TKH'den grevdeki İZBB işçilerine destek açıklaması: İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı suç işlemeyi bırakmalıdır!

TKH İzmir İl Örgütü, yaptığı açıklamada Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın derhal öncülük ettiği manipülasyon kampanyasına son vermesi gerektiği vurgulandı.

Türkiye Komünist Hareketi (TKH) beşinci günde grevlerini sürdüren İZBB işçilerine destek açıklamasında bulundu.

TKH’den yapılan açıklamada grev kırıcılığın suç olduğu vurgulandı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Cemil Tugay’ın suç işlemeyi bırakması gerektiği belirtildi.

Açıklamada, sosyal medya hesaplarından yürütülen manipülasyon kampanyasına öncülük eden Cemil Tugay’ın, İzmir halkına hizmet eden 23 bin işçiyi hedef göstermekten derhal vazgeçmelidir denildi.

TKH İzmir İl Örgütü’nden yapılan açıklama şu şekilde: 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzelman, İzenerji ve Egeşehir şirketlerinde çalışan 23 bin işçi TİS sürecinde anlaşma sağlanamaması üzerine 29 Mayıs Perşembe günü anayasal haklarını kullanarak greve başladı.

İşçiler, kazanılmış haklarını korumak ve insanca bir yaşam için “eşit işe eşit ücret” talebiyle grevlerini sürdürüyorlar.

Henüz bir uzlaşma sağlanamayan grevin beşinci gününe girilirken işçilere karşı adeta bir linç kampanyası örgütlenmeye başlanmıştır.

Her şeyden önce belirtmek gerekir ki; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay yasal ve meşru bir grev sürecinde olan 23 bin işçiye ve ailelerine karşı suç işlemekten ve manipülasyondan derhal vazgeçmelidir.

Sosyal medya platformları üzerinden yürütülen büyük bir manipülasyon kampanyasına öncülük ederek uzun yıllardır İzmir halkına hizmet üreten 23 bin işçiyi aileleriyle birlikte İzmir halkına ve esnafına hedef göstermekten derhal vazgeçmelidir.

Çeşitli ilçe belediyelerinden işçi sevk ederek grevci işçilerle karşı karşıya getirmeye, buna itiraz eden grev gözcüsü işçilerin ise “hizmeti engelleyen eşkıyalar” gibi görülmesine sebep olan ve sosyal medya yoluyla servis edilen görüntülere son vermelidir.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı manipülatif girişimlerini yetersiz görmüş olacak ki dün ilçe belediye başkanlarını da yanına alarak bizzat kendisi grev kırıcılığına soyunmuş, bunu bir şova dönüştürerek sosyal medya yoluyla İzmir halkına mesaj gönderip işçilerin bu meşru grevini bir kez daha hedef göstermiştir.

Cemil Tugay adı tarihe grev kırıcı belediye başkanı olarak geçecektir.

İzmir Büyükşehir Belediyesince kamuoyuna servis edilen ve işçilerin kabul etmediği iddia edilen ücretlerin ise kazanılmış bazı yan hakları içinde barındırmadığı ve gerçeği yansıtmadığı bilinmelidir. Belediye İzmir halkını yanlış bilgilendirmeye son vermelidir.

Sınıf mücadelesi bir turnusol kağıdıdır. Ağır kriz koşullarında insanca yaşayabilmek için anayasal ve sendikal haklarını kullanan emekçilerin mücadelesine gölge düşürmeye çalışanların yaratığı algı operasyonlarının bir amacı da aşağıdaki soruları İzmir halkından kaçırmaktır.

Ortalama kira ücretlerinin 20-25 bin lira olduğu bir kentte, dört kişilik bir ailenin sadece aylık gıda harcaması 25 bin lira iken ve bunlara ulaşım, sağlık, eğitim gibi temel giderler henüz eklenmemişken işçilerin talep ettikleri ücretler ve korumak istedikleri hakları nedeniyle mücadele ederken düşmanlaştırılmaları doğru mu?

Sosyal medyada sistematik biçimde bir linç kampanyasına dönüştürülen ve her an işçilere veya ailelerine karşı fiziksel saldırıya dönüşebilecek bir öfkenin bizzat belediye başkanı öncülüğünde beslenmesi doğru mu?

İşçilerin haklı talepleri karşısında AKP iktidarının CHP’li belediyelere dönük mali operasyonlarını bahane ederek bütçenin daraldığı öne sürülmektedir. Oysa belediye bütçesinin en ağır gider kalemlerinin ihaleler yoluyla sermaye gruplarına akıtılan milyonlarca lira olduğu gerçeği orta yerde durmaktadır. Bütçeden işçilerin aldığı payın haksız ve fazla olduğu görüşünü iddia edenlerin hakkaniyetli bir tavır sergileyerek İzmir Büyükşehir ve ilçe belediyeleri bütçelerinin gelir ve giderlerini İzmir halkı ile paylaşmasını istemeleri doğru olmaz mı?

İzmir’li emekçiler yukarıdaki sorulara doğru yanıtı işçilerle olan dayanışmasını arttırarak verecektir.

İzmir halkı ve işçileri, grev kırıcılığına soyunan belediye başkanından, belediye bürokratları ve yancılarından, müteahhitlerden, ihalecilerden, “akademik ünvanlı” emek düşmanlarından büyüktür.

TKH İzmir İl Örgütü insanca bir yaşam için anayasal hakkını kullanan, yalanla, manipülasyonla, tehdit ile yılmayacağını bildiği işçilerle omuz omuza olacağını bir kez daha ilan eder.

Ayrıca emekten, eşitlikten, adaletten yana olan insanca bir yaşam mücadelesinin her şeyin üzerinde olduğu bilincini taşıyan tüm İzmir halkını bir kez daha işçilerin grevine daha fazla destek olmaya çağırır.

Yaşasın grev!

Yaşasın Belediye işçilerinin mücadelesi!

Yaşasın sınıf dayanışması !

TÜRKİYE KOMÜNİST HAREKETİ

İZMİR İL ÖRGÜTÜ