Hürriyet Gazetesi Stalin’e laf edecek tarih bilgisinden yoksundur!
Hürriyet Gazetesi Stalin’e laf edecek tarih bilgisinden yoksundur! Kafkas halkları Stalin’e minnet borçludur!
Hürriyet Gazetesi, Azerbaycan-Ermenistan arasında patlak veren çatışma ve savaş durumuna dair attığı dünkü manşetiyle bir kez daha tarihi gerçekleri saptırırken; tarihi bilgi açısından da cahil olduğunu ortaya koymuştur.
Hürriyet Gazetesi, manşetten güya Karabağ sorununun kaynağını Stalin olarak göstererek “Stalin’in kanlı mirası” manşetini atmıştır. Bu manşet, bugünkü milliyetçi bakışın yanlışlığı olduğu kadar; faşizmi yenen büyük devlet adamı ve komünist önder Stalin’e hala saldırma zavallılığından başka bir şey değildir.
Öncelikle, Stalin, İkinci Dünya Savaşı’nda faşizmi yenen Sovyet halklarının lideri ve büyük bir devlet adamı olarak tarihe geçmiştir. Avrupa’yı faşizm belasından kurtaran tarihsel bir kimliğe saldırmak, çokça alıştığımız eli kanlı emperyalistlerin demode olmuş klişesidir.
Tarihi gerçekler ise bambaşkadır. Sovyetler Birliği’nde ulusal soruna yaklaşım, bütün ulusların özgürce yaşayabileceği bölgelerin kurulmasına dayanmaktadır. Sovyetler Birliği döneminde, gerici ve faşistlerin ağzına pelesenk olmuş ‘ulusal kimliklerin asimilasyonu’ değil; tam tersine neredeyse bütün ulusal ve etnik kimliklerin hakları ve özgürlükleri tanınmıştır. Ulusal birliğe ve bilince sahip olmayan bir çok ulus da, bizzat Sovyetler Birliği tarafından ulusal bilince, birliğe ve cumhuriyete sahip olmuştur.
Bununla birlikte, Azeri işçilerin Sovyetlere daha yakın olduğu, Gürcistan’da Menşeviklerin daha etkin ve Ermenilerin ise daha ayrılıkçı bir siyasal tutuma sahip olduğu tarihsel bilgi olarak ifade edilmelidir. Birinci Dünya Savaşı’nda emperyalizmin Osmanlı topraklarında Ermeniler üzerinde ayrılıkçı bir siyaset güttükleri ve bu süreçte Ermenilerin büyük zarar gördükleri de bilinmektedir. Böylesi bir tabloda Sovyet ulus politikası emperyalistlerin halkları birbirine düşüren politikasının tersine halkların kardeşçe yaşadığı anayasal çerçeve olmuştur.
Stalin döneminde nüfusun ağırlıklı bir bölümünün Ermeni olduğu Karabağ’a özerklik tanınması, Ermenistan ile Karabağ arasındaki bölgede ayrıca Müslüman Kürt nüfusun bulunmasıyla da ilgilidir. Stalin döneminde Müslüman Kürtlerin yoğun yaşadığı bölge Azerbaycan toprağı olarak sayılmış, ortada kalan Karabağ ise Ermenilerin hakları için özerk hale getirilmiş ve özerk Cumhuriyet doğrudan Müslüman Türklerin yoğun olduğu Azerbaycan’a bağlanarak Ermenilerin ve Kürtlerin varlığı garanti altına alınmıştı. Hatta bu ara bölgede bir dönem “Kızıl Kürdistan” kurulduğu da yine ifade edilmelidir.
Hürriyet Gazetesi’nin sanki Ermenistan içinde Nahçıvan Özerk Bölgesi, Azerbaycan içinde Karabağ Özerk Bölgesi yaratılarak iki halkı birbirine düşüren şeytani bir planın Stalin tarafından yapıldığına dair saçma, yalan ve tarihi gerçeklerle uyuşmayan propagandasına halkımız inanmamalıdır.
Sovyet döneminde bütün azınlıkların hakları korunmaya çalışılmış, ulusal ve etnik kimlerin yoğun yaşadığı bölgeler anayasa güvencesine kavuşturulmuş ve arada kalan Müslüman Kürtlerin ve Karabağ’da yaşayan Ermenilerin hakları düşünülerek Dağlık Karabağ bölgesi Azerbaycan Cumhuriyeti’nin özerk bölgesi olarak kabul edilmiştir.
Bugün Karabağ’da Ermenilerin yoğun yaşaması gerçeği karşısında Azerilerin yoğun yaşadığı ve Karabağ ile Ermenistan arasında kalan bölgelerin Ermenistan tarafından Sovyet hukukuna bile aykırı bir şekilde işgal edilmiş olması gerçeğini Stalin’e bağlayan cahil Hürriyet Gazetesi’ni halkımızın taktirine sunarız!