Bugün Türkiye’de Filistin halkının yanında olmak ve İsrail saldırılarına karşı çıkmak çok kolay. Sağcısından solcusuna herkes katliama karşı olduğundan istediğiniz ortamda Filistin halkının mücadelesini desteklediğinizi söyleyebilirsiniz. Elbette İsrail ile olan ticaretin hız kesmeksizin sürdüğü ve akan Filistin kanında bu ilişkinin rolü olduğunu hepimiz biliyoruz ama olsun, sözde herkes karşı ya!
Bu arada üniversiteler de boş durmuyor: YÖK 208 üniversite ile birlikte, üç dilde ortak bildiri yayınlayarak İsrail’in Filistin’e saldırılarını kınadı. Hatta Filistin halkını desteklediği için Avrupa’da baskı gören akademisyenlerle ilgili girişimlerde bulunacakları söyleyen YÖK Başkanı Erol Özvar, “Yükseköğretim Kurulu olarak Avrupa Yükseköğretim Alanında ifade özgürlüğü ve üniversitelerin özerklikleri konularının incelendiği mekanizmaların çalıştırılması ve akademisyenlere yönelik baskıların incelenmesi hususunda gerekli girişimlerimizi yaptık. Bu konuyu hassasiyetle takip ediyoruz…Bu konunun gündemde tutulmasının önemli olduğunu düşünüyoruz… Akademik camiaya yönelik baskılar kabul edilemez“(1) dedi.
Bir entelektüeller topluluğu olarak üniversitelerin akademik olmayan konularda da görüşlerini bildirme görevi var kuşkusuz ama bunun özellikle iktidarı elinde tutanlarla aynı görüşlerin paylaşılmadığı durumlarda yapılması önemli. Hal böyle olunca, İsrail’i destekleyen ülkelerdeki akademinin tavrı daha fazla önem kazanıyor.
Geçenlerde dünyanın önde gelen üç üniversitesinin rektörü (Pennsylvania Üniversitesi Rektörü Elisabeth Magill, Harvard Rektörü Claudine Gay ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsü [MIT] Rektörü Sally Kornbluth) ABD Kongresi Eğitim ve İş Gücü Komisyonu’nda sorgulandı. Üç rektör de saatler boyunca antisemitizmle ilgili konularda öğrencilere yönelik disiplin faaliyetlerine, üniversitelerin nasıl farklı görüşleri temsil ettiğine ve kampüsteki güvenliğe ilişkin soruları yanıtladı. Aslında sorun öğrencilerin İsrail’e tepki göstererek sivillere yönelik katliamın durdurulmasını istemesi ve rektörlerin bunu engellememesiydi.
Sorgulamaları sırasında geri adım atmayan rektörler özetle “tüm nefret faaliyetlerinden tiksindiklerini” söylediler ve “protesto ve beraberinde getirdiği her şeyin uzun zamandır üniversite yaşamının bir özelliği olduğunu” belirttiler.
Ancak iş bununla kalmadı, sermaye tüm ağırlığıyla devreye girdi. Önce üniversite bağışçıları “bağışlarını geri çekmekle” tehdit etmeye başladı. Örgütlü bir biçimde üç üniversiteye aynı anda baskılar geldi. Stone Ridge Holdings Group kurucusu ve İcra Kurulu Başkanı Ross Stevens, Pennsylvania Üniversitesine gönderdiği mektupla yönetimi, Magill’in görevden alınması gerektiği aksi takdirde üniversitenin elindeki 100 milyon dolar değerindeki Stone Ridge hissesini geri almakla tehdit etti. New England Patriots ve Kraft Group Üst Yöneticisi Robert Kraft, Apollo Üst Yöneticisi Rowan, risk sermayedarı Gary Lauder, koruma fonu yöneticileri Daniel Loeb ve Paul Singer, Home Depot kurucularından ve İsrail Demokrasi Enstitüsü kurucu başkanı Bernard Marcus da üç üniversiteyi tehdit edenler arasındaydı. (2)
Baskılar sonucunda Pennsylvania Üniversitesi Rektörü Elisabeth Magill istifa ederken, Harvard Rektörü Claudine Gay bir süre direndi ancak sermaye bu kez ‘el yükseltti’ (3) ve Gay aşırma (intihal, bilimsel hırsızlık) suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Hatta yatırımcı milyarder Bill Ackman “bizzat bu konunun takipçisi olduğunu” söyledi ve sonunda Gay de istifa etti. (3)
Bu üç rektörün akademik düzeylerinden söz etmek bence gereksiz. Bırakın Harvard, MIT veya Pennsylvania üniversitesine rektör olmayı, buralarda öğretim üyesi olabilmek için bile üst düzey bir akademik performans gerektirdiğini herkes bilir.
Hani ABD üniversitelerinin ne kadar özgür olduğu söylenir ya hep. Demek ki onun da bir sınırı varmış; bu sınır aşıldığında ne olacağını bu üç kadın rektör bizzat yaşadı ve bize de gösterdi.
Bilinsin istedim.
(3) Coşkun Z. Akademi ve sanat dünyasının Filistin sınavı. Yeni E, 78: 23-30, 2024.
Bu haber en son değiştirildi 22 Mart 2024 10:31 10:31
Ahmet Özer'in tutuklanmasının ve yerine kayyum atanmasının ardından belediyede kamu ve özel teşebbüse ait hizmetlerde…
Milli Savunma Bakanlığı, Kara Harp Okulu resmi mezuniyet töreni sonrasında yaşanan kılıç çatma töreni sonrasında…
Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetinde itirafçı olan…
Hamas'ın siyasi büro üyesi Halil el-Hayye, Gazze'de ateşkes görüşmeleri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. el-Hayye, "Gazze'nin…
Çocukları ilaçlarla manipüle ederek istismara uğradığına inandıran 'Profesör Kabus' olarak tanınan Salık Zoroğlu'nun kullandığı ketamin…
23 Derece hesabının sahibi Gökhan Özbek, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla gözaltına alındığını duyurdu.