Prof. Dr. İzge Günal'a AYM kararıyla gelen beraatini sorduk: Soruşturma geçirdiğimizi bile açığa alındığımızda öğrendik...

Prof. Dr. İzge Günal, "Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzaladığı için yargılandığı davadan beraat etti. Günal, yaşadığı hukuksuzluğu "Soruşturma geçirdiğimizi bile, açığa alındığımızda öğrendik" diyerek anlatırken mücadeleye ise kaldığı yerden devam edeceklerini söyledi.

Prof. Dr. İzge Günal'a AYM kararıyla gelen beraatini sorduk: Soruşturma geçirdiğimizi bile açığa alındığımızda öğrendik...

Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu, “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzaladıkları için “silahlı terör örgütü propagandası yapmak” suçundan cezalandırılan barış akademisyenlerinin ifade özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar vermişti.

Yüksek Mahkeme’nin kararının ardından destek imzacılarından Gazete Manifesto yazarı Prof. Dr. İzge Günal hakkında da beraat kararı verildi.

Kararı Yar. Doç. Semiha Özalp Günal sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı “Baris bildirisi imzacısı İzge Günal da beraat edenler arasına katıldı” ifadeleriyle duyurdu.

“MÜCADELEYE DEVAM ETMEMİZ GEREKECEK”

Beraatine ilişkin konuştuğumuz Prof. Günal, karar için şu değerlendirmeyi yaptı:

“Elbette olumlu bir gelişme; bu beraatle birlikte cezaevi olasılığı ortadan kalktı; Füsun Üstel hoca hepimizin adına yatmış oldu. Ayrıca kamuoyu gündemine tekrar gelmesi de iyi oldu; geriye dönüş sürecimizi kısaltacaktır. Aslında bu kararla birlikte hemen eski işlerimize geri dönüp, yurtdışı çıkış yasağımızın kalkıp, maddi kayıplarımızın ödenip, manevi kayıp hesabını yapmamız gerek ama bu işin böyle hızlı olacağını düşünmüyorum. Mücadeleye devam etmek gerekecek çünkü bizim dönüşümüzle ülkenin demokratikleşmesi arasında sıkı bir bağlantı var.”

“İlginç bir süreçti, yaklaşık iki buçuk yıl önce bir soruşturma geçirip, açığa alındık, sonra KHK ile atıldık, sonra da yargılanıp beraat ettik.” diyen Günal, yaşanan sürecin hukuksuzluğunu şu sözlerle anlattı:

“Ancak ilginç olan tüm bu süreçte ne bir soruşturmacı ne de bir yargıç gördük; her şey gıyabımızda yapıldı. Soruşturma geçirdiğimizi bile, açığa alındığımızda öğrendik. Hiç biri hukuki değil, siyasi idi.”