İlerici Kadınlar Derneği Genel Başkanı Umut Kuruç, Müge Anlı’nın sorumsuz açıklamasına gösterilen tepkilere ‘telif engeli’ sonrası, Yurtsever’e konuştu.
İKD Genel Başkanı Kuruç, “Yaptığı programla ülkemizde toplumsal çürümeyi, kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran, reyting için skandal ifadeler kullanan, kadın katillerini programlarına çıkaran bir kadın TV programcısı herhangi bir hukuki yaptırımla karşılaşmadan buna devam ediyor” dedi.
Yani bu işin iki yanı var diyen Kuruç, Birincisi toplumsal çürüme, kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı normalleştirilerek toplum nezdinde bir çeşit meşruluk kazandırılıyor, diğer yandan hukuk, yargı devre dışı bırakılarak, program yapımcısı adeta hem savcı, hem yargıç, hem avukat olarak boy gösteriyor ve toplum nezdinde de bu görevlerle adeta donatılıyor” ifadelerini kullandı.
İKD Genel Başkanı Kuruç’un yaptığı açıklama şu şekilde:
Yaptığı programla ülkemizde toplumsal çürümeyi, kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran, reyting için skandal ifadeler kullanan, kadın katillerini programlarına çıkaran bir kadın TV programcısı herhangi bir hukuki yaptırımla karşılaşmadan buna devam ediyor. Görüldüğü gibi ortada bir kız kardeşlik yok. Bu programlarda ortaya dökülen rezillikler ve aslında birçoğu suç olan vakalar, kullanılan ifadeler hukukun ve yargının konusu olması gerekirken bunlarla ilgili hukuki işlem yapacak kurumun yargı ve yaptırım süreçlerinde esamesi okunmuyor. Yargı, hukuk, adalet TV ekranlarına terk ediliyor.
Yani bu işin iki yanı var: Birincisi toplumsal çürüme, kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı normalleştirilerek toplum nezdinde bir çeşit meşruluk kazandırılıyor. TV ekranlarında yayınlanan vakalara dair ifadeler toplumun bu tür rezilliklere karşı öfkesini soğuruyor. Diğer yandan hukuk, yargı devre dışı bırakılarak, program yapımcısı adeta hem savcı, hem yargıç, hem avukat olarak boy gösteriyor ve toplum nezdinde de bu görevlerle adeta donatılıyor.
Bütün bunlara ek olarak, Rabia Naz’ın öldürülmesi gibi bazı şüphelilerin korunup kollanmasının, bu suçların üzerinin örtülmesinin, dolayısıyla aslında toplumun adalet duygusunun maniple edilmesinin önemli aracı olarak işlev görüyor.
İKD olarak bütün bunlara tepki gösterdiğimiz için sosyal medya hesabımız “telif hakkı” gerekçesiyle çok büyük bir hızla kilitlendi. Şu bilinmelidir: Sosyal medya mecralarını istedikleri kadar kilit altına alsınlar, bu ülkede bu tür rezillikleri içine sindirmeyen, reddeden ve ayağa kalkan milyonlar var. İlerici Kadınlar Derneği de her koşulda bu rezillikleri ifşa etmeyi ve mücadelesini sürdürecektir.
Bu haber en son değiştirildi 24 Kasım 2023 17:02 17:02
ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…
15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Kızılay’a satışı gerçekleştirilen ve değeri yaklaşık 100 Milyon TL olan…
Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın baş başa görüşmede Trump’ın kendisine Doğu…
İstifa çağrılarına yanıt veren Sağlık Bakanı Memişoğlu, "Bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa…
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasadışı bahis suçlamasıyla tutuklu olan 5 sosyal medya fenomeni hakkında 1 yıldan…
Sinan Ateş Davası’nda abla Selma Ateş'e yönelik saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt'un, Ankara’da iki cinayet işlediği…