN SON MARİFETİ

İddianamenin esas olarak, “Türkiye’nin en onurlu mücadelesini karalama çabası olduğunu” söyleyen Atalay, soruşturmanın Gülen Cemaati’ne mensup polis ve savcılarca hazırlandığını işaret ederken “Bu iddianame, AKP ile Fethullahçı çetenin son marifetidir” şeklinde konuştu.

Haklarında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildiğini hatırlatan Atalay, 2013’teki protestoların başlama nedeni olan Gezi Parkı’ndaki inşaatın hukuksuz olduğunu ve talimatın dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan tarafından verildiğini belirterek “Bu hukuksuzluğu konuşmayacak mıyız sayın yargıçlar” sorusunu yöneltti.

Savunmasının bir bölümünde Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) kitapçığını havaya kaldıran Atalay, “Bu kitapçıkta ‘yeniden kıymetlendirme’ ile ilgili tek bir satır bulunmamaktadır” dedi. Atalay ayrıca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın delilleri yeniden kıymetlendirme hakkı ve yetkisinin de bulunmadığını savundu.

‘KENDİLİĞİNDEN DİLE GETİRİLEN HÜKÜMET İSTİFA’ SLOGANI MEŞRUDUR’

“Savcı benim Gezi’de yediğim yalancı dolmaları Osman Kavala’nın finanse ettiğini söylüyor. Gezi’ye tüm ülkeden yiyecek, içecek ve destek gelmiştir. Gezi’yi böyle küçümsemeyin. Seçilmiş hükümet olmak kimsenin Anayasaya aykırı davranmasını, hukuku çiğnemesini haklı kılmaz. Gezi Parkı direniş hakkının kullanılmasıdır. İddianamenin eksiği budur.” diyen Atalay, “Taksim Dayanışmasının talebi olmasa da, Gezi direnişinde kendiliğinden dile getirilen ‘Hükümet İstifa’ sloganı meşrudur. Sanıkların özel olarak Taksim Dayanışmasının Anayasal düzene şirk koştuğu iddia edilmiştir iddianamede. Savcının dikkatini çekmek isterim ‘Şirk koşmak’ hukuki değil, dini bir kavramdır.” ifadelerini kullandı.

TAYFUN KAHRAMAN: TÜM EYLEMLERİMİZ HUKUKİ

Atalay’ın ardından akademisyen Tayfun Kahraman savunmasını yaptı. Gezi Parkı’na Topçu Kışlası yapılmasına karşı itiraz ile birlikte bu süreçte yer aldığını belirten Kahraman, Gezi Parkı’nın şehrin merkezindeki son yeşillik alanlardan olduğuna dikkat çekti.

Gezi’nin bir direniş olduğunu ve polis şiddetinin bu direnişini büyüttüğünü dile getiren Kahraman, “Bu kadar birbirine benzemeyen insanı meşru talepler dışında kimse biraraya getiremez. Kente yapılan müdahaleye karşı mesleki görevim sebebiyle katıldım. Taksim Dayanışması asla bir terör örgütü değildir. Tüm eylemlerimiz ve açıklamalarımız hukukidir.” dedi.

Kahraman, “Gezi halktır. Gezi toplumun kucaklaşmasıdır. Gezi’den korkmayın” ifadelerinde bulundu.

MİNE ÖZERDEN: AYLAR SONRA YAPTIĞIM GÖRÜŞME HUKUKSUZ ŞEKİLDE İDDİANAMEYE KONULDU

Tutuksuz yargılanan Mine Özerden savunmasında şunları söyledi:

“Gezi, toplumsal ve onurlu bir harekettir. Tapeler algı yaratmak için kullanılmıştır. Mesela Yiğit Ekmekçi ile Gezi’den aylar sonra yaptığım görüşmenin Gezi ile ilgisi olmadığı halde, Yiğit bana sırf ‘kaos yönetiyorsun’ dediği için iddianameye konulmuştur. İddianamede yer alan tüm görüşmeler hukuka aykırı şekilde elde edilmiştir. Şahsıma atfedilen somut dayanaktan yoksun ve asılsız kurguyu kabul etmiyorum. Hiçbir suç işlemedim. Beraatimi talep ediyorum.”

MAHKEME ARA KARARINI AÇIKLADI

Davanın ikinci duruşması, Mine Özerden ve Osman Kavala’nın avukatı Köksal Bayraktar’ın savunmalarının da alınmasıyla tamamlandı. Mahkeme sanık olarak yargılanan isimlerin ve avukatlarının yaptığı savunmaların alınmasının ardından ilk ara kararını açıkladı. Buna göre, iki gün süren savunmalarının ardından mahkemenin verdiği ilk ara kararda, yaklaşık sekiz aydır tutuklu bulunan Yiğit Aksakoğlu ile tutuksuz yargılanan Yiğit Ali Ekmekçi’ye tahliye çıktı. 602 gündür tutuklu bulunan Osman Kavala hakkında ise tutukluluğunun devamına hükmedildi.

Mahkeme Çiğdem Mater ve Mine Özerden’in adli kontrol tedbiri olarak yurtdışı yasaklarının kaldırılması talebini reddetti.

Davanın ikinci duruşması ise 18-19 Temmuz’da Silivri Cezaevi Adliyesi’nde görülecek.

Reklam

Önceki Haberler

TKH heyetinden 94.günündeki İKÇÜ grevine dayanışma ziyareti

Türkiye Komünist Hareketi İzmir İl Örgütü, direnişlerindeki 94. günde İzmir Katip Çelebi Üniversitesi emekçilerini ziyaret…

5 Ekim 2025 12:10

Yeni Ülke’nin 31. Sayısı “Solun “Cumhuriyet ile sınavı” manşetiyle yayımlandı.

İki aylık fikir dergisi Yeni Ülke 31. sayısında "Solun Cumhuriyet ile sınavı" dosyası ve dolu…

3 Ekim 2025 19:42

Şirketlerine kayyum atanan Aziz İhsan Aktaş’ın Cengiz’le ortak olduğu şirkete dokunulmamış

Aziz İhsan Aktaş'ın 16 şirketine kayyum atanırken sevgilisi ve akrabaları üzerine kurulu şirketleri ile Cengiz…

3 Ekim 2025 17:33

Çorlu Tren Faciası ile gündeme gelmişti: Tartışmalı yöneticiye bir ihale daha

Çorlu Tren Katliamı’nda adı gündeme gelen dönemin TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın’ın yöneticisi olduğu Deha…

3 Ekim 2025 15:58

Mabel Matiz’e istenen ceza belli oldu

Ünlü şarkıcı Mabel Matiz hakkında hazırlanan iddianamede, erişime engellenen 'Perperişan' şarkısının sözlerinin 'çocuklar için tehlike…

3 Ekim 2025 15:07

Maraş Katliamı sanığı Ökkeş Şendiller’in ölümü Türkiye sağını buluşturdu

Maraş Katliamı Davası'nda yargılanan ve katliamın sembol ismi olarak bilinen eski Milletvekili Ökkeş Şendiller için…

3 Ekim 2025 15:02
Reklam