Madımak katliamının 9 sanığı Almanya’da yargılanabilir

Alman Federal Meclisi Bilim Hizmetleri Dairesi, Almanya’da yaşayan Sivas Madımak katliamı sanığı 9 kişinin yargılanabileceğine dair bir rapor hazırladı. Rapor, Sivas katillerinin failleri Türkiye’ye iade edilip yargılanabilecekleri gibi, suçun ağırlığı gereği Almanya’da da yargının işletilebileceğini içeriyor.

Artı Gerçek’ten Süheyla Kaplan’ın haberine göre, Sol Parti Federal milletvekili Helin Evrim Sommer konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, Sivas Katliamı firari sanıklarının suçlarının hukuki olarak Nürnberg Şartı’nın 6.maddesi gereği, insanlığa karşı suç çerçevesinde değerlendirilmesine bakılmaksızın, Almanya’da iltica taleplerinin reddedilmesi mümkün ve hukuki anlamda gerekli olduğunu söyledi.

Sommer, Türkiye’de mahkum edilen Sivas katliamının firarı sanıklarının iltica, oturum ve vatandaşlık taleplerinin Alman makamları tarafından kabul edilmesini eleştirerek, Almanya’nın Sivas katillerinin faillerini koruduğuna inandığını ifade etti.

Sommer “Alman devletinin bu tutumu hiçbir gerekçe ile izah edilmez ve katliamın mağdurları ve yakınları açısından dayanılmaz bir durum teşkil ediyor. Firari sanıkların Türkiye’ye iadesi hukuki boyutuyla, hem “Hükümlülerin Nakline Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi” kapsamında hem de “Avrupa Konseyinin Suçluların iadesine Dair Avrupa Sözleşmesi” kapsamında mümkün. Aynı şekilde, “Ceza İşlerinde Karşılıklı Adli Yardım Avrupa Sözleşmesi” mevzuatlarına göre, Almanya Federal Cumhuriyeti, yurt dışında sabitleşen bir cezayı kendi makamlarınca uygulayabilir veya farklı bir cezayı icra edebilir” dedi.

FAİLLER ÖDÜLLENDİRİLDİ, İLTİCA KARARI YANLIŞ

Federal hükümetin, Almanya’da yaşayan Sivas Katliamı faillerine ilişkin tutumu ile failleri ödüllendirildiğine dikkati çeken Sommer şöyle konuştu:

“Mağdur yakınları ve ilgili kamuoyu için bir ceza niteliğindedir. Kaldı ki faillerin yargılanıp mahkum edildiği dönemde, Türk yargısının hukuk devleti ilkelerine bağlılığı bugüne göre daha iyi durumdaydı ve bu kararlar Almanya tarafından da uygulanabilir. Buna göre, mahkum edilen Sivas katliamı faillerine siyasi iltica veya oturma iznin verilmesi, Alman iltica makamları tarafından verilmiş yanlış bir karardır ve bu tür katliam girişimlerini cesaretlendiren bir durumdur. Almanya’nın adli yardım sağlamaması, bir yerde adaletin engellenmesine yardım ve yataklık anlamına gelir. Yetkili Alman kurumları, kararlarını yeniden gözden geçirmeli, gerekli tedbirler alınmalı ve Almanya katiller için güvenli bir bölge olmamalıdır.”

Yeşiller Partisi Federal eski Milletvekili ve hukukçu Memet Kılıç ise Köln Radyosu’na verdiği demecinde Alman Federal Meclisi Bilim Hizmetleri Dairesi’nin hazırladığı rapor ile suçluların üzerine gitmesi konusunda yargının ve siyasilerin elini güçlendireceğini söyledi.

FAİLLER İSLAMCI ORGANİZASYONLARDA MUHBİR

Kılıç, “Almanya’da adam öldürme gibi suçlar zaman aşımına uğramadığı için burada yaşayanların vatandaşlıkları ne olursa olsun cezai kovuşturmadan kurtulamayacaklardır. Türkiye’deki mahkeme bunun insanlığa yönelik bir suç olduğunu tespit etti ancak bu suç kavramını 2004 yılında Türk Ceza Kanununa sonradan girmesini gerekçe göstererek zaman aşımı uygulandı. Almanya’da insanlığa karşı işlenmiş suçlar, zaman aşımına uğramamakta dolayısıyla bu faillerin Almanya’da yargılanmaları daha kolay olacaktır. Ancak zorluk Türkiye acaba bu konuda yeterli delilleri Almanya’ya iletecek mi? Çünkü geçmişte de AKP hükümeti iade taleplerini görece olarak yaptığında Almanya’ya delilleri göndermediği gibi mahkeme kararları yerine sadece mahkeme protokollerini göndermişti” şeklinde konuştu.

Sivas Katliamı faillerinin Almanya’da İslamist organizasyonlarda muhbir olarak kullanıldıklarına inandığını ifade eden Kılıç, Almanya tarafından Sivas Katliamı’nın firari hükümlüsü Vahit Kaynar’ın “vatansız” olarak kabul edilmek istenmesine tepki gösterdi.

Kılıç, “Halbuki bir Polonyalı gazeteci aracılığıyla Vahit Kaynar’ın Türk vatandaşı olduğu tespit edilmesine rağmen daha sonra Almanya’ya getirildi ve bana göre izi kayboldu. Benim tahminim bu kişiler islamist organizasyonlarda muhbir olarak kullanılıyor ve böylelikle Almanya’da hayatlarını sürdürme şansına sahip oluyor” dedi.