AYM, Erdoğan’ı eleştiren işçilerin kovulmasını hak ihlali saydı

AYM, AKP’li Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan ve hükümeti eleştirdiği için işten atılan altı işçinin özel hayata saygı hakkı ile ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.

AYM, Erdoğan’ı eleştiren işçilerin kovulmasını hak ihlali saydı

Anayasa Mahkemesi (AYM), Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı altı işçinin AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetini eleştiren paylaşımlar yaptığı gerekçesiyle tazminatsız işten atılmasını hak ihlali saydı. DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın haberine göre İşçilerin işe geri alınması amacıyla yeniden yargılama kararı veren Yüksek Mahkeme, işçilerin paylaşımlarının kamusal çıkarlarla ilgili olduğunu vurguladı.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzmit Atık ve Artıkları Arıtma Yakma ve Değerlendirme Anonim Şirketinde (İZAYDAŞ) çalışan işçiler, bir bölümü 15 Temmuz darbe girişiminden sonra olmak üzere çeşitli tarihlerde sosyal medya hesaplarından Erdoğan ve hükümeti eleştiren paylaşımlar yapmıştı. İşçiler, “Erdoğan’ın oğlunu askere göndermemesi, diploması tartışması, sokağa çıkma yasakları, Abdullah Öcalan ile çözüm sürecinde yapılan görüşmeler, Mesut Barzani’nin AKP mitinglerine katılması” gibi birçok konuda eleştiriler yönelmişti.

Kocaeli Belediyesi Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın raporu üzerine altı işçinin sözleşmesi “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller” gerekçesiyle tazminatsız olarak feshedildi. Kocaeli 5. İş Mahkemesi, “güven ilişkisinin zedelendiği” gerekçesiyle işçilerin işe iade taleplerini reddetti. Bu karar Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından da onandı. Bunun üzerine işçiler, son çare olarak AYM’ye bireysel başvuruda bulundu.

AYM, yaptığı değerlendirmede işçilerin özel hayata saygı hakkı ile ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. İhlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için kararın, yeniden yargılama yapılmak üzere Kocaeli 5. İş Mahkemesine gönderilmesine karar veren AYM, her bir işçiye 20 bin TL tazminat ödenmesine de hükmetti.

KARARDA KAMUSAL ÇIKAR VURGUSU

Kararın gerekçesinde, işçilerin genel olarak siyasetçileri, hükûmeti, kamu gücünü kullanan idarecileri ve onların siyasi ve idari davranışlarını hedef aldığı ve bakış açılarından bazı siyasetçilere, kamu görevlilerine ve hükûmet politikalarına yönelik sözler sarf ettiği anlatıldı. Başvurucuların açıklamalarında dile getirdikleri düşüncelerin kişilerin hayatlarının diğer bireylere kapalı ve mahrem alanına ilişkin olmadığı belirtilen kararda, “sosyal medya paylaşımlarında ele alınan konuların kamusal çıkarlarla ilgili olduğu ve toplumu yakından ilgilendiren konuşmaların çerçevesinin önemli ölçüde politik alanda kaldığı” vurgulandı.