Mülkiyeliler Birliği ve Eğitim-Sen’den ortak basın açıklaması: Öğrencilerimizin eğitim-öğretim hakkının engellenmesine izin vermeyeceğiz
Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsünde sınav haftalarında sistematik olarak öğrencilerin sınava girişlerini engellemek için yapılan faşist saldırılar geçtiğimiz günlerde artmıştı. Konuya ilişkin Mülkiyeliler Birliği ve Eğitim-Sen Ankara 5 No’lu Üniversiteler Şubesi tarafından basın açıklaması yapıldı.
HABER MERKEZİ
Sınav dönemlerinde üniversite öğrencilerinin sınava girişlerini engellemek amacıyla faşist çeteler tarafından gerçekleştirilen saldırılar 10-11 Ocak 2024 tarihinde büyümüştü. 24 Kasım 2023 tarihinde konuya ilişkin açıklama yapan Eğitim-Sen Ankara 5 No’lu Üniversiteler Şubesi, bu saldırıların özellikle sınav dönemlerinde yapılarak sistematikleştiğini vurgulayarak fakültenin ve üniversitenin sorumluluklarına işaret etmişti. 12 Ocak 2024 tarihinde Eğitim-Sen Şube Yürütme Kurulu üyeleri, Hukuk Fakültesi Dekanı Muharrem Özen’den konuya ilişkin görüşme talep etmiş, geri dönüş alamamıştı. Konuya ilişkin Mülkiyeliler Birliği ve Eğitim Sen Ankara 5 No’lu Üniversiteler Şubesi Mülkiyeliler Birliği teras katında saat 12:30’da ortak basın açıklaması yaptı.
“SALDIRGAN GRUP ÖĞRENCİLERİN SINAV YERİ VE BİLGİLERİNİ ÖĞRENCİ İŞLERİNDEKİ GÖREVLİLERDEN ALMIŞ”
Eğitim-Sen Ankara 5 No’lu Üniversiteler Şube Başkanı Özlem Ergüven, 24 Kasım 2023 tarihinde Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsünde başlayan faşist saldırıların 10-11 Ocak tarihinde final sınavlarının başlamasıyla birlikte yeniden canlandığını, öğrencilerin darp edilerek sınava girmelerinin engellendiğini söyledi.
Hukuk Fakültesi Dekanı Muharrem Özen’in sorumlu olması ve görevini yerine getirmesi konusunda çağrı yapan Ergüven, “Ne yazık ki üniversiteler artık can güvenliğinin olmadığı mekanlar haline geldi. 24 Kasım 2023 tarihinde Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsünde başlayan faşist saldırılar 10-11 Ocak tarihinde de ne yazık ki final sınavlarının başlamasıyla birlikte yeniden canlandı.
Cebeci Kampüsünde faşist çeteler öğrencilerimizi darp ederek sınava girmelerini engelledi. Biz bu konuyla ilgili özellikle Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsünde kampüsün güvenliğinden sorumlu olan Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Muharrem Özen beyi sorumlu olması ve görevini yerine getirmesi konusunda çağrıda bulunduk, ne yazık ki geri dönüt alamadık. Bunun üzerine 12 Ocak 2024 tarihinde bizzat Ankara Üniversitesinin değerli üyeleri ve Eğitim Sen Ankara 5 No’lu Şube Yürütme Kurulu üyeleri olarak kendisini makamında ziyaret etmek için gittik. Sekreteri kendisinin uygun o olmadığın söyledi ve henüz dönüt alamadık. Sorumluların sorumluluklarını yerine getirmeleri için uyarıda bulunduk.
Talebimiz, öğrencilerimizin can güvenliklerini sağlamalarını istiyoruz. Öğrencilerimiz sınavlarına girebilsinler, can güvenlikleri sağlansın, herkes görev ve sorumluluğunu yerine getirsin. Saldırgan gruba, öğrencilerin sınav yeri ve bilgilerini Hukuk Fakültesi Öğrenci İşlerindeki görevliler tarafından bildirildiği iddiası doğru mu? Bu konuyla ilgili Hukuk Fakültesi Dekanının soruşturma başlatmasını istiyoruz. Eğer saldırgan çeteler öğrencilerimizin yerlerini gerçekten Öğrenci İşlerinden öğrendilerse bu çok büyük bir suç. Biz bu konuyla ilgili suç duyurusunda da bulunduk.
Eğitim-öğretim hakkının temel haklardan biri olması hasebiyle öğrencilerimizin hakkının engellenmesine izin vermeyeceğimizi, bu konuyla ilgili elimizden gelen her şeyi yapacağımızı tekrar dile getirmek istiyorum. Gerekirse bu konuyu meclise taşıyacağımızı, gündem oluşturacağımızı bildirmek istiyorum” açıklamasında bulundu.
“TEMASLARIMIZ VE UYARILARIMIZ OLMASINA RAĞMEN REKTÖRLÜK GEREĞİNİ YAPMADI”
Öğrencilere yapılan faşist saldırıların ilk defa yaşanmadığını ifade eden Mülkiyeliler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi İlker Yavuz konuşmasında şu sözlere yer verdi:
“Son zamanlarda yaşanılan olaylar ilk defa yaşanılmıyor. Bir kısım öğrenci çeteleri tarafından öğrenim hakkı zorbalıkla engelleniyor. Maalesef tekrar tekrar temaslarımız ve uyarılarımız olmasına rağmen Rektörlük gereğini yapmaması konusunda ısrarcı. Ama artık işin boyutu çok vahim bir yere gidiyor çünkü öğrenciler sadece darp edilmekle kalmayıp eğitim-öğretim hakkından vazgeçirilmek zorunda kalıyorlar. Bazı arkadaşlar kayıt donduruyor bazıları maalesef okulu bırakıyor bazıları da başka bir okula gitmek zorunda kalıyor, bunun kabul edilebilir bir tarafı yok ve bu konuda herhangi bir şey yapılmıyor. Biz sesimizi çıkarana kadar böyle sürecek gibi görünüyor. Eğitim Sen’inde öğrencilerinde bu konuda destekçisiyiz. Yapabileceğimiz ne varsa yapmaya çalışacağız. “
Üniversitelerin şiddetten arındırılması gerektiğini söyleyen Mülkiyeliler Birliği Eski Yönetim Kurulu Başkanı Dinçer Demirkent ise, “Üniversiteler, bilimin konuşulduğu; ifade özgürlüğünün, akademik özgürlüklerin zemini yapılacağı yerlerdir dolayısıyla şiddetten arındırılması gereken yerlerdir. Türkiye’de ne yazık ki uzun zamandır üniversitelerin Olağanüstü Hal (OHAL) ve Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Rektörlüklerin doğrudan iktidara bağlandığı ve üniversite yöneticilerinin de sorumluluğunu sanki üniversite üyelerine üniversiteye karşı değil de artık başka bir sadaka dudağına yöneltildiği yerler haline gelmiş durumda. Biz üniversite yöneticilerini; üniversite özerkliğini, bilim özgürlüğünü savunmaya dolayısıyla eğitim öğrenim hakkını zorbalıkla engel olanları cezasız bırakmamaya, eğitim öğrenim hakkını sağlamaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.
Mülkiyeliler Birliği ve Eğitim-Sen’in yayımladığı basın metninin tamamı şu şekilde:
“Basına ve Kamuoyuna,
Üniversitelerde öğrencilerin eğitim-öğrenim hakkını gasp etmeye yönelik sistematik saldırılar devam etmektedir. 10-11 Ocak 2024 tarihlerinde Cebeci Kampüsü’nde faşist bir çete tarafından öğrencilerimiz darp edilerek sınava girmeleri engellenmiştir.
Eğitim Sen Ankara 5 Nolu Üniversiteler Şubesi, 24 Kasım 2023 tarihinde yaptığı açıklamada bu saldırıların özellikle sınav dönemlerinde sistematik bir şekilde gerçekleştirildiğini vurgulamış, fakülte ve üniversite yönetiminin sorumluluklarına işaret etmişti. Geçtiğimiz süre zarfında herhangi bir önlem alınmadığını bu saldırılarla birlikte görmüş olduk.
Akademik özgürlüğü, ifade ve örgütlenme özgürlüklerini tehdit olarak gören bir üniversite ortamında, iktidara sırtını yaslayan kampüsteki bu saldırgan grupların daha da cesaretlendirildiğine şahit olduk. SBF iç kantinde “reis masası” adı altında bir masanın kurulması, saldırgan grubun “Ankara Hukuk Ülkücüleri”, “Mülkiye Teşkilat” gibi isimlerle çeşitli faaaliyetlerde bulunması buna örnek gösterilebilir. Geçtiğimiz sene SBF’li bir kadın öğrencimizin Mülkiye Teşkilat üyesi bir başka öğrenci tarafından bıçaklanarak ağır yaralanması ve sonrasında okulu bırakmak zorunda kalması hala hafızamızdadır. Aynı saldırgan grubun bir başka üyesinin SBF içinde öğrencileri bıçakla tehdit ettiği görüntüler hala paylaşılmaktadır.
12 Ocak 2024 Cuma günü Eğitim Sen Şube Yürütme Kurulu üyeleri kampüs dekanı da olan Hukuk Fakültesi Dekanı Muharrem Özen’den bizzat görüşme talep etmesine rağmen, kendilerine randevu verilmediği gibi herhangi bir dönüş de yapılmamıştır. Fiili saldırılar hafta başında da bu sefer kampüs dışında devam etmiş, bazı kadın öğrenciler tehdit edilerek sınava girişleri engellenmiştir.
Saldırgan grubun, öğrencilerin sınav yeri ve bilgisini Hukuk Fakültesi Öğrenci İşleri’nden aldıklarını ağızlarından kaçırmaları bu grubun kollanmaktan da öte idareden açık destek aldığına işaret etmektedir. Bu nedenle Eğitim Sen, sorumluluklarını yerine getirmeleri hususunda yapılan açık çağrıya rağmen önlem almayan fakülte ve üniversite yöneticileri hakkında 17 Ocak 2024 tarihinde savcılığa suç duyurusunda bulunmuştur.
Özetle eğitim-öğrenim hakkı en temel haklardan biridir. Öğrencilerimizin eğitim-öğrenim hakkının engellenmesine asla izin vermeyeceğiz. Bu konuyu en kısa sürede meclis gündemine taşıyacağımızı da ilan ediyoruz.
Dayanışmayla…
Mülkiyeliler Birliği
Eğitim Sen Ankara 5 No’lu Üniversiteler Şubesi”
