Temel Conta'da direniş üç ayı geride bıraktı
Sendika hakkı tanınmayan Temel Conta işçileri, direnişle geçen 3 ayı geride bıraktı. Fabrikada üretim durdu, işçilerin talepleri net: Sendikalaşma hakkımız tanınsın.

İzmir Kemalpaşa’da faaliyet yürüten Temel Conta işçilerinin grevi 4’üncü ayına girerken direnişin sesi de yükseliyor. Üretimin durduğu fabrikanın önünde işçiler her gün sabah 07.30’dan akşam 17.30’a kadar nöbette. Grev çadırı hem mücadele hem dayanışma alanına dönüşmüş durumda. İşçilerin ise talepleri net: Sendikalı, güvenceli çalışma hakkı tanınsın.
BirGün’den İlayda Sorku’ya konuşan işçiler kararlılıklarının altını çizdi. İşyeri Temsilcisi Sinem Kaya, “Üretim durmuş durumda. Patron malzeme yapamıyor ama ona rağmen inadından ve kibrinden, egosundan da kesinlikle ödün vermiyor. Biz zaten bu işin kolay olmayacağını çok iyi biliyorduk. Çünkü bizi, ‘Çıkanları içeri almayacağım, fabrikama kesinlikle sendikayı sokmayacağım’ diye tehdit etmişti. Patronun zaten hemen adım atmasını beklemiyorduk. Psikolojik olarak orada her şeye hazırlıklı olduğumuz için bu bizi yıpratmıyor” diye konuştu.
PARASIZLIKLA SINANMAYIZ
“Hep, ‘Keşke daha önce greve çıksaydık, sustuklarımızı daha önce konuşsaydık’ diyoruz. Hâlâ da hemfikiriz” ifadelerini kullanan Kaya, şunları söyledi: “Elbette süreç uzadıkça yorgunluk oluyor ama bu bir yılgınlık değil. Asla bir yılgınlığımız yok. Aksine daha hırslıyız. Patron bizi parasızlıkla sınıyor. ‘Benim param var, ben hallederim ama onlar ne kadar dayanacak’ diyormuş, kulağımıza geliyor. Biz elimizden geldiği kadar dayanacağız. Bizi parasızlıkla sınayamaz çünkü biz zaten asgari ücrete geçinen insanlarız. O yüzden çok iyi bir duruş sergiliyoruz ve bu duruştan asla ödün vermeyeceğiz.”
Patronun bayramda sadece sendikasız işçilerle bayramlaştığını aktaran Kaya, “Bunu da aşağıdaki fabrikada yapmış. Bizim fabrikada herkes sendikalı olduğu için gelmedi bile. Aşağıda da işçileri sendikalı ve sendikasız diye ayırmış. Biz yorulmadık, yılmadık, mücadeleye hazırdık zaten. O bilinçle o kapının önüne çıktık. Temel Conta’daki kölelik sistemi bitene kadar da oradayız” dedi.
PATRONA YAPTIRIM YOK
İşçilerin sesi olunması için destek çağrısı yapan Kaya, “Niye patronlara herhangi bir yaptırım yok? Sendikalaşabilmek işçilerin hakkıysa, işçiler örgütlenebiliyorsa, patron haklarımızı göz göre göre tanımayıp suç işliyorsa, niye herhangi bir yaptırım yok? Bizim tek kızgınlığımız, tek öfkemiz bu. Grevdeki işçiler bundan sonra örgütlü olarak çalışmak istiyor. Sendikalaşabilme hakkının tanınmasını istiyor. Temel Conta yönetiminin art niyetli olduğunu düşünüyoruz. İşçilerin sesi olunması gerektiğini ve İzmir’de bu desteği görmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
ÇİÇEK GİBİ GREV
“Patron o sözleşme masasına oturana kadar kararlıyız” diye belirten Şadiye Gülbahar, “Elbette zorluklar yaşadık. Yağmur oldu, soğuk oldu, kış oldu… Ama direndik. Direnmeye de devam edeceğiz. Patron özellikle o soğuk ve yağmurlu havalarda bizi görmek için geliyor. Greve devam ediyor muyuz yoksa yıldık mı diye gözlüyor. Biz gayet moralimizi yüksek tutuyoruz. Hepimiz orada güle oynaya, çiçek gibi grev yapıyoruz. Patron, sendikayı tanıyana kadar biz de oradayız. İçeri girmek yok” diye konuştu.
ONUR MESELESİ
Grevde herhangi bir kırılma olmadığına dikkat çeken Şengül Selçuk ise şu ifadeleri kullandı: “Patron sözleşme masasına yanaşmıyor hiçbir şekilde. Kabul etmiyor, teklifleri geri çeviriyor. Biz de bayram seyran fark etmeksizin direniyoruz. Bayramda da nöbetleşe buradaydık. Sabah 7 buçuk, akşam 5 buçuk mesai saatlerinde buradayız. Bu şu an bizim için para meselesi değil. Onur, gurur meselesi oldu. Tüm zorluklara rağmen bir adım geri atmadan direniyoruz. Birbirimizi idare ediyoruz, sorunlarımız ortak şu an. Ziyaretçilerimiz var, şu an nöbetteyiz yine. Sadece sendikalı olarak gelip çalışmak istiyoruz