Türkiye Gazetesi yazarı: Zalim olan hükümete de isyan etmek günahtır
AKP'ye yakınlığıyla bilinen Türkiye Gazetesi'nde yayınlanan bir köşe yazısında "Müslümanlar ihtilal yapmaz, fitne ve fesat çıkarmaz. Zalim olan hükûmete de isyan etmek günahtır" denildi.
Işıkçılar cemaatinin yayın organı, AKP’ye yakınlığıyla bilinen Türkiye Gazetesi’nde iktidarı memnun edecek bir “fetva” yayınlandı.
Gazetenin ilahiyatçı yazarlarından Osman Ünlü, “Müslümanların yönetimi altındaki hükümetleri zalim olsa da isyan etmenin günah olduğunu” öne sürdü.
Bir okurundan gelen “Seyyid Kutb’un, Cihân Sulhu kitabında “Müslümanlar ihtilalci olur. Zulüm, haksızlık yapan hükûmete karşı ihtilal yapar” deniliyor. Bu söz doğru mudur?” sorusuna yanıt veren Ünlü, şu ifadeleri kullandı:
“Bu söz, İslam âlimlerinin bildirdiklerine uymamaktadır. Müslümanlar ihtilal yapmaz, fitne ve fesat çıkarmaz. Zalim olan hükûmete de isyan etmek günahtır. Kanunlara, emirlere karşı gelmek, cihad olmaz, fitne çıkarmak olur. Seyyid Kutb, Mevdûdî ve bunlara aldananlar, Hac suresinin 39. âyetine yanlış mana verdikleri için, bu felakete düşmüşlerdir. Bu âyette meâlen;
(Müminlere saldıran zalimlerle cihad etmeye izin verildi) buyuruldu. Mekke’de kâfirler, Müslümanlara zulmedip, yaralayınca, öldürünce, bunlarla dövüşmek için, tekrar tekrar izin istediler. İzin verilmedi. Medine’ye hicret edilince, bu âyet gelerek, yeni kurulan İslam devletinin, Mekke’deki zalimlerle cihad yapmasına izin verildi. Bu âyet-i kerime, Müslümanların, zalim hükûmete isyan etmeleri için değil, insanların İslam dinini işitmelerine, Müslüman olmalarına mani olan zalimler ile cihad yapması için, İslam devletine izin vermektedir. Siyer-i kebîrdeki hadis-i şeriflerde;
(Emîre isyan eden kimseye Cennet haramdır.)
(Adil ve zalim, her emîrin emri altında cihad ediniz!) buyuruldu. Kitaplarda yazılı olan cihad, başka memleketlerdeki kâfirlerle harb etmek demektir. Beyhekî’nin bildirdiği hadis-i şerifte;
(Bozuk bir işi düzeltemediğiniz zaman, sabrediniz! Allahü teâlâ onu düzeltir) buyuruldu. Bu hadis-i şerif, kanunlara karşı gelmeyi, ihtilal yapmayı değil, meşru yollardan nasihat verip sabretmeyi emir buyurmaktadır.”