Soma’da 301 işçinin hayatını kaybettiği maden ocağında çalışan ve faciadan sonra gerekçe sunulmadan işten çıkarılan işçiler 5 yıldır kıdem tazminatlarını almayı bekliyor.
Bağımsız Maden İşçileri Sendikası, Soma’da Uyar Madencilik ve Soma Maden İşletmeleri AŞ tarafından tazminatsız ve gerekçesiz bir şekilde işten çıkarılan yaklaşık 3 bin 500 madencinin tazminat hakkı için Ankara’ya yürüme kararı aldı. 60 maden işçisinin katıldığı yürüyüş 10 gün sürecek ve Ankara’da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı önünde son bulacaktı. Ancak 5 Ekim’de başlayan yürüyüş anında Soma Kaymakamlığı tarafından yasaklandı.
Jandarmanın yürüyüşü hukuksuz bir biçimde yasaklamanın ardından Manisa Kırkağaç’ta beklemeye geçen işçiler 10 gündür yürüyüşe devam etmek için mücadelelerine devam ediyor.
Sınıf Tavrı ve Türkiye Komünist Hareketi (TKH) üyeleri bugün Soma işçilerini ziyaret etti.
Sınıf Tavrı İzmir Temsilcisi Cem Biçer burada işçilere hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Bizler bildiğiniz gibi yerin yüzlerce metre altında ölümle burun buruna patronların rahatça yaşaması için çalışıyoruz. Bir söz vardır: Tahterevalli gibi… Yukarıdakilerin yukarıda kalması için için aşağıdakilerin aşağıda kalması lazım. Yukarıdakilerin iyice yukarı çıkabilmesi için aşağıdakilerin daha da aşağı inmesi lazım. Bu durum hiçbir zaman değişmedi; bugün de böyle. Biz bunu siyasi iktidarın bilinçli, örgütlü, talimatlı bir şekilde kolluk kuvvetleriyle müdahaleleriyle anlıyoruz. Soma faciasında kaybettiğimiz 301 emekçi arkadaşımızın ölümün ‘fıtrat’ atfı ile bize yedirilmesinden anlıyoruz. Biz bunu nereden anlıyoruz? Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı’nın yapılan kanuni düzenlemelerle ‘maden maliyetlerini arttırma’ endişesinden anlıyoruz. Biz bunu nereden anlıyoruz? Her zaman sınıf sendikacılığını sermaye düzeni ve iktidarına meze etmiş, sınıf sendikacılığına bir bariyer olarak kurulan ve artık siyasal iktidarın siyasi uzvu haline gelmiş sarı sendikalardan anlıyoruz. Biz artık bunlara boyun eğmek zorunda değiliz. İşçi sınıfı kendi göbek bağını kendi kesmek zorundadır. Biz de buraya bu dayanışma ruhuyla geldik. Son olarak şunu söylemek istiyorum: İşçi sınıfı kendi güncel kazanımları haricinde tarihsel kazanımlarını da ön planda tutup bundan bir adım bile geri atmamalıdır.”
Biçer’in ardından söz alan TKH Merkez Komite üyesi Deniz Tütmez, bu eylemle birlikte işçi sınıfının ülke gündemine ya ölerek ya direnerek geldiğini tekrar hatırlatmak istediğini belirtirken “Soma işçisi aslında bunu kanıtladı. 2014’de yaşadığımız katliamla birlikte gündeme gelen maden işçisi bugün 5 yıl sonrasında direnerek gündeme geliyor. Direnen işçilerin her zaman zaferle çıkabileceğini, bu mücadelenin büyütülüp, bugün burada oturan işçilerin tüm ülkedeki diğer direnen işçilerle beraber çok büyük bir işçi kardeşliği yaratılarak; yarın burada oturan işçilerin iktidara oturabileceğini biliyoruz ve buna güveniyoruz.” ifadelerini kullandı.
Bu haber en son değiştirildi 15 Ekim 2019 17:33 17:33
Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetinin davasında abla Selma Ateş’e saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt,…
Ali Yerlikaya bakanlığının bütçe görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Muhalefet milletvekilleri kadın cinayetleri ve KADES uygulamasına…
AKP’li İzmir Menemen Belediyesi’nin 2023’te bir ay içinde 40’a yakın konser ve etkinlik yaptığı ortaya…
ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…
15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Kızılay’a satışı gerçekleştirilen ve değeri yaklaşık 100 Milyon TL olan…
Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın baş başa görüşmede Trump’ın kendisine Doğu…