Reklam
Kategoriler: Medya

Babacan’dan 17-25 Aralık açıklaması

Reklam

AKP’den ayrılarak yoluna yeni kurduğu Deva Partisi ile devam eden eski Bakan Ali Babacan gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Babacan, erken seçim iddialarına ilişkin “Mecbur kalınmadıkça erken seçim olabileceğini düşünmüyorum” diye konuşurken; bir de 17 Aralık çıkışına imza attı.

Babacan, 17 Aralık soruşturmalarının “mini bir darbe” olduğunu; ancak dosyaların yeniden incelenmesi gerektiğini söyledi.

Medyascope’ta Ruşen Çakır‘ın sorularını yanıtlayan Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Erdoğan’ın erken seçim konusunda nasıl bir planı olduğunu düşünüyorsunuz?” sorusuna “Erken seçim olabilmesi için iki durumun olması gerekir. Devlet Bahçeli’nin desteğini çekmesi gerekir. Bir de sosyal, siyasal ve ekonomik şartların zorlaması gerekir” yanıtını verdi.

Seçim kararının Cumhurbaşkanlığı ve TBMM tarafından alınabileceğini belirten Babacan şu ifadeleri kullandı:

“31 Mart yerel seçimleri AK Parti açısından kötü bir şekilde sonuçlandı. Herhangi bir seçimde benzer bir çalışmayla muhalefet partilerinin etkili olma ihtimali gerçek. Mecbur kalmadıkça zorunlu kalmadıkça erken seçim olabileceğini düşünmüyorum. Bunun olabilmesi için iki şeyin söz konusu olması gerekiyor.

İktidar ortağının desteğini yani Bahçeli’nin desteğini çekmesi. Bunun olup olmayacağını öngörmek zor.

Ülkedeki şartlarının yönetilemez olması. Sosyal siyasal ve ekonomik şartların zorlaması yani iktidarın meşruiyetini kaybetmesi.”

Babacan, Kılıçdaroğlu ve Akşener’in erken seçim söz konusu olduğunda milletvekili verebileceği yönündeki teklifine ilişkin soruya ise “Bu konuda bir gündemimiz yok. Olağanüstü bir durum olursa o zaman konuşulur” cevabını verdi.

DARBE GİRİŞİMİNE ‘ALLAH’IN LÜTFU’ DİYENLER

17-25 Aralık yolsuzluk iddiaları süreciyle ilgili soruyu yanıtlayan Babacan “Yargı ve polis teşkilatına nüfuz etmiş bir grubun belli dosyaları uzun zamanca bekleterek o günkü iktidara yönelik minik bir darbe teşebbüsüydü. Ancak o dosyaların bir noktada tekrar incelenmesinde de bir fayda görürüm doğrusu” ifadelerini kullandı.

“Bugün yargının siyasi etki altında olduğu çok açık. Türkiye’de güçler ayrılığı değil güçler birliği var. TBMM’nin yürütme erkini denetleyebilmesi lazım ama bugün böyle bir şeye cesaret etmeleri mümkün değil” diyen Ali Babacan, dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin’inle ilgili soruya da “Yasa ya da anayasada yapılan bir değişikliğin dönemin hükümet başkanın iradesi dışında olamayacağını” ifade etti.

“15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra Türkiye’de çok farklı bir ortam oluştu. ‘Allah’ın lütfu’ ifadesi bile kullanıldı, o ortam istismar edildi” ifadesini kullanan Babacan, “Darbeyi planlayan, teşebbüs eden kim varsa ağır cezalar almalı ki bir daha askeri darbeler gündeme gelmesin ama haksız yargılamalar da oldu” diye konuştu.

LGBT bireyler konusunda ne düşündüğü konusunda gelen bir soruyu yanıtlayan Babacan “Devletin kimsenin yaşam tarzını değiştirme görevi olamaz. Herkesin yaşam tarzına saygılıyız. Ama aile kurumunun güçlü tutulması da anayasal görevlerden biridir” dedi.

CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ BİR SİSTEMSİZLİK

Türkiye’nin ilk imzacılarından biri olan ve kadına yönelik şiddetin önlemesi konusunda uluslararası anlaşma niteliği taşıyan İstanbul Sözleşmesi konusunda AKP’li Numan Kurtulmuş’un “gerekirse sözleşmeden çıkılır” sözleri için “İşine gelince öyle işine gelmeyince böyle olmaz. Bu konuda toplumsal mutabakat olmalı” diye konuştu.

Sosyal medyanın kısıtlanması konusunda iktidarın düzenlemeye gidebileceğinin hatırlatılması üzerine de Babacan “Teknolojiyle savaşılmaz. Teknoloji susturmak beyhude çabalar. Ülkenin gençleriyle savaşamazsınız” dedi.

Türkiye ekonomisinin Koronavirüs salgınından önce de kötü olduğunu ifade eden Babacan, rakamların ortada olduğunu, Türkiye’de 2019’dan beri çalışan insan sayısının azaldığını söyledi. Babacan Cumhurbaşkanlığı sisteminin sistemsizlik olduğunu belirterek “Son iki yılda 3 milyon 600 bin insan işini kaybetti” diye konuştu.

Yeni gelen Özel Tüketim Vergileriyle (ÖTV) ilgili soruyu da yanıtlayan Babacan “Alkollü içkilerdeki vergi kopmuş gitmiş durumda, kabul edilebilir değil. Komşularımızda yarı fiyatına, üçte bir fiyatına alkol satılıyor. Türkiye’de bu vergilerin yüksek olması kaçakçılığı doğuruyor” dedi.

Enflasyon rakamlarının tartışmalı olduğunu ifade eden Babacan “İnsanlara yüzde 12 enflasyonu anlatamazsınız. Bu kadar krizden bahsedeceğiz. Sanayi üretim kapasitesi düşecek ama işsizlik azaldı diyeceksiniz. Böyle bir şey olabilir mi?” dedi.

Reklam

Önceki Haberler

Lübnan’da ikinci saldırı: Çok sayıda kablosuz iletişim cihazı daha patladı!

Lübnan'ın birçok şehrinde Hizbullah'ın kullandığı telsizleri hedef aldığı düşünülen patlamalar meydana geldi. El telsizlerinin patlamasıyla…

18 Eylül 2024 17:40

İşçiye polis şiddeti yargıya taşındı

Sendikalı olma hakkını kullandıkları için işten atılan ve 62 gündür işe geri iadeleri için mücadele…

18 Eylül 2024 17:35

Narin Güran’ın amcası Salim Güran ile AKP’li Galip Ensarioğlu aynı karede!

Diyarbakır'da 8 yaşında katledilen Narin Güran'ın katil zanlılarından Salim Güran ve AKP Diyarbakır Milletvekili Galip…

18 Eylül 2024 17:16

Erdoğan’dan Anayasa çıkışı: Bizim açımızdan bir tartışma yoktur

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa tartışmalarına ilişkin yaptığı açıklamada "Anayasa'nın ilk 4 maddesiyle ilgili bizim açımızdan…

18 Eylül 2024 16:03

Bir ABD’li gözaltına alındı: Maduro’ya karşı suikast iddiası!

Venezuela'da, Devlet Başkanı Nicolas Maduro'ya karşı suikast planı yaptığı iddiasıyla, bir ABD vatandaşı daha gözaltına…

18 Eylül 2024 15:51

Sağlık emekçilerinden eylem: Yılın 5 ayı gelir vergisine çalışmaktan yorulduk

Sağlık emekçileri, vergide adalet talebiyle başlattığı eylemlerin 28’inci haftasında İstanbul Şeyh Şamil Aile Sağlığı Merkezi…

18 Eylül 2024 15:42
Reklam