BİRTEK-SEN Genel Temsilciler toplantısı sonrası alınan kararlar açıklandı: Topyekün mücadeleye devam
BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in tutuklanması üzerine 23 Şubat Pazar günü Genel Temsilciler Toplantısı gerçekleştiren BİRTEK-SEN toplantının sonuç ve kararlarını kamuoyu ile paylaştı. Başpınar işçilerinin yıllardır süren mücadele geleneğinin her zam döneminde işçilerin kendiliğinden eylemlerinde kendini gösterdiği belirtilen açıklamada “Sendikamızın kurulmasında rol alan işçilerin bu mücadelelerin ortaya çıkarılmasında rolü büyüktür. Sendikamız kurulduğundan beri bu direnişlerin tamamına aktif olarak destek vermiş, olanağı bulunan yerlerde işçilerle birlikte süreci yönetmiş ve kazanımlar elde edilmesinde önemli rol oynamıştır. Kuruluşumuza yön veren mücadeleci, sınıf sendikacılığı çizgisi bu deneyimlerden süzülerek inşa edilmiştir/edilmektedir” denildi.
Evrensel’de yer alan habere göre siyasi iktidarların Türkiye ve dünyada direnenleri sindirmek, kazanımlarını ortadan kaldırmak için baskı yöntemlerini artırdıkları belirtilen açıklamada, baskının mücadeleden yana sendikalar ve siyasi kesimlere uzandığı vurgulandı. “Sendikamız bu türden uygulamalara karşı olmaya devam ederken, sömürü çarklarını büyütmeye çalışan sermaye sınıfının yarattığı kriz ve baskı politikalarını reddederek insanca yaşam için mücadele bayrağını işçiler içinde yükseltme görevini de önüne koyuyor. Savaş ve çatışmalar karşısında da aynı bilinçle, halkların eşitlik ve özgürlük mücadelesinin işçi sınıfının ellerinde yükseltilmesi görevinin de gereklerini yapmak için adımlar atmaktadır” denilen açıklama şöyle devam etti:
“Kapitalist krizin faturasının işçi emekçilere ödetilmesi adına uygulanan programlar, aylarca yürütülen asgari ücret tartışmalarında işçilere söz hakkı tanınmaması, asgari ücreti yaygın ücret haline getirdikten sonra yapılan zammın yüzde 30 olarak açıklanması işçilerin haklı öfkesine sebep olmuştur.
Sendikamız bu öfkeyi örgütlü bir noktada ilerletebilmek için çalışmalarına hız vermiştir. Bu anlamda yüzlerce işçiyle toplantılar yaparak, binlercesine sosyal medyadan, duraklarda el ilanlarıyla ulaşarak, anketler yaparak talepler ortaklaştırılmış ve Başpınar İşçi Kurultay’ına giden süreç gerçekleştirilmiştir.”
“Patronların dayatmalarına karşı her yıl kendiliğinden ve birbirinden kopuk ilerleyen iş bırakma eylemleri bu yıl sendikamız öncülüğünde yapılan bu toplantılar ve kurultayımız aracılığı ile birlikte hareket etme iradesine evrilmiştir. Fabrikalarda direnişler devam ederken patronlar işten atma, tazminat ödememe, kara listeye alma gibi tehditlerle baskıyı artırmışlardır. Buna rağmen işçilerin birliğini dağıtamayan patronlara destek Valilikten gelmiş 13 Şubat’ta bütün eylem ve etkinliklere yasaklama kararı getirilmiştir. Patronların dağıtamadığı birlik Valilik ve kolluk eliyle dağıtılmaya çalışılmış “grev kırıcılığı” yapılmıştır. Haklı taleplerimiz görmezden gelinerek patronlar korunmuştur. Yasakla birlikte işçilerin öfkesini bastıracağını düşünenlere inat işçiler defalarca kez birlikte hareket etme iradesini göstermiş, hukuka aykırı Valilik yasağını tanımadığını ve sendikalarına sahip çıktığını göstermiştir. Bununla yetinmeyenler, malum sınırlı sayıdaki “basın mensubu” tarafından bizleri ve başkanımızı provokatörlükle suçlamışlardır. Kimin provokatör olduğunu evine ekmek götürme kavgası veren tüm Başpınar işçisi biliyor. Genel başkanımızın tutuklanması ve işçilerin eylemine yapılan müdahaleler halkın vicdanında mahkum olmuştur.
Tüm baskılara rağmen kimi fabrikalarda işçiler zamlı ücretlerle iş başı yapmış, işçinin bir kuruş hakkını vermeyenler işçilere tazminatlarını ödemek zorunda kalmış, işçilerin eylemlerinin etkisiyle kimi fabrikalarda iş bırakma olmadan istenilen zamlar alınmıştır. Başpınar işçisinin deneyimi işçi sınıfının hafızasında iz bırakmıştır.”
Toplantıda alınan kararlar şöyle:
19 Mart tarihinde başlayan protestolara katılan toplam 189 kişi, İstanbul Adliyesi'ndeki iki ayrı davada hakim…
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “24 bin konutun inşaatını başlattılar” dediği Sazlıdere Barajı’nın etrafında onlarca iş…
Yaklaşık 3 yıldır AYM kararlarına rağmen cezaevinde tutulan Can Atalay, CHP'li milletvekili Servet Mullaoğlu aracılığıyla…
Kronik kalp ve böbrek hastası tutuklu öğrenci Esila Ayık'ın kalp hastalığı cezaevinde ilerlerken tutukluluğuna itiraz…
Gazeteci Furkan Karabay, Erdoğan ve ailesinin şikayetiyle hakkında açılan "Cumhurbaşkanına hakaret", "hakaret" ve "iftira" iddialarıyla…
Ebubekir Şahin, RTÜK tarafından yayıncı kuruluşlara kesilen cezaları "Yayıncılarımız hatalarıyla bizleri 'cezacı başkan' konumuna düşürüyorlar"…