Yoğun bakımda olan gazeteci Hakan Tosun'un durumu ağır: Ailesinden adalet çağrısı
İstanbul Esenyurt’ta 10 Ekim Cuma günü saldırıya uğrayan gazeteci, belgeselci, aktivist Hakan Tosun’un Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ndeki tedavisi sürüyor. Durumu ağır olan Tosun için ailesinin, dostlarının ve ekoloji örgütlerinin de hastane önünde bekleyişi devam ediyor.
Hakan Tosun’un kardeşi Öznur Tosun, burada yaptığı açıklamada, olayla ilgili iki kişinin tutuklandığı yönündeki bilginin kendilerine verilmediğini belirtti. Tosun, şunları söyledi:
“Biz aile olarak bu soruşturmadan hiçbir bilgi almadık. Bize hiçbir bilgi gönderilmedi, sunulmadı. Karıncayı bile incitmeyen Hakan Tosun için buradayız. Biz hiçbir şekilde bu soruşturmayla ilgili bir dönüş almadık. Hakan Tosun sokakta ambulansla gelip hastaneye kaldırıldığında 27 saat boyunca neden ailesine haber verilmedi? O kimliksiz bir vatandaş değil. Neden parmak izi okutulmadı? Neden yüz taraması yapılmadı? Hastane yönetimine de sesleniyorum. 27 saat siz belki de abime hiçbir işlem yapmadınız. Bunu bana birisi ispatlasın. Polis neden aileye bilgi vermedi? O kimliksiz, sahipsiz değildi. Ben karakola gidip kayıp ilanında bulunduğumda neden bana kimse hastanede olduğunu söylemedi? Çünkü kimliksizdi. Birisi bunu bana açıklasın. Birisi de bana kim ne yaptıysa bunun açıklamasını yapsın. ‘İki kişi tutuklandı’; hayır, benim böyle bir bilgim yok. Bana böyle bir bilgi gelmedi. Kimi korumak istiyorsunuz siz? Bu insan buraya kimliksiz yatırılacaktı ve biz bulmamış olsaydık belki de kaybolacaktı. Şu anki durumunun ne olduğunu bilmiyorum. Çünkü inanmıyorum. Çünkü 24 saat, kritik saatte ne yapıldığı hakkında bir bilgim yok. Biz buraya geldiğimizde acil yoğun bakım ünitesinde 27 saat bekletilen Hakan Tosun neden pazar günü 3 saat sonra bu olay kamuoyuna girdiğinde, bu olayla herkes ilgilendiğinde servis yoğun bakımına çıkartıldı? Ben vatandaşım. O da karıncayı bile incitmeyen, bir tane sabıka kaydı bile olmayan bir vatandaştı. Tertemiz.
Ne istiyorsunuz, kimi koruyorsunuz? Bu insanların arkasında, bunu yapanların arkasında kim var? Kimi örtmek istiyorsunuz? Kimse bunu açıklamak zorunda. Çünkü ben bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Ben bu devlete hizmet eden, kamu kurumunda çalışan bir insanım. O da vatanı için, halkı için, toprağı için mücadele eden tertemiz bir insandı. Buraya bu kadar insanı yığmayın. Biz adam kesmeyeceğiz. Buradaki insanlar kimseye zarar vermeyecek. Siz o polisleri sokaklara yığacaksınız ki insanlar öldürülmeyecek. O polisleri biz acile geldiğimizde karşımızda bulacağız sorumlu olarak. Kilitli kapıların arkasında keyif yapmayacak. Ben o polise telefonla ulaşmak zorunda kalmayacağım. 2-3 gündür 50 tane polis var burada. Polisler gerçekten halkı için vazife başında bulunsun. Bu insanların arkasında kim var? Kim korunmak isteniyor? 27 saat boyunca bize haber verilmeyip o insanlar tutuklanıp da o insanın eşkali nasıl tespit edilmiyor? Buradaki herkes her şeyin farkında ama acımız çok büyük ve acımızın sorumlusu da devlet, polis ve hastane yönetimi. Burası bir devlet hastanesi. Bu soruların karşılığını, cevaplarını bir kardeş olarak almak istiyorum.”
Tosun’un dostları adına hazırlanan ortak açıklamayı okuyan Aslı Kahraman Eren de olayın aydınlatılmasını istediklerini bildirerek, şöyle konuştu:
“Saldırıyı yapan ve saldırının arkasında olanlar bilmeliler ki Hakan Tosun yalnız değildir, gerçekler tüm çıplaklığıyla aydınlatılıncaya ve Hakan Tosun’un hayatına kasteden caniler gereken cezayı alıncaya kadar bu soruşturmanın takipçisi olacağız.
Hakan Tosun’un hayatına kasteden bu saldırı ve sonrasına dair birçok soru orta yerde durmaktadır. Yetkilileri bir kez daha uyaralım, bir kişi daha eksilmeyecek ve Hakan Tosun’un yoldaşları olarak bu olayın takipçisi olacağız. Bizler doğa ve yaşam savunucuları olarak bu zamana kadar birçok saldırıya maruz kaldık, bu saldırılara karşı sessizliğin daha büyük saldırılara cesareti verebileceğini de çok iyi biliyoruz ve bu yüzden bir kişi daha eksilmemek adına herkesi Hakan Tosun’a karşı yapılan bu saldırıya karşı tutum almaya ve mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz. Bir kez daha yüksek sesle soruyoruz. Hakan Tosun’a ne oldu?”
Tosun’un gazeteci arkadaşı Eylül Deniz Yaşar da gazetecilerin çok zor şartlarda çalıştığına dikkati çekerek şöyle konuştu:
“Hakan Tosun bunun çok iyi bir örneğidir. Ben Hakan’ı Akbelen’den tanırım. Hakan cebinde 100 lirayla haber yapmış bir insandır. Gazeteciler olarak çok zorlu şartlarda çalışıyoruz ve bu şartlarda Hakan onuruyla dimdik duran bir meslektaşımız. Artık gazeteciler olarak şu soruyu soruyoruz. Bu ülkede bir gazetecinin canı bu kadar ucuz mu? Biz bu senaryoyu Musa Anter’den, Metin Göktepe’den, Hrant Dink’ten biliyoruz. Bizi bilinçsiz zannetmeyin. Hakan Tosun’u da sahipsiz zannetmeyin.”
Rojin Kabaiş'in ölümünün üstünden yaklaşık 1 sene geçti. Dosyaya giren ATK raporunda Kabaiş'in vücudunda iki…
10 Ekim'de saldırıya uğrayan gazeteci Hakan Tosun’un beyin ölümünün gerçekleştiği öğrenildi.
Hakkında yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra tutuklanan avukat Rezan Epözdemir hakkında rüşvet…
Avukat Hasan Sınar, akademisyen ve yazar Emrah Gülsunar'ın tutuklandığını duyurdu.
Mısır'ın başkenti Kahire'de patlama meydana geldi. Patlamaya ilişkin henüz resmi açıklama gelmedi.
Sürece dair medya dili hakkında yaptığı açıklama nedeniyle tepki alan DEM Parti İmralı Heyeti Üyesi…