Yeni Şafak yazarı 'LGBT terör örgütlenmesi' dedi, hedef gösterdi
Yeni Şafak gazetesi yazarı İsmail Kılıçarslan, son yazısında "LGBT, ciddi ciddi güvenlik sorunu haline gelen bir terör örgütlenmesine dönüşüyor." ifadelerinde bulundu. Kılıçarslan ayrıca "Kâbe’ye uzanan elin hakkı Siccîn’dir. Ve o noktada Allah’ın işine karışılmaz. Kuşla mı gönderir, kullarını mı vazifeli kılar bilinmez." diyerek Boğaziçili öğrencileri hedef gösterdi.
AKP’ye yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak gazetesi yazarı İsmail Kılıçarslan, yayımlanan son yazısında LGBTİ+’ları hedef alarak “LGBT, ciddi ciddi güvenlik sorunu haline gelen bir terör örgütlenmesine dönüşüyor.” ifadelerine yer verdi.
Kılıçarslan, bugün Yeni Şafak’ta yayımlanan ‘Ben develerin derdindeyim’ başlıklı yazısında, Boğaziçi Üniversitesi’ne kayyım rektör olarak atanan Melih Bulu’ya yönelik protestolara değinerek yine LGBTİ+’ları hedef gösterdi.
Kılıçarslan daha önceki yazısında LGBT’lilerin katli yönünde ifadeler kullandığı için kendisine yönelik eleştirilere yanıt verdi ve eşcinsellikle LGBT’nin farklı olduğunu savundu.
Kılıçarslan yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Açık söylemem gerekirse gördüğüm ve anladığım kadarıyla bende son derece liberal biri olduğu izlenimi uyandıran rektöre sahip çıkmaya pek de niyetim yoktur. İyiden iyiye bir terör örgütüne dönüşen ve eşcinsel üyelerini infaz etmesiyle meşhur PKK’nın ruh ikizi HDP ile Canan Kaftancıoğlu üzerinden bilcümle harf israfı sosyalist örgütün dümen suyuna girmiş görünen LGBT için de ortalığı bunca ayağa kaldırmanın âlemi yoktur nazarımda…
Yeri gelmişken söyleyeyim. Eşcinsellik meselesi ile LGBT meselesi arasında devasa farklar vardır. LGBT, ciddi ciddi güvenlik sorunu haline gelen bir terör örgütlenmesine dönüşüyor. Eşcinsellik ise neredeyse insanlıkla yaşıt ve biz Müslümanlar için ‘sapkınlık, hastalık, günah’ kabul edilen bir kavram. Bu ikisini tefrik etmeden konuşamayız bu meseleyi.
Yineleyeyim. Rektör umurumda değil. LGBT pislikleri, algı oyunları, amatör tiyatrolar, organize yalanlar umurumda değil. Ben devemin yani Kâbe’min derdindeyim.
Ebrehe denen pislikten de beklentim Kâbe’ye saygı duymayı öğrenmesidir.
Siz, gerçeği dilediğince eğip bükebileceğini düşünen soysuz taife. Gerçek şudur: Kâbe’ye uzanan elin hakkı Siccîn’dir. Ve o noktada Allah’ın işine karışılmaz. Kuşla mı gönderir, kullarını mı vazifeli kılar bilinmez.
Ve son bir not: ‘Ya bu sanat eseri, sanat dokunulmazdır’ falan diye vızıklayan bazı ezikler hakkında yazmaya cesaret edemiyorum. Yazı bir kamyon sanatsal küfür barındıracağı için ‘son yazım’ olsun istemiyorum. Belki sadece şu: ‘Allah belânı versin, seni ezik…'”