IŞİD’liden Türkiye itirafı: Gizli işbirliğimiz vardı

İngiliz The İndependent gazetesinden Patrick Cockburn bir IŞİD militanı ile röportaj yaptı.

IŞİD’liden Türkiye itirafı: Gizli işbirliğimiz vardı

İngiliz The Independent gazetesine WhatsApp üzerinden röportaj veren “Faraj” kod adlı eski bir IŞİD militanı grubun Irak’la Suriye’de yenilgi alma durumunda bile yayılma planları olduğunu söyledi ve Türkiye’yle gizli işbirliği içinde oldukları iddiasında bulundu.

“IŞİD çekilmedi, savaşçılar sakallarını kesti”

Faraj, “Türkiye’nin Suriye’de 24 Ağustos’ta başlayan askeri müdahalesinden söz ederken, o dönem yaşanan gizemli bir gelişmenin de açıklanmasına yardımcı oluyor. Türkiye tankları ve IŞİD karşıtı Suriyeli isyancı birlikleri Fırat Nehri üzerindeki sınır kenti Cerablus’a girerken, IŞİD onların geldiğini biliyordu ve direnmek için çaba göstermedi. Bu durum, IŞİD savaşçılarının biraz daha güneydeki Menbiç’i, ana gücünü Kürt YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin saldırısına karşı savunurken ortaya koyduğu şiddetli direnişle keskin bir tezat oluşturuyordu. IŞİD, Menbiç’teki kara savaşı ve Amerikan hava bombardımanı nedeniyle yaklaşık 1000 kayıp vermiş olabilir.” dedi.

O dönem, IŞİD savaşçılarının Cerablus’tan bölgedeki diğer kaleleri olan El Bab’a çekildiği belirtilmişti fakat Faraj’ın başka bir açıklaması var: “Türk tankları Cerablus’a girdiğinde, oradaki arkadaşlarımla konuştum. Esasında IŞİD Cerablus’u terk etmedi; sadece sakallarını kestiler.”

“Türkiye’den sorunsuz bir şekilde silah aldık”

Röportajın devamında Faraj, Tel Abyad’daki savaş sırasında Türkiye’nin IŞİD’e yardımda bulunduğunu ve sınırdan silah geçişini sağladığını iddia ediyor.

Faraj’ın, Tel Abyad’ın IŞİD tarafından geçen yıl savunulması konusunda örgütle Türkiye arasındaki suç ortaklığının boyutuna ilişkin de çarpıcı iddiaları var. IŞİD’in Suriye’deki başkenti Rakka’nın 96 kilometre kuzeyinde bulunan ve Türkiye’yle Suriye arasında bir diğer geçiş noktası olan Tel Abyad, örgüt açısından özellikle önemli bir tedarik rotası teşkil ediyordu.
2015 yazında, YPG güçleri ABD’nin hava desteğiyle doğudan ve batıdan ilerlerken Tel Abyad’ı kıskaca almış, IŞİD’in kenti savunmasını zorlaştırmıştı. Faraj o sırada YPG saldırısına karşı koyan 150 kişilik IŞİD gücünün bir üyesiydi. “Türkiye IŞİD’e çok destek verdi” diyor ve hatırlıyor: “Mayıs 2015’te Tel Abyad’da olduğum sırada, sınır korumalarından hiç engelle karşılaşmadan çok fazla silah ve mühimmat aldık.” Bu, Kürtlerin uzun zamandır yönelttiği bir suçlamaydı ancak bir IŞİD militanı, kendisinin katıldığı bir savaşta Türkiye’nin IŞİD’le suç ortaklığına dair iddiaları ilk kez teyit ediyor olabilir.

Türkiye hükümeti yetkilileri IŞİD’in faaliyetlerinde herhangi bir suç ortaklığını veya Türkiye üzerinden IŞİD’e silah gittiğine dair suçlamaları ısrarla reddediyor.

“Erdoğan Arap diktatörlerden daha iyi”

Suriyeli sünni bir Arap olan Faraj, hem Türkiye’yi hem Suriyeli Kürtleri eleştiriyor. Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan hoşlanmadığını söylüyor ama “Arap diktatörlerden daha iyi” diye ekliyor. Aynı zamanda Erdoğan’ı, Kürtlerle sınırın Suriye tarafına saçılan bir ihtilafı sürdürerek ve IŞİD’i destekleyip Suriye’ye iterek “Suriye’yi yok etmekten” sorumlu tutuyor.

Türkiye ile olan ilişkileri bitmemiş olabilir

Röpotajda kendi yorumlarını da katan Patrick Cockburn, IŞİD ile Türkiye arasındaki bu ilişkinin bitişini, IŞİD’in Türkiye’de patlattığı bombalar ve Erdoğan’ın anti-IŞİD söylemi ile kanıtlamaya çalışan görüşe karşılık, IŞİD’in Suriye’ye giren Türkiye ile savaşmadığını ve bu nedenle aralarındaki ilişkinin devam ediyor olabileceği iddiasında bulunuyor.

Yeni alan Kuzey Afrika
Söyleşinin diğer bölümlerindeyse, Faraj adlı IŞİD’li, örgütün Suriye ve Irak’ta yenilgiye uğrasa bile Suudi Arabistan ve Kuzey Afrika’da canlanacağını öne sürdü. 30 yaşındaki IŞİD’li, örgütün Suudi Arabistan, Mısır, Libya ve Tunus’ta gücünü yeniden kazanmayı planladığını savunup, “IŞİD’in dünya çapında uyuyan hücreleri var ve bunların sayısı artıyor” dedi.