Can Dündar ve Erdem Gül hakim karşısına çıkıyor

Can Dündar ve Erdem Gül, Anayasa Mahkemesi'nin çok tartışılan tahliye kararının ardından ilk kez hâkim karşısına çıkıyor.

Can Dündar ve Erdem Gül hakim karşısına çıkıyor

MİT TIR’ları davasıyla ilgili olarak yaptıkları haberlerden dolayı yargılanan Can Dündar ve Erdem Gül, Anayasa Mahkemesi’nin çok tartışılan tahliye kararının ardından ilk kez hâkim karşısına çıkıyor.

MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin görüntü ve haber yayınladıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilci Erdem Gül hakkındaki ilk duruşma bugün görülecek.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nda görevli Başsavcı vekili İrfan Fidan tarafından hazırlanan 473 sayfalık iddianamede, Adana ve Hatay’da MİT’e ait TIR’ların durdurulması olayına geniş yer veriliyor.

Gülen Cemaati lideri Fethullah Gülen ve Emre Uslu ile MİT TIR’larını durduran muvazzaf subaylar ile emniyet mensuplarının yargılandığı 122 sanıklı “Selam Tevhid’de Kumpas” davasının ayrıntılarının da yer aldığı iddianamede, TIR’ların Suriye’deki Türkmenlere yardım malzemesi taşıdığını, ancak bu TIR’ların FETÖ/ PDY terör örgütü yöneticisi ve üyesi konumundaki şüpheliler tarafından sahte ihbar ve deliller uydurularak durdurulduğu anlatılıyor. Bu eylemi gerçekleştirenlerin amacının Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve hükümetini Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde “Teröre destek veren ülke” sıfatıyla yargılatmak olduğu, Can Dündar ve Erdem Gül’ün ise bu amaca hizmet ettiği ileri sürülüyor.

İddianamede köşe yazıları ve haberler yer aldı

MİT’e ait yardım TIR’larının herhangi bir terör örgütüne gittiğine dair hiçbir belge, bilgi, emare bulunmadığı belirtilen iddianamede, “Adana ve İstanbul Sulh Ceza Mahkemeleri’nden alınan yayın yasağı kararlarına rağmen Can Dündar ve Erdem Gül’ün özellikle 7 Haziran 2015 tarihli genel seçimlerden 1 hafta öncesine gelecek biçimde yayınlarına başladıkları anlatılıyor. İddianamede, Erdem Gül’ün “Besle kargayı…..” başlıklı, Can Dündar’ın da “Gazap Eken Azap Biçer” başlıklı yazılarında, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, “IŞİD terör örgütü’nü desteklediği ve anlayış gösterdiği” imajı verildiği, Dündar ve Gül’ün bu yazılarını 11 Ocak 2016 tarihine kadar devam ettirdikleri belirtiliyor. Can Dündar’ın 17 Aralık’tan iki hafta önce yazdığı “Siyasette Nasıl Geldiysen Öyle Gidersin” başlıklı yazısı ve 25 Aralık operasyonundan bir gün önce kaleme aldığı “Piyonlar Devrildi Sıra Şahlarda” başlıklı yazıları ile kamuoyunu FETÖ/PDY Terör Örgütü’nün amaçları doğrultusunda yönlendirmeye ve 17 ve 25 Aralık girişimlerini meşrulaştırmaya çalıştığı ileri sürülüyor.

İki kez müebbet ve 30 yıla kadar hapis isteniyor

Dündar ve Gül için, “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme”, “Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama”, “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen ya da tamamen engellemeye teşebbüs etmek” ve “Silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek isteyerek yardım etme” suçlarından ayrı ayrı bir kez ağırlaştırılmış müebbet, bir kez müebbet ve 30 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Öte yandan Başsavcıvekili İrfan Fidan’ın “duruşmaların gizli ve kapalı oturumda yapılması ve dosyanın Selam Tevhid’de Kumpas davası ile birleştirilmesi” yönündeki iddianamede yer alan talepleri ise duruşmada değerlendirilecek.

92 gün tutuklu kalmışlardı

26 Kasım’da tutuklanan Can Dündar ve Erdem Gül’ün bireysel başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi’nin “hak ihlali” kararı vermişti. Bu kararın ardından Dündar ve Gül, 26 Şubat’ta 92 gündür tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi’nden tahliye edilmişlerdi.