12 Mart 1971 günü saat 13.00’te TRT radyolarından Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Gürler, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Muhsin Batur ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Celal Eyiceoğlu’nun imzasını taşıyan bir bildiri okundu. Meşhur “Türkiye Cumhuriyet’ini korumak kollamak “ mükellefiyeti(!) üzerinden gidişata karşı gereğini yerine getireceklerini ilan eden bu bildiri 12 Mart muhtırası olarak anılır.
BALYOZ NİHAT
Mevcut anayasa parlamento ve siyasi partilere dokunulmasa da muhtıracılar, teknokrat bir hükümeti kurulması yönünde baskı kurdular. CHP milletvekili Nihat Erim başbakan olarak düşünüldü. Erim, CHP den istifa edip hükümeti kurdu.
Nihat Erim, Cumhuriyet’in siyasi tarihi içinde “sivrilmiş” isimlerde biridir. Uzu dönem milletvekilli olmuş, çeşitli bakanlık görevlerinde bulunmuştur. 1946 yılında o zaman “demokrasi havarisi” olarak ortaya çıkan Demokrat Parti’nin yerel seçimleri boykot etmesi üzerine “… sosyal bünyede derin rahatsızlıklar müşahede edildiğinde bunu gidermenin yolu, bir müddet için hürriyet ilâhının üzerine bir şal örtmek’ ve yukardan aşağı bir otorite tesis eylemektir.” demiştir.
12 Mart sonrası kurduğu cunta hükümeti kısa süre sora istifa etti. Yeniden hükümeti kurması istendi. 1961 anayasası Türkiye için “lüks” diyerek, cuntacıların istekleri doğrultusunda 40 maddede değişiklik yapıldı.
Niyet açıktı, yükselen işçi sınıfı mücadelesinin, devrimci, antiemperyalist uyanışın önü kesilmeliydi. 22 Nisan 1971 günü TRT’de yaptığı konuşmada, “Alınacak tedbirler balyoz gibi kafalarına hemen inecektir.” Açıklamasıyla başlatılan “Balyoz Harekâtı”. Devrimci gençliğin, sendikaların, aydınların üzerine faşist bir balyoz olarak indi. Yurtseverler, aydınlar, devrimciler, ilerici insanlar zindanlara dolduruldu, işkencelerden geçirildi… Deniz’ler idam sehpasına gönderildi, Kızıldere’de Mahir Çayan’la birlikte 10 devrimci katledildi, Nurhaklardan, Ulaş’lara, Cevahir’lere önderi devrimciler öldürüldüler … 12 Mart böylece ABD emperyalizminin istekleri doğrultusunda solu bastırma görevini yerine getirmeye çalıştı.
Nihat Erim ülkedeki faşist uygulamaların, sermayenin temsilciliği noktasında simge olmuş, nefret kazanmış bir siyasi kimlik olarak var oldu.
19 Temmuz 1980 tarihinde İstanbul Maltepe Dragos’ta Dev-Sol militanları tarafından öldürüldü.
2025 yılı için 22 bin 104 lira olarak belirlenen net asgari ücret, açlık sınırının yüzde…
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, "Bu hafta içinde İmralı heyetimizin Ada’ya gitme olasılığı çok…
Suriye, İsrail’in Beyt Cinn bölgesinde düzenlediği askeri operasyonu 'tehlikeli bir tırmanış' olarak nitelendirerek şiddetle kınadı.…
Kanal İstanbul projesi hız kazanırken, Arnavutköy’deki tarım arazileri bir bir satışa çıkarılıyor. Şeyha Moza’nın aldığı…
BM’nin “terörist” listesinde yer alan HTŞ lideri Ebu Muhammed Colani’nin eylülde Genel Kurul’da konuşacağı yapacağı…
Filistin Gazeteciler Sendikası, İsrail'in Filistin basınını ortadan kaldırılması gereken stratejik bir tehlike olarak gördüğünü belirtti.