CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, geçtiğimiz gün Habertürk televizyonunda canlı yayında gazetecilerin sorularını yanıtladı. İnce’ye soru soranlar arasında yer alanlardan biri de AKP’li Habertürk yazarı Nagehan Alçı’ydı. Alçı’nın program süresince İnce’ye olan tavrı sosyal medyada gündem olmuştu.
Alçı bugünkü köşe yazısını önceki yayınlanan programla ilgili değerlendirmelere ayırdı. İnce için “Gördüğüm kadarıyla epey ders çalışıyor, danışmanları hemen her konuda bilgi notları hazırlıyor, ancak tabii her başlıkta detaylı konuşmak imkânsız, yine de pek hazırlıklı olmadığı bir konu gündeme gelirse ustaca onu çevirmeyi biliyor.” diyen Alçı sözü programda sorduğu Sivas Katliamı sorusuna da getirdi.
“KARAMOLLAOĞLU İLE İTTİFAKA SİZ GİDECEKSİNİZ”
İnce’nin katliamla ilgili sorusuna cevap vermek yerine topu taca attığını öne süren Alçı, daha sonra espri konusu haline gelen “Bunu Cumhurbaşkanı’na sorabilir misin” sorusu için bir kez daha “Tabi sorarım” derken, CHP’lilere Karamollaoğlu’nun partisi ile yapılan ittifakı hatırlatarak “3 gün önce telaffuz edilen sözlerin sahibiyle birlikte sandığa gidecek olan sizsiniz.” diye seslendi.
DİPLOMA KONUSU ‘SAÇMALIK’MIŞ
Nagehan Alçı’nın yazısında bir diğer değinme gereği duyduğu konu ise programda da “O artık cumhurbaşkanı. Ne gereği var” diyerek geçiştirmeye çalıştığı “Erdoğan’ın diploması” konusu oldu. Bu konunun gündeme getirilmesinin “yenilgi psikolojisinin ürünü” olduğunu öne süren Alçı, “Bu saçmalığı 2015 yılında ilk kez FETÖ uydurdu. O sırada Tayyip Bey çoktan Cumhurbaşkanı olmuştu, yani en üst düzey hukuk makamlarınca Erdoğan’ın Marmara Üniversitesi İktisat Bölümü mezunu olduğu tescil edilmişti. FETÖ’nün yenilgi psikolojisiyle uydurduğu bu argümana daha sonra maalesef CHP’liler sığındı.” ifadelerini kullandı.
Yandaş yazar, İnce’nin bu konuyu gündeme getirmesiyle “elitist jakoben söyleme yenik düştüğünü” ve “aslında toplumun büyük çoğunluğunu karşısına aldığını fark etmediğini” savundu.
Alçı’nın “Muharrem İnce yayınına dair kişisel notlar” başlıklı yazısından bazı bölümler şöyle:
“HİÇ mütevazı olmayacağım. Çarşamba akşamı Habertürk’te bir rekor kırdık. Muharrem İnce’yi konuk aldığımız, Didem Arslan Yılmaz moderatörlüğünde gazetemizin Ankara Temsilcisi Bülent (Aydemir), gazeteci Gürkan (Hacır) ve benim soru sorduğum yayın birçok diziyi geçerek çok büyük bir reytinge ulaştı, inanılmaz bir izlenme oranı yakaladı.
***
MUHARREM İnce’yi adaylığını açıkladığından beri ilk kez gördüm. Hitabı kuvvetli, polemiği seven, başarılı bir siyasetçi. Meydanlar iyi gelmiş. Bence siyasete hareket kattı.
Gördüğüm kadarıyla epey ders çalışıyor, danışmanları hemen her konuda bilgi notları hazırlıyor, ancak tabii her başlıkta detaylı konuşmak imkânsız, yine de pek hazırlıklı olmadığı bir konu gündeme gelirse ustaca onu çevirmeyi biliyor.
Muharrem İnce uzun vadede militan CHP’lilerin cereyanına kapılmayıp güler yüzlü ve kucaklayıcı bir çizgi benimserse Türk siyaseti önemli bir figür kazanacaktır.
***
MUHARREM İnce 2013 yılında Meclis’te Aleviler ile ilgili tam 3 dakika 28 saniye süren çok güzel bir konuşma yapmıştı. “Biz Sünniler olarak Alevilerden özür dilemeliyiz. Cemevlerini savunmak için Alevi olmak gerekmez, insan olmak, demokrat olmak yeterlidir” diyordu İnce.
Yayında bu sözlerini hatırlattım, kendisini tebrik ettim. Alevi konusunda Türk sağ geleneği ve AK Parti’nin bugüne kadarki yaklaşımını yanlış bulduğumu belirttim.
Öte yandan bu konuda böylesine demokrat olabilen bir siyasetçinin mensup olduğu partinin, “Sivas katliam değildir, otelde perdeler yanmış, içerideki insanlar pencereleri açmadıklarından dolayı ölmüşlerdir” diyen SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile ittifak yapması hakkında ne düşündüğünü sordum.
Ancak bu soruya cevap vermek yerine “Bunu Cumhurbaşkanı’na sorabilir misin” diyerek topu taca attı Muharrem İnce.
Ben buradan bir kere daha hatırlatmak isterim. Elbette sorarım ancak:
1- Zaten Aleviler konusunda AK Parti’nin tutumunu yanlış bulduğumu söyleyen benim.
2- 3 gün önce telaffuz edilen sözlerin sahibiyle birlikte sandığa gidecek olan sizsiniz.
***
MUHARREM İnce ya da Kemal Kılıçdaroğlu ne kadar heyecan dalgası yaratmaya çalışırlarsa çalışsınlar CHP tabanındaki yenilgi psikolojisi aşılamıyor. Bunun en önemli göstergelerinden biri son derece anlamsız olan diploma muhabbeti.
Bu saçmalığı 2015 yılında ilk kez FETÖ uydurdu. O sırada Tayyip Bey çoktan Cumhurbaşkanı olmuştu, yani en üst düzey hukuk makamlarınca Erdoğan’ın Marmara Üniversitesi İktisat Bölümü mezunu olduğu tescil edilmişti. FETÖ’nün yenilgi psikolojisiyle uydurduğu bu argümana daha sonra maalesef CHP’liler sığındı.
Peki somut olarak hiçbir işlevi olmayacak bu yalan argümanı CHP’nin içindeki malum jakoben taban niye bu kadar seviyor? Çünkü bu diploma muhabbeti Erdoğan karşısında yenilgi travmasını aşamayan bu kesime psikolojik tatmin imkânı sağlıyor. Erdoğan’ı ve Erdoğan nezdinde dindarları ve muhafazakârları “cahil” diyerek aşağılamak, Erdoğan’ı sevenleri küçümsemek ve onlara tepeden bakmak istiyorlar. Tıpkı eski günlerdeki gibi… Bu diploma muhabbeti onlara böyle bir kendini tatmin imkânı yaratıyor.
Maalesef Muharrem İnce de tabandan gelen bu elitist jakoben söyleme yenik düşerek aslında toplumun büyük çoğunluğunu karşısına aldığını fark etmiyor.”
Bu haber en son değiştirildi 1 Haziran 2018 09:27 09:27
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şikâyetiyle 11 yıl 8 ay hapis…
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eski basın danışmanı Ahmet Sever, Mustafa Varank’ın açtığı 'Ak trol' davasından…
"Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasıyla hakkında soruşturma başlatılan gazeteci Fatih Altaylı, "Olağan ve alışık…
MHP’li vekillerin altın kaçakçılığı ve kara para iddiaları siyaseti karıştırdı. Bahçeli’nin tavrı, Dubai bağlantıları ve…
İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak…
TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen kanunla, yetkisiz çakar kullanımında para cezası artırılacak ve ilk kez…