Halet Çambel unutulmadı
Yaşar Kemal, 2011 yılında kaleme aldığı bir yazıya “Halet Çambel’i anlatmak zordur.” diye başlar ve şöyle devam eder: “Yer altını güne çıkarmak Halet’in büyük hüneriydi. Yer üstündeki insanlar da ondan yepyeni bir dünya öğreniyordu. Okuldan kaçan, gönderilmeyen kızları okula gönderiyordu. Halkın içinde o bir büyüydü.”
Bahar İzdal
Yalnızca Türkiye’nin değil Dünya’nın da en önemli kadın arkeologlarından biri olan Halet Çambel, 27 Ağustos 1916 yılında Berlin’de dünyaya gelmiş, 1935 yılında stajyer olarak katıldığı Alcahöyük kazılarıyla bilim dünyasına adımını atmıştır.
Arkeoloji, dilbilim, etnografya gibi çeşitli alanlardaki eşsiz çalışmalarının yanında sporcu yönüyle de öne çıkmış ve 1936 Yaz Olimpiyatları’nda eskrim dalında Türkiye’yi temsil etmiştir.
İstanbul Üniversitesi Prehistorya Anabilim Dalı ve Laboratuvarı kurucusu Halet Çambel, 1963 yılında Chicago Doğu Bilimleri Enstitüsü’nün önemli isimlerinden Robert J. Braidwood ve ekibi ile birlikte Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde Çayönü höyüğü kazısına başlamış, 1964 yılında Güneydoğu Anadolu Ortak Araştırma Projesi’ni kurmuştur. Siirt’ten Urfa’ya kadar Türkiye’nin ilk kapsamlı, çok disiplinli yüzey araştırmasını gerçekleştirmiştir. Bu çalışmaların devamında, TÜBİTAK Arkeometri Ünitesi’nin kurulmasında da etkili olmuştur.
Halet hocanın Türkiye’de hayata geçirdiği projeler, bugün dünyanın birçok yerinde örnek oluşturur niteliktedir. Bunların en önemlisi 1950’li yıllarda başlayan, ömrünün büyük kısmını verdiği Karatepe-Aslantaş Projesi’dir. Eserlerin yerinde korunması ilkesine dayanan projedeki yöntem, bugün hemen herkesin kabul ettiği ancak o yıllarda dünyada pek de yaygın olmayan bir koruma yöntemidir.
Kültürel miras yönetiminin bugün en önemli ilkeleri olan sürdürülebilirlik, yerinde koruma, topluma kazandırma, araştırma, kadro yetiştirme, kültürel ve doğal çevre gibi ilkelerin tümü, gerçekleştirdiği Karatepe-Aslantaş Projesi’nde uygulanmıştır.
Yerinde korumanın sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesi için, bölgede yaşayan halkın durumu kabullenmesi ve bunun için de bilinçlenmesi ve ekonomik durumunun gelişmesi gerektiğinin bilincinde olan Halet Çambel, bölgede eksik olan ne varsa tamamlamak için elinden geleni yapmıştır. Halkın geçim kaynaklarının düzenlenmesinden okul binalarının yapımına kadar bizzat her konuyla alakadar olmuştur. Öyle ki okula öğretmen sağlanamadığı zamanlarda kendisi öğretmenlik yapmıştır. Karatepe-Aslantaş’ın bulunduğu bölgedeki doğal çevrenin ören yeri ile bir bütün olduğunu düşünen Çambel, buradaki bitki örtüsü ve canlıların korunması için Türkiye’nin ilk doğal çevre koruma-milli parklarından birini oluşturmuştur.
Projedeki bir başka önemli ayrıntı da, bölgede kaybolma tehlikesi altında olan halk kültürünün, efsanelerin, söylencelerin, türkülerin, ninnilerin, öykü ve fıkraların, yer adlarının belgelenmesidir. Bunun için Pertev Naili Boratav, Ruhi Su, Yaşar Kemal gibi dostlarının burada çalışmalar yapmasını istemiş ve yapılan derlemelerin bir ürünü olarak 2006 yılında “Karatepeli Fıkraları” adlı kitap yayımlanmıştır.
Yaşar Kemal, 2011 yılında kaleme aldığı bir yazıya “Halet Çambel’i anlatmak zordur.” diye başlar ve şöyle devam eder: “Yer altını güne çıkarmak Halet’in büyük hüneriydi. Yer üstündeki insanlar da ondan yepyeni bir dünya öğreniyordu. Okuldan kaçan, gönderilmeyen kızları okula gönderiyordu. Halkın içinde o bir büyüydü.”
Ömrünü bilime ve bilimi toplumla buluşturmaya adayan değerli bilim insanı Halet Çambel, 12 Ocak 2014’te İstanbul’da hayatını kaybetti.
Aramızdan ayrılışının altıncı yılında, açılış konuşmasını Prof. Dr. Mehmet Özdoğan’ın yapacağı “Halet Çambel Buluşmaları” adlı seminer etkinliği 13 Ocak Pazartesi günü saat 13.30’da İstanbul Üniversitesi Prehistorya Anabilim Dalı Laboratuvarı’nda gerçekleştirilecektir.