Yeni kimliklerle fişleme kolaylığı

Meclis Genel Kurulu'nda yapılan görüşmelerde kabul edilen yeni düzenlemeyle "nüfus cüzdanı" ibaresi "kimlik kartı"na dönüştürüldü.

Yeni kimliklerle fişleme kolaylığı

Meclis Genel Kurulu’nda yapılan görüşmelerde kabul edilen yeni düzenlemeyle “nüfus cüzdanı” ibaresi “kimlik kartı”na dönüştürüldü. Avrupa Birliği’ne uyum için kritik olduğu iddia edilen bu değişiklik ile beraber 1976’dan beri kullanılan nüfus cüzdanları değiştirilecek.

Kimlik kartının detaylarıyla ilgili değişikliklerin de bulunduğu torba yasanın yürürlüğe girmesiyle yeni kimlik kartları 31 Aralık 2016 tarihine kadar “değerli kağıt bedeli” adı altında 8 liralık ücret karşılığı verilecek.

Fişleme kolaylaşıyor, merkezileşiyor

TÜBİTAK tarafından geliştirilen ve 10 yıl süreyle geçerli olacak bu çipli kimlik kartlarının, damar, parmak ve avuç içi izi gibi kişisel verileri de içeren 8 güvenlik özelliğiyle sahteciliğe karşı üst düzey korumalı olacağı söyleniyor. Kart üzerinde ad, soyad, anne-baba adı, doğum yeri, cinsiyet, geçerlilik tarihi ve veren makam bilgileri olacak. Nüfus cüzdanının arka yüzünde yazan bilgiler ise çip bölümünde olacak. Kişiye ait biyometrik veriler de yine çipte yer alacak.

Vizesiz gidilen ülkelere gidişlerde seyahat belgesi (pasaport) olarak da kullanılabilecek bu kartların, sistemlerine entegre olacağı hastane, eczane, okul, emniyet ve bankalarda hayatı kolaylaştıracağı söylense de aynı zamanda herkesin attığı her adımın takip edilebilmesi de kolaylaşacak. Kadınlara pembe, erkeklere mavi kimlik uygulamasını da sonlandıracak uygulamayla kadın ve erkeklere tek renk kimli kartı verilecek.

Kişisel verilerin kullanıma açılmasına itirazlar var

Öte yandan, yeni kimlik kartlarında yer alacak biyometrik verilere ilişkin itirazlar da geliyor.

CHP İstanbul Milletvekili Selina Doğan, “Yeni düzenlenecek kimlik kartlarında biyometrik verilerin yer alacak. Bunlar hukukta kişiye sıkı surette bağlı olarak ifade ettiğimiz kişisel verilerdir. Ancak mevzuatımızda kişisel verilerin korunmasıyla ilgili bir kanun yok. Sadece Anayasa’nın 20’nci maddesinde kişisel verilerin korunacağı güvence altına alınmış. Ancak bunun için gereken kanun hâlâ yasalaşmamış. Bir milletvekili olarak vatandaşlarımızın bedenleriyle ilgili bu kadar mahrem bilgileri ilgili yasal mevzuat tamamlanmadan İçişleri Bakanlığı ve onun yetkililerinin tasarrufuna sunulmasına vicdanım razı olmuyor.” diyerek itirazlarını belirtiyor.

HDP Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat ise, “Biyometrik verilerle kişilerin el izlerinin, parmak izinin ve kişisel verilerinin bir sistemde toplanması, 90 yıllık sistemin kendi vatandaşına öz güven sorunu yaşadığının çok önemli bir göstergesi. Dolayısıyla da ciddi tehlikeleri barındıran bu uygulama yani bu verilerin bir merkezde toplanması çok büyük tehlikelere, bu verilerin nerede, nasıl kullanılacağı, ne yapılacağı noktasında hepimizin, özelde de hukukçuların kafasında çok ciddi bir soru işareti bulunmaktadır.” diye konuşuyor.