İKD İzmir'de direnişçi kadın işçilerle buluştu
İlerici Kadınlar Derneği (İKD) İzmir'de aylardır hakları için direnen Karşıyaka Belediyesi Kent A.Ş işçisi kadınların da katılımı ile etkinlik düzenledi. Direnişçi işçiler mücadele sürecini ve deneyimlerini paylaştı.
Farklı gerekçeler gösterilerek Kod-26 ve Kod-46 ile işten çıkartılan ve çoğunluğunu kadınların oluşturduğu Karşıyaka Belediyesi Kent A.Ş. işçileri 9 Ağustos’tan bu yana direnişlerini sürdürüyor. İlerici Kadınlar Derneği (İKD), sürecin başından itibaren yanında olduğu işçilerle dayanışma içerisinde bulunmaya devam ediyor. İKD, direnişin 79. Gününde Karşıyaka’da işçilerin sözünü söylediği ve direnişteki deneyimlerini aktardığı bir etkinlik düzenledi.
Etkinliğe İKD Genel Sekreteri Nuray Yenil ve İKD GYK üyesi Doç. Dr. Semiha Günal katıldı. Etkinlikte ekonomik krizin yarattığı yıkım, yoksulluk, AKP’nin gerici politikaları, kadına yönelik şiddet ve anayasa tartışmaları ele alındı. Dayanışmanın ve direnişin sembolü olarak hazırlanan tablo günlerdir alanı boş bırakmayan kadın işçilere verildi.
KADIN MÜCADELESİ SINIFSALDIR
Kadın mücadelesinin emek eksenli özgünlüğünü ortaya koyan İKD Genel Sekreteri Nuray Yenil, “Kadın mücadelesi toplumsal sorunlardan bağımsız değildir. Kadın mücadelesi sınıfsaldır. AKP iktidarında kadınlar hem ekonomik krizin yarattığı yıkımı yaşadı hem de yoksullaştı. Bununla birlikte gerici politikalarla karşı karşıya kaldı.
Bu nedenle İKD, sömürüye ve gericiliğe karşı mücadeleyi başa yazmaktadır. Laiklik için kavgayı yükseltmektedir. Önümüzde ki süreçte de bu açıdan yeni anayasa tartışmaları biz kadınlar için önemli bir yer tutuyor. İlerici Kadınlar Derneği, AKP rejimine de AKP anayasasına da hayır diyor ve bütün kadınları eşit özgür laik bir ülke için örgütlenmeye çağırıyor” dedi.
Yenil’in konuşmasının ardından direnişçi kadın işçiler söz alarak direnişin nasıl başladığını ve 79.gününe giren direnişte yaşadıklarını aktarıp, mücadeleye kararlı şekilde devam edeceklerini söylediler.
Buluşmanın son bölümünde ise İKD GYK üyesi Doç. Dr. Semiha Günal söz alarak kadın sorununun kapitalizmle ilişkisini, “Toplumsal yapının ve ekonomik sistemin bize izin verdiği kadar değişiklik yapabiliyoruz” ifadelerini kullandı.