Sayıştay denetim raporu MEB'in usulsüz atamalarını kanıtlıyor
Sayıştay'ın yayımladığı 'Milli Eğitim Bakanlığı 2019 Yılı Denetim Raporu'nda yapılan atamalarda usulsüzlük yapıldığı ve bu yolla devletin zarara uğratıldığı ortaya çıktı.
Eğitim-İş Sendikası İstanbul 3 Nolu Şubesi “Milli Eğitim Bakanlığı 2019 Yılı Sayıştay Denetim Raporu” ile ilgili yayımladığı açıklamada yapılan atamalarda usulsüzlük olduğunu ve devletin zarar uğratıldığını açıkladı.
“Rapor aslında MEB’in liyakati gözetmekte ve yeterli şartları taşımayan kişileri göreve getirmede nasıl pervasız davrandığının da bir kanıtı” denilerek yapılan açıklamada yapılan atamalarda liyakatin göz ardı edildiği ve bu atamalar sonucunda MEB’in ve öğretmenlik mesleğinin itibarına zarar verildiğine dikkat çekilirken yapılan usulsüzlükler ile de maddi açıdan devletin zarar uğratıldığı belirtildi.
Yapılan açıklama şu şekilde:
Sayıştay’ın 2020 yılının Eylül ayında yayınladığı “Milli Eğitim Bakanlığı 2019 Yılı Sayıştay Denetim Raporu” her vatandaşın özellikle de eğitim camiasının satır satır incelemesi gereken bir belge niteliği taşıyor. Bu rapor aslında MEB’in liyakati gözetmekte ve yeterli şartları taşımayan kişileri göreve getirmede nasıl pervasız davrandığının da bir kanıtı. Zaten raporun “BULGU 11” maddesinde ilçe milli eğitim müdürlüğü kadrolarına gerekli koşulları sağlamayan kişilerin atandığından ya da görevlendirildiğinden uzun uzadıya bahsediliyor. Kariyer ilkelerinin ve liyakatin göz ardı edildiği bu atamaların devlet bütçesine yükünden, MEB’in ve öğretmenlik mesleğinin itibarına verdiği zararlardan uzun uzun bahsetmek mümkün.
YAPILAN ATAMALAR SAYIŞTAY’CA AYKIRI BULUNMUŞTUR
İlçe Milli Eğitim müdürlüklerine yapılan bu görevlendirmeler Sayıştay’ca kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırı bulunmuştur. Hatta ataması ya da görevlendirmesi yapılan personellerin görevde yükselme sınavına girmeden, yönetmelik hükümleri yok sayılarak görevlendirildikleri belirtilmiştir.
Peki bu rapor sonrasında Milli Eğitim Bakanlığı bu yanlıştan geri dönüp raporda da belirtilen yüksek tutardaki zarardan geri döndü mü?
Eğitim-İş Sendikası İstanbul 3 Nolu Şubesi olarak olarak bilgi edinme kanunu kapsamında CİMER’e başvurarak faaliyet alanımızdaki ilçe milli eğitim müdürlüklerinin Şube müdürü norm sayılarını ve fiilen görev yapan şube müdür sayılarını talep ettik. Küçükçekmece, Avcılar, Büyükçekmece, Silivri, Beylikdüzü ve Esenyurt ilçelerinden gelen resmi bilgilere baktığımızda Sayıştay raporunda belirtilen durumun halen devam ettiği görülmüştür. Örneğin; Avcılar ilçemizde 6 şube müdürü normu olmasına rağmen fiilen 7 şube müdürünün görev yaptığı, Esenyurt ilçesinde 8 norm olup 7 kadrolu, 4 görevlendirme dolayısıyla 3 şube müdürünün norm fazlası olarak görev yaptığı yine Beylikdüzü’nde norm fazlası olarak 1 şube müdürünün görev yaptığı tarafımıza bildirildi. Küçükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü CİMER başvurumuza cevap vermeye tenezzül etmedi belki de edemedi. Ancak orada da norm fazlası şube müdürü görevlendirildiği tarafımızca bilinmektedir. Aksi bir durum mevcutsa ispatlama yükümlülüğü kendilerine aittir. Büyükçekmece ve Silivri ilçelerimizde ise norm ile fiilen görev yapan şube müdürleri sayılarının örtüştüğü görülmüştür. Görevlendirilen bu şube müdürlerinin okul müdürü olan kişilerden seçilmesi, o müdürlerin yerine müdür yardımcısının müdür olarak görevlendirilmesi, müdür yardımcısının yerine öğretmen, öğretmenin yerine de ücretli öğretmen görevlendirilmesi yoluyla devlet bütçesinin ciddi anlamda zarara uğratıldığını söylemek mümkün. Norm fazlası olarak görevlendirilen şube müdürlerinin kimler olduğu bizde saklıdır.
ÜLKE GENELİNDEKİ DURUM ÇOK DAHA VAHİM
Şubemizin dar alanda yaptığı bu araştırmada bile birçok usulsüz ve yönetmeliğe aykırı görevlendirmeyle devletin zarara uğratıldığı tespit edilmiş olup tüm İstanbul’un ya da ülkenin durumu göz önünde bulundurulduğunda zararın boyutları az çok tahmin edilebilir. İhtiyaca göre belirlenen şube müdürlüğü sayılarının üzerinde bir sayıda personel çalıştırılmasında kamu yararı kesinlikle söz konusu değildir. Bazı kişileri memnun etmek adına yapılan bu görevlendirmeler MEB’in güvenirliğine gölge düşürmekten başka bir işe yaramamaktadır. Yönetmelik hükümlerini geçersiz kılmak liyakat ve kariyer ilkeleri ile birlikte atamalarda objektifliği, adalet ve eşitliği ortadan kaldırarak kurum içi çalışma barışını ve çalışanların motivasyonunu zedelemektedir.
Eğitim-İş sendikası olarak bu ilçe müdürlüklerinin ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlükleri’nin Sayıştay raporunun gereğini yapmalarını talep etmekteyiz. Bu usulsüz uygulamaların devamı; konusu “Devleti Zarar Uğratmak” olan bir suç duyurusuna neden olabilir. Yetkililerin bu konuda önlemini almaları zaruridir.