İKD gericiliğe, yoksulluğa ve şiddete karşı Beşiktaş'taydı: Fetvanız batsın kadınlar yaşasın!

İlerici Kadınlar Derneği (İKD), 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’nde “Gericiliğe, Yoksulluğa, Şiddete Alışmayacağız” diyerek İstanbul Beşiktaş'ta sokağa çıktı.

İKD gericiliğe, yoksulluğa ve şiddete karşı Beşiktaş'taydı: Fetvanız batsın kadınlar yaşasın!
İlerici Kadınlar Derneği (İKD) 25 Kasım için yaptığı çağrı sonrasında Beşiktaş Meydanı’nda dün 17:00’da basın açıklaması gerçekleştirdi. Dominik Cumhuriyeti’nde ülkenin faşist diktatörü tarafından katledilen Mirabal kardeşlerin anıldığı basın açıklaması programında ilk olarak İKD MYK Üyesi Gülin Kara konuşma yaptı. Kara konuşmasında şu konulara değindi:

“ASGARİ ÜCRETLE TARİKAT ŞEYHLERİ, PATRONLAR GEÇİNSİN!”

“Bugün kadınları sahiplendirmekten bahseden yobazların meclise girdiği, sokaklarda şeriat nağralarının atıldığı, medeni kanunla beraber yurttaşlık haklarımıza saldırının olduğu bir dönemden sesleniyoruz! 25 Kasım’lar önemlidir ancak bizim mücadelemiz 25 Kasım’ın da ötesinde olmak zorundadır sevgili kadınlar!
Kadına yönelik şiddet artıyor neden? Çocuk istismarı artıyor neden?
İstismarcılar yargılanmıyor, kadın düşmanı yayınlara son verilmiyor, kadın katilleri cezasız kalıyor neden? Sevgili arkadaşlar çünkü hukuk tasfiye ediliyor!
Laikliğin ayaklar altına alındığı AKP’nin Türkiyesi’nde hukuk kadınları korumuyor!
Patronların kasaları dolu, çocukların beslenme çantaları boş, emekçi ailelerin evlerinde buzdolapları, cüzdanlar boş! Peki bize ne diyorlar? Şükredin diyorlar! O zaman asgari ücretle tarikat şeyhleri, patronlar geçinsin sonra da onlar şükretsin!”

“İNSANCA BİR YAŞAM İÇİN ÖRGÜTLÜ MÜCADELE”

İlerici Kadınlar Derneği üyesi ve Sınıf Tavrı Emekliler Platformu Sözcüsü Safiye Keskin konuşmasında yıllarca emeği sömürülen ve sonunda emekliliği hak edebilen yurttaşların yaşam koşullarının zorluğundan şu sözlerle bahsetti:
“Yaşamakta olduğumuz kapitalist sistem bize mezarda emekliliği dayatıyor.  Ev kirasını ödeyemeyen, sağlıklı beslenemeyen ve özel hastaneye gidemeyen yoksul insanlara emekli deniyor. İnsanca yaşayabilmek için emperyalizmin, piyasacılığın, gericiliğin yok edilmesi ve sosyalist bir düzen kurulması için örgütlü mücadeleye herkesi çağırıyorum.”

“ÖLDÜRÜLEN KADINLAR, İNTİHAR EDEN ARKADAŞLARIMIZ İÇİN BURADAYIZ”

Bilimsel ve laik eğitimin gün geçtikçe ortadan kalktığı, sürekli artan gelecek kaygısı ile boğuşan gençler adına söz alan İlerici Kadınlar Derneği Üyesi üniversite öğrencisi Melis yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
“Bugün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü’nde sadece şiddete karşı alanda değiliz. 
Öldürülen onlarca kadın için, üniversitelerde ve KYK yurtlarında intihar eden arkadaşlarımız için buradayız. 
Bizi barındıramayan, en temel ihtiyaçlarımızı bile karşılayamadığımız, tencerelerin kaynamadığı, açlıktan öldüren, öldürmese bile yetersiz beslenmeden dolayı sefalete mahkûm eden bu düzene karşı buradayız.”

“GERİCİLİK NEDENİYLE PSİKOLOJİK ŞİDDETİ EN DERİNDEN YAŞAMAKTAYIM”

Eylemin devamında söz alan İlerici Kadınlar Derneği Üyesi Çalışan Anne Funda ise konuşmasında şunlardan bahsetti:
“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı esnek çalışma sisteminden bahsediyor. Esnek çalışma güvencesizliktir.
Her sabah 06:00’da uyanıp çocuklarını okula hazırlayan, sonrasında işe giden emekçi bir kadınım. Gericiliğin dayatıldığı ve gün geçtikçe sınırlarının genişletilmeye çalışıldığı uygulamalar nedeniyle psikolojik şiddeti en derinden yaşamaktayım. AKP gericiliğinin son projesi olan ÇEDES ile birlikte artan gelecek kaygısına karşı mücadele ediyoruz. Bu karanlık düzeni örgütlü mücadelemizle alt edeceğiz. İKD üyesi olarak bütün kadınları örgütlü mücadeleye çağırıyorum.”

“KIZ KARDEŞLİK DEĞİL SINIF KARDEŞLİĞİ”

Son dönemde daha fazla konuşulan yeni anayasa tartışmalarını açıklayan İlerici Kadınlar Derneği GYK üyesi ve TKH Genel Başkanı Avukat Aysel Tekerek de konuşmasında şunları söyledi:
“Medeni Kanun’a saldırarak yurttaş olmamızı engellemek istiyorlar. Bizleri tebaa olarak görüyorlar. Bizler tebaa olmayacağız! Kadınlar her alanda sömürülüyor arkadaşlar… Fakat Agrobay’da görüldüğü gibi kadın patronlar da sömürüyor. İşte bu yüzden biz kız kardeşlik değil sınıf kardeşliği diyoruz.”