2025 bütçe görüşmeleri: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesinin analizi

Kadınlar, kurdukları gerici yağma düzeninin en büyük düşmanları olarak şiddete, yoksulluğa ve gericiliğe karşı örgütlenmeye ve mücadele etmeye devam edecek, eşit ve özgür bir ülke kurana kadar bu mücadeleyi her geçen gün büyütecek!

2025 bütçe görüşmeleri: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesinin analizi

Serap Bayraktutan

2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Bütçe giderleri 14 trilyon 731 milyar TL olarak öngörülürken, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı %21.7 artış ile 407 milyar 10 milyon 627 bin TL bütçe aldı. Bütçe her ne kadar artmış gibi görünse de enflasyon karşısında aslında azaldığı görülebilir. Aile ve sosyal Politikalar Bakanlığının Merkezi bütçeden aldığı pay geçen yıl %2.8 iken bu yıl %2.5’e geriledi.

KADININ GÜÇLENDİRİLMESİNE BÜTÇEDEN GÜNLÜK 38 KURUŞ DÜŞÜYOR

Bakanlığın bütçesindeki kalemlerin dağılımı ise kadınları yine şaşırtmıyor. Bütçede “Yoksullukla mücadele ve sosyal yardımlaşma” , “Aktif ve sağlıklı yaşlanma”, “Ailenin korunması ve güçlendirilmesi”, “Çocukların korunması ve gelişiminin sağlanması”, “Engellilerin toplumsal hayata katılımı ve özel eğitim”, “Şehit yakını ve gaziler”, “Kadının güçlenmesi”, “Yönetim ve destek programı” başlıklı 8 kalem bulunurken, bütçede en büyük pay %54’lük oran ile “Yoksullukla mücadele ve sosyal yardımlaşmaya” ayrılmış. Ancak “Kadının güçlendirilmesi” için ayrılan bütçe 7. Sırada yer alıyor.
“Ailenin korunması ve güçlendirilmesine” ayrılan payın “Kadının güçlendirilmesine” ayrılan payın 3 katı olduğuna bakacak olursak, belli ki öncelik yine kadının değil “ailenin korunması”. “Kadının Güçlendirilmesine” ayrılan bütçeden bir kadına yıllık 139.3 TL, günlük ise 38 kuruş bütçe düşüyor. 38 Kuruş ile kadınların güçlenmesini değil; kadınları eve hapsetmeyi, gericilikle baskılamayı, yoksulluk karşısında çaresiz bırakmayı, dillerinden düşürmedikleri kutsal aile kavramının korunması adı altında şiddete boyun eğmesini istedikleri çok açık.

BAKANLIĞIN BÜTÇESİNDEN DİYANET DE PAYINI ALIYOR

Bakanlığın bütçesinde “Kar amacı Gütmeyen kuruluşlara transfer” için ayrılan bütçe ise 25 milyon 76 bin TL. Bu bütçenin bakanlık için ne anlama geldiğini biliyoruz. Geçtiğimiz yıllarda bakanlık Diyanet’e, tarikat ve yandaşlara milyonlar aktarırken bu bütçeyi aşmıştı. 2023’te Diyanet İşleri Başkanlığıyla imzaladıkları protokol ile Kuran Kursu Destek Programı için yine Bakanlığın bütçesinden 50 milyon 789 bin 850 TL ödeme yapıldı.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı bütçe görüşmelerindeki meclis konuşmasında İstanbul Sözleşmesini hedef alarak “Kapsamlı mücadelelerinin tek bir sözleşme ile dar bir çerçeveye hapsedilemeyeceğini” söylemiş. Hangi kapsamlı mücadele? 22 Yıllık iktidarları boyunca kadına yönelik şiddet sürekli tırmanırken kadın katillerini akladılar. Söylemleriyle, kurdukları hukuksuz düzenleriyle tecavüzü-tacizi meşrulaştırmaya çalıştılar. Bir taraftan anneliği kutsallaştırıp kadınların kaç çocuk doğurması gerektiğine karar verirken, bir yandan ucuz iş gücü olarak gördükleri kadınları artan bir sömürüyle her geçen gün yoksullaştırdılar. Eve hapsedilen, ev içi emeği görülmeyen, eğitim alamayan binlerce kadını ise tarikatların karanlığına mahkum etmeye çalıştılar.
Ancak kadınlar umutlarını ne onların ikiyüzlü “Kadına yönelik şiddetle mücadele nutuklarına” ne de yandaş ve tarikatları ihya edecekleri bütçeye bağlamıyor.

MAHKUM DEĞİLİZ!

Kadınlar, kurdukları gerici yağma düzeninin en büyük düşmanları olarak şiddete, yoksulluğa ve gericiliğe karşı örgütlenmeye ve mücadele etmeye devam edecek, eşit ve özgür bir ülke kurana kadar bu mücadeleyi her geçen gün büyütecek!